| Konu: | Askerlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 28 |
| Tarih: | 14.01.2016 |
EROL DORA (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 60 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 17'nci maddesi üzerine partim adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Konuşmama başlamadan önce, Çınar'da hayatını kaybeden bütün vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, bütün yakınlarına başsağlığı, yaralılara da acil şifalar diliyorum ve üzüntülerimi ifade etmek istiyorum. Umarım ki bu son olsun, bir daha ne çocuk ne kadın hiçbir vatandaşımız bu tür olaylarla karşılaşmasın.
Değerli milletvekilleri, Parlamentonun ülkede olup bitenlere âdeta kulak tıkayarak can yakıcı sorunları görmezden gelmesini, ötelemesini, bunun yerine tali konularla zaman harcamasını kabul etmemiz mümkün değildir. Bakınız, daha dün İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesinin yapmış olduğu açıklamaya göre, 16 Ağustos-10 Ocak tarihleri arasında uygulanan sokağa çıkma yasakları sırasında 29'u çocuk, 39'u kadın, 102'si erkek olmak üzere 170 sivil vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Bu rakamlara dün gece Çınar ilçesinde yapılan saldırıda hayatını kaybeden 6 yurttaşımız dâhil değildir, bu rakamlara Suruç, Ankara ve son olarak Sultanahmet'te gerçekleşen vahşi katliamlarda hayatını kaybeden insanlarımız dâhil değildir.
Değerli milletvekilleri, yaşanan, ölümlerle de sınırlı kalmamaktadır, yerleşim yerleri harabeye dönüşmekte, insanlar yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalmaktadırlar. Daha önemlisi, yurttaşların en temel ihtiyaçları olan beslenme ve sağlık hizmeti alma hakları ortadan kaldırılmış bulunmaktadır. Çatışmalar altında, silah sesleri altında çocukların maruz kaldıkları ve uzun süre etkisinden çıkamayacakları travmaları tahmin etmek için psikolog olmaya da gerek olmadığını düşünmekteyiz.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; otuz yıldır yaşanan düşük yoğunluklu savaştan sonra tecrübe etmeyi denediğimiz çözüm ve barış süreci ülkemizin tamamına rahat bir nefes aldırmıştı. Bu sürecin en önemli verilerinden birisi de sorunlarımızı diyalogla, müzakereyle çözebileceğimize dair umutların yeşermiş olmasıydı. Buradan hareketle, şu süreçte en çok ihtiyacımız olan şey, müzakere, demokratik siyaset ve bunun sonucunda da nihayet kalıcı bir barışın gerçekleşmesidir. Bu bağlamda, geçtiğimiz günlerde başlayan ve hâlen de devam eden, aydınların, akademisyenlerin, sanatçıların barışa ses veren çabalarını da önemsediğimizi vurgulamak istiyoruz. Tabii, demokratik bir ülkede Anayasa'mızın 26'ncı maddesi gereğince de insanlar bireysel anlamda ve toplu olarak farklı görüşlerini açıklayabilme özgürlüğüne sahiptirler. Katılmadığımız görüşler de olabilir Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin içtihatlarında da net olarak açıklandığı gibi, hatta bizi sarsıcı görüşler de olabilir ancak şiddeti övmediği, şiddete yönlendirmediği sürece bu düşünceleri makul kabul etmemiz gerektiğine inanmaktayız.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ulusal güvenlik gerekçesiyle eleştirel düşüncenin sansürlenişi ve bunun norm hâline gelmeye başlaması hepimizin basın özgürlüğünü ve akademik özgürlüğü savunması için her türlü sebebin ortada olduğunu göstermektedir. Sansür ve askerî kontrolün birlikteliği demokrasi için en büyük tehlikelerden birisidir. Eleştirel tartışma ortamının ihanet olarak damgalanması eski devlet geleneklerinin savunulmaz bir taktiğidir.
Değerli milletvekilleri, ülkemiz çok kültürlüdür ve bu coğrafyada bildiğiniz gibi tarihî süreç içerisinde çok farklı etnik gruplar ve halklar yaşadı ve yaşamaya devam etmektedir. Dolayısıyla, hepinizi, bütün siyasi partileri ve bütün vatandaşlarımızı aklıselimle düşünmeye davet ediyorum. Bu savaş çıkmaz bir yoldur, her an bizi Suriyelileştirebilir. Onun için, onurlu bir barış için bir an önce bütün siyasi partilerin ve 550 vekilimizin sorumluluk alarak demokratik barış ve çözüm sürecine tekrar dönülmesi ve sorunlarımızın diyalogla, müzakereyle ve demokratik siyasetle çözümlenmesi noktasında herkese buradan çağrıda bulunuyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)