GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Trabzon Milletvekili Adnan Günnar'ın yaptığı gündem dışı konuşması sırasında Cumhuriyet Halk Partisine sataşması nedeniyle konuşması
Yasama Yılı:1
Birleşim:20
Tarih:25.12.2015

LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum.

Elbette sayın konuşmacı konuşmasının başlığını "17-25 Aralıktan 2023'e" diye seçmiş. Ben dilerdim ki cumhuriyetimizin kuruluşu olan "1923'ten 2023'e" seçseydi. Şimdi, "17-25 Aralık" deyince artık Türkiye'de herkesin aklına yolsuzluklar geliyor, hırsızlıklar geliyor. (AK PARTİ sıralarından "Darbe, darbe!" sesleri) Eğer sizin dediğiniz gibi "darbe" geliyor ise dün Milliyetçi Hareket Partisinin vermiş olduğu önergede, "Darbe midir 17-25 Aralık, montaj mıdır?" konusunda biz de sizin görüşünüzün belki bir ölçüde doğru olabileceğini düşünerek Milliyetçi Hareket Partisinin vermiş olduğu önergeye "evet" dedik ama siz o önergenin "Darbe midir, montaj mıdır?" şeklindeki gerekçesine katılmadınız ve reddettiniz. Dolayısıyla da artık sizin "17-25 Aralık darbedir." şeklindeki söylemlerinizin hiçbir geçerliliği kalmamıştır, hiçbir geçerliliği kalmamıştır, kendi ellerinizle reddettiniz.

Sayın Cumhurbaşkanının elbette anayasal sınırlar içerisinde olmak kaydıyla biz makamına her zaman saygı gösteririz, onda hiçbir tereddüt yok ama Sayın Cumhurbaşkanı muhalefetle didişen bir Cumhurbaşkanı olmayacak, anayasal sınırları içerisinde kalacak.

SALİH CORA (Trabzon) - Muhalefet ajanlık yapmaz!

LEVENT GÖK (Devamla) - O anayasal sınırlar içerisinde kalındığı takdirde bizde asla bir sıkıntı olmayacağını ben sizlere belirtmek istiyorum.

Değerli arkadaşlarım, ben sayın konuşmacının bugün burada en azından İsmet İnönü'yü anmasını isterdim. Bugün, cumhuriyetimizin kurucularından, Ulusal Kurtuluş Savaşı kahramanı İsmet İnönü'nün ölümünün 42'nci yıl dönümü. Onun hiç mi hatırası yok sizlerde? Niçin anmıyorsunuz? Eğer bugün burada bulunuyorsanız, bugün Türkiye Cumhuriyeti varsa, bir ulus olarak varsak bunu Mustafa Kemal Atatürk'e, İsmet İnönü'ye borçluyuz.

Ben, bir kez daha ölümünün 42'nci yılında 2'nci Genel Başkanımız, 2'nci Cumhurbaşkanımız Sayın İsmet İnönü'yü, onu anmayanlara inat, bütün Türkiye'nin huzurunda saygıyla ve minnetle anıyorum ve cumhuriyetimizin kuruluşu olan 1923'ü candan bir coşkuyla kutluyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

İMRAN KILIÇ (Kahramanmaraş) - Hayrını görün, hayrını görün.

LEVENT GÖK (Ankara) - Neyin hayrını göreyim ya?

İMRAN KILIÇ (Kahramanmaraş) - İnönü'nün...

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Gök.

LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, arkadaşımız benim konuşmamdan sonra "İnönü'nün hayrını görün." diyor. Böyle bir dil, cumhuriyeti kuran bir lidere karşı, kurucu liderlerin bir tanesine karşı kullanamaz. Biz dünden beri "kaba dil, yaralayıcı dil" diye bir kavram tartıştık. Cumhuriyeti kuran bir kişinin, kurucu bir kadronun Meclisinin olanaklarından faydalanarak burada milletvekili olarak oturan zat milletvekili sıfatını kaybetmiştir, kendisini kınıyorum! (CHP sıralarından alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler) Eğer ona destek varsa hepinizi kınıyorum! İsmet İnönü gibi ulusal bir kahramanın "Hayrını görün." diyor. Bu nasıl haddini bilmezliktir!

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, kaba ve yaralayıcı söz kullanmamamız gerekmektedir.

LEVENT GÖK (Ankara) - Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Bu milletvekili özür dileyecektir, özür dileyecektir. Sadece burada değil, Türkiye Cumhuriyeti'nden, bütün Türkiye'den özür dileyecektir. Asla bunu kabul etmem mümkün değildir. Lütfen kendisini uyarınız ve gereğini yapsın.

BAŞKAN - Sayın Günnar...

LEVENT GÖK (Ankara) - AKP'nin başkan vekillerini uyarıyorum. Bu arkadaşımız bunun gereğini yerine getirmezse bu işi daha da çok büyütürüz.

BAŞKAN - Sayın Günnar, Sayın Gök'ün sizden bu konuda bir özür talebi vardır.

LEVENT GÖK (Ankara) - Böyle saygısızlık olmaz. Utanın ya, utanın! "İsmet İnönü'nün hayrını görün." diyor.

BAŞKAN - Sayın Günnar, sizden bu konuda bir özür talebi vardır. Sizi kürsüye davet ediyorum, buyurunuz.

BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - İnönü'ye saygı göstermezsen Erdoğan'a da saygı beklemeyeceksin!

LEVENT GÖK (Ankara) - Ben bilemiyorum oradan kim söylediyse. "İnönü'nün hayrını görün." dedin mi demedin mi, onu söyle.

ADNAN GÜNNAR (Trabzon) - Hayır, demedim. Ancak, böyle bir sözü bir başka arkadaşım söyledi. Siz heyecandan herhâlde beni göremediniz.

LEVENT GÖK (Ankara) - Ben... Ben...

ADNAN GÜNNAR (Trabzon) - Müsaade eder misiniz...

LEVENT GÖK (Ankara) - Kim söylediyse o kalksın o zaman söylesin, siz niye kalkıyorsunuz?

ADNAN GÜNNAR (Trabzon) - Ama "Sayın Günnar" deyip duruyorsunuz. Müsaade ederseniz...

LEVENT GÖK (Ankara) - Ben isminizi vermedim, ben sizin isminizi vermedim. Kim söyledi?

BAŞKAN - Sayın Gök, Sayın Günnar söylemediğini ifade ediyor, tutanakları isteyeceğim.

LEVENT GÖK (Ankara) - Efendim, kim söylediyse... Ben zaten arkadaşımın ismini zikretmedim.

BAŞKAN - Sayın Gök, ben tutanakları isteyeceğim, hangi milletvekili söylediyse...

LEVENT GÖK (Ankara) - Ben arkadaşımın ismini söylemedim.

BAŞKAN - ...onu tespit ettikten sonra açıklama yaparız.

LEVENT GÖK (Ankara) - Bülent, düzelt meseleyi.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Tamam, görmedik. Zaptı alalım.

LEVENT GÖK (Ankara) - Ben arkadaşın ismini zikretmedim.

ADNAN GÜNNAR (Trabzon) - Sayın Gök, Sayın Başkan Vekilim, müsaade eder misiniz...

LEVENT GÖK (Ankara) - Ben sizin isminizi zikretmedim Beyefendi.

ADNAN GÜNNAR (Trabzon) - Tamam, ben Sayın Başkanımın daveti üzerine kürsüye geldim.

LEVENT GÖK (Ankara) - Kim söylediyse o çıksın o zaman. Siz niye çıkıyorsunuz?

BAŞKAN - Sayın Gök...

ADNAN GÜNNAR (Trabzon) - Müsaade edin efendim. Müsaade ederseniz birkaç kelime söylemek istiyorum.

BAŞKAN - Sayın Gök, müsaade ederseniz...

Sayın Günnar, açıklamanızı yapınız, eğer böyle bir şey kullanmadıysanız...

LEVENT GÖK (Ankara) - Ben de zaten arkadaşımızı kastetmedim ki... Ben ismen söylemedim. Kim söylediyse o çıksın.