GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:30
Tarih:20.01.2016

ÇETİN ARIK (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Adalet ve Kalkınma Partisinin artık bir gelenek hâline getirdiği yeni bir torba tasarıyla karşı karşıyayız. Kamuoyunda AKP'nin torba yasaları, acı reçetenin milletin ağzına bir parmak bal sürerek yutturulması olarak görülüyor ki bu görüş hiç de haksız bir görüş değil.

Saygıdeğer milletvekilleri, Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı da işte böyle bir tasarı. İlgili komisyonlarda hiç görüşülmemiş, AKP'nin oldubittiye getirdiği bir kanun tasarısı olarak karşımızda, bu nedenle de birçok eksikliği var.

Değerli milletvekilleri, söz konusu tasarıda doğum sonrası analık izni, ilk doğumda iki ay, ikinci doğumda dört ay ve sonraki doğumlarda altı ay izin kullanılabileceği ve eğer isterse çocuk ilkokula başlayıncaya kadar yarım gün çalışılabileceği söylenmektedir. Ben bir kadın doğum uzmanı olarak neden ilk doğumda iki ay, daha sonraki doğumda dört ay, daha sonraki doğumlarda altı ay izin kullanılacağının mantığını bir türlü anlayamadım. Bunun mantığı ne? Anlayan birisi varsa gelsin lütfen burada bize anlatsın.

SALİH CORA (Trabzon) - Çocuk sayısı artıyor.

AYŞE SULA KÖSEOĞLU (Trabzon) - İlgilenilen çocuk sayısı arttığından dolayı Sayın Vekilim.

ÇETİN ARIK (Devamla) - Değerli milletvekilleri, aslında en zor olan doğumlar ilk doğumlardır. Bir kadının en çok ilgiye, en çok şefkate, en çok zamana ihtiyacı olduğu an ilk doğumlardır çünkü doğum sonrası depresyonlar, doğum sonrası psikozlar en çok ilk doğumdan sonra görülür. İlk doğumlarda vücudun kendini toparlaması, bir sonraki doğumlara göre çok daha süre alır. İlk doğum yapan kadın bebeği nasıl tutacağını, nasıl emzireceğini dahi bilemez. Eğer burada bir mantık aramak gerekirse, maksat doğum yapan kadını korumaksa sıralama tam tersi olmalıdır.

Bir hekim olarak anne sütünün ne kadar önemli olduğunu bilenlerdenim. Aslında doğum yapan bir kadın için sizin verdiğiniz iki ay, dört ay ve altı aylık süreler emzirme için yeterli süreler değildir. Bir çocuğun emzirilme süresi en az on iki ay olmalıdır. Dolayısıyla doğum sonrası kullanılacak izin de en az on iki ay olmalıdır.

Biz izinlere ve kadınlara tanınan haklara karşı değiliz. Sizin maksadınız doğum yapan kadını ve bebeği korumak değil, kadını annelikle sınırlayarak eve hapsetmektir. "Ya çocuk yapacaksın ya kariyer yapacaksın! Kariyer yaparsan çocuk doğuramazsın, çocuk doğurursan kariyer yapamazsın." demektesiniz. Artık, lütfen, kadınları rahat bırakın. Kadınlar kariyer de yapsınlar, çocuk da yapsınlar. Nasıl doğuracaklarına da kadınlar karar versinler. (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekilleri, analık izni görüşülürken Hükûmeti temsilen Millî Savunma Bakanının bulunması gayriciddilik değil midir? Bu konuya bakış açınızı göstermiyor mu? Ne anlar Millî Savunma Bakanı süt izninden, analık izninden?

Değerli milletvekilleri, söz konusu düzenlemeyi kamuda hayata geçirseniz dahi özel sektörde nasıl hayata geçireceksiniz? Özel sektörde iş başvurusu yapan kadınlara sorulan ilk soru, evli olup olmadığı, evliyse çocuk düşünüp düşünmediğidir. Çocuk düşünen kadınlar işe alınmıyor. Hamile kalması hâlinde ise işten çıkarılıyorlar. Bu uygulamayla özel sektörde kadınlar işsizlikle karşı karşıya kalacaktır.

Evet, kadın için annelik önemlidir ama kadın iş istiyor, aş istiyor, bulunduğu işte güvence istiyor, anne olduğu için mesleğini kaybetmemek, çocuğuna iyi bir gelecek sunmak istiyor, güvenceli bir iş istiyor. Yapılması gereken, kadınların annelik rollerinin çalışma yaşamları ve kariyerleri için bir engel oluşturmamasını sağlayacak önlemlerin alınmasıdır. Ama siz, annelere öncelikle annelik görevini biçiyor, annelikten kalan zamanlarda da düşük ücret, eksik prim ve yarı zamanlı işlerde çalışmasını öngörüyorsunuz. Yani annelere yeni haklar verdiğinizi öne sürerek topluma güvencesiz esnek çalışmayı dayatıyorsunuz.

Saygıdeğer milletvekilleri, madem anneleri ve çocukları düşünüyorsunuz, öncelikle kamuda ve özel sektörde kreşlerin açılmasını sağlayınız. Bu konuda herhangi bir çalışmanız var mıdır? Yok.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ÇETİN ARIK (Devamla) - Çünkü siz, bırakın anne ve çocukları düşünerek kreş açmayı, var olan kreşleri kapatıyorsunuz. Madem anne ve çocukları çok düşünüyorsunuz, o zaman neden ILO'nun 183 sayılı Anneliğin Korunması Sözleşmesi'ni imzalamıyorsunuz?

Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)