| Konu: | Askerlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 27 |
| Tarih: | 13.01.2016 |
EROL DORA (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Askerlik Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısının 1'inci maddesi üzerinde Halkların Demokratik Partisi adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, 1'inci maddeyle yapılan değişiklikle mevcut durumda yurt dışında yaşayan yurttaşlardan dövizle bedelli askerlik yapacaklardan alınacak ücretlerde düzenlemeye gidilmektedir. Oysaki bu yapılan düzenleme hiçbir şekilde kalıcı bir çözüm getirmemektedir. Mevcut durumda dövizle veya zaman zaman çıkarılan bedelli askerlik yapma olanağından toplumun büyük bir kısmı yararlanamamaktadır.
Değerli milletvekilleri, Türkiye'de askerlik yapmak istemeyen ve zorunlu olarak silah altına alınan milyonlarca yurttaş vardır. Bunun gibi düzenlemeler askerlik sorununa sadece mevcut siyasal iktidarın popülist yaklaşımıyla çözüm gibi sunulmaktadır. Temel sorun, ifade ettiğimiz gibi, askerliğin zorunlu hâlden çıkarılması ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları nazarında vicdani ret hakkının tanınarak askerlik yapmak istemeyen yurttaşların kamu görevi yapmasını mümkün kılmaktır. "Zorunlu askerlik", "ulus devlet" ve "ulusal egemenlik" kavramlarının uluslararası ilişkilerde nasıl belirleyici olduğu 19'uncu ve 20'nci yüzyıllara özgü bir kavramdır. Bu yüzden, son yıllarda Avrupa Birliği ülkelerinin bazıları zorunlu askerlikten vazgeçme yolunu seçerken tümü vicdani retçiliği bir hak olarak kabul etmektedirler.
Değerli milletvekilleri, Türkiye'de, her yıl, askerlik çağına gelmiş binlerce yurttaşın bu zorunluluğu olabildiğince geciktirmek için çabaladığı, bunun yanında ekonomik durumu iyi olan yurttaşların ise bedelli askerlik gibi alternatif muafiyet düzenlemelerine umut bağladığı bir sır değildir. Diğer taraftan, özellikle Avrupa'da zorunlu askerliğin aşamalı olarak terk edilmeye başlaması, vicdani retçiliğin tüm Batı ülkelerinde kabul edilmesi, retçiliğin kabulü yönünde uluslararası kuruluşların Türkiye'ye yaptığı uyarılar, Türkiye Silahlı Kuvvetlerinin yeniden organize olma yönünde eğilimleri birlikte değerlendirildiğinde Türkiye'de de zorunlu askerlik ve vicdani ret konularında çağın gerisinde uygulamalardan vazgeçilmesi ve bu konuda evrensel gelişmeler ışığında düzenlemelerin yapılması konusunda tartışmaların arttığını gözlemlemekteyiz.
Değerli milletvekilleri, günümüzde Avrupa Birliği ülkelerinin tamamında yurttaşların vicdani ret hakkı yasalarda güvence altına alınmıştır. Yine bu ülkelerin tamamına yakınında, yurttaşlara silah altında askerliğe alternatif olarak alternatif kamu hizmeti yapma olanağı tanınmaktadır. Bu ülkelerde vicdani retçiler, hastanelerde, sivil toplum örgütlerinde, eğitim ve hayır kurumlarında, göçmen bürolarında, rehabilitasyon merkezlerinde, itfaiye ve kurtarma örgütlerinde vesair hizmet sunmaktadırlar. Zorunlu, alternatifsiz ve uzun süreli askerlik uygulamasının olduğu ülkelerde demokrasinin bireyler ve topluluklar aleyhine kısıtlandığı açıktır. Başka bir açıdan, devlet-birey ilişkisinde devletin kendi talepleri ve çıkarları için askerliği zorunlu hâle getirmesi bireysel özgürlükleri kısıtlayıcı bir mantalite taşımaktır.
Değerli milletvekilleri, birçok ülkede askerlik hizmeti silahlı kuvvetlerdeki dönüşümler doğrultusunda yeniden düzenlenmektedir. Bazı ülkeler profesyonel askerliğe geçerken, bir kısım ülkelerde askerlik süresi kısalmakta, ordulardaki sözleşmeli askerlerin sayısı göreceli olarak artırılmaktadır. Demokrasinin gelişmesi ve özgürlük taleplerinin yükselmesiyle beraber devlet-toplum ve devlet-birey ilişkisi de dönüşüm yaşamak zorundadır. Bu dönüşüm, hak taleplerinin demokrasi ve özgürlükler lehine genişlemesi eğilimi de göstermektedir.
Bu gelişme eğiliminin önemli bir safhası da askerlik kurumunun yeniden düzenlenmesi yönünde olmalıdır. Bugün Anayasa'mızı da incelediğimizde aslında askerlik hizmetinin zorunlu olmadığı da gözükmektedir. Bu açıdan da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin de vermiş olduğu birçok kararda da belirttiği gibi, vicdani ret hakkı, evrensel bir haktır ve bunun tanınması yönünde de aslında yalnız yasal düzenlemelerle yetinebileceğimiz de açıkça ortaya çıkmaktadır.
Bunları da göz önünde bulundurduğumuzda, bugün, çağımızda, 21'inci yüzyılda artık askerliğin zorunlu olmaktan çıkarılarak, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarını da göz önünde bulundurarak, yasal düzenlemelerle zorunlu olmaktan çıkarılması gerektiğini belirtiyor, bu duygularla, yine, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)