| Konu: | 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'ne ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 11 |
| Tarih: | 08.12.2015 |
BENNUR KARABURUN (Bursa) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. (AK PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)
Millet iradesinin en müşahhas ifadesi olan bu yüce çatı altında engelli vatandaşlarımızı temsilen söz almaktan büyük onur ve mutluluk duyduğumu söylemek isterim.
Engelli milletvekili olmam hasebiyle sadece engelli kitlesini temsil ediyor değilim. Engelli dost ve kardeşlerimizin oylarıyla olduğu kadar engelli olmayan vatandaşlarımızın da oylarıyla vekillik görevine seçilmiş olduğumuz hepimizin malumu. Bu, benim için olduğu kadar bütün milletvekillerimiz için de hiç kuşkusuz böyledir. Buna binaen bu çatı altında bütün vatandaşlarımızın hak ve hukuku için yapılacak her çalışmayla ilgili olarak sorumluluklarımız ve görüşlerimiz söz konusu olacaktır. Başta kendi bölgem olmak üzere bütün vatandaşlarımız adına söz sahibi olacağız. Bu çerçevede kendimi bir engelli ve hatta bir kadın olmaktan önce bir insan yerine koyuyorum. İnsan olmam, insanca yaşamam benim açımdan her şeyden daha önemli diye düşünüyorum. Allahutaala bizi eşrefi mahlukat olarak yaratmış ve inanıyorum ki, aramızdaki birtakım farklılıklar böylece teferruattan ibaret hâline gelmiştir. Bu itibarla, insanı eşrefi mahlukat olarak vasıflandıran dinimizin bizi her insanın hak ve hukukuna sahip çıkma göreviyle yükümlü kıldığına inanıyorum. Neticede halkımızın sorunları da bu Meclis çatısı altına taşınabildiği nispette siyasetimiz sağlıklı bir yapıya kavuşacak ve çözüm mekanizması etkisiyle de işleyecektir.
Bu anlamda, 9 milyonu aşkın engelli camiasının sorunları üzerine çalışmak ve çözüm aramak konusunda yüce Meclisimizin gereken hassasiyeti göstereceğine bütün kalbimle inanıyorum. Hiçbir ayrım gözetmeksizin sağlık ve eğitim gibi en tabii haklardan eksiksiz şekilde yararlanması için çalıştığımız engelli vatandaşlarımızın toplumun içinde aktif rol oynayarak gerek siyaset gerek sanat gerekse birçok istihdam alanında milletimizi başarıyla temsil etmeleri bizlerin gurur vesilesidir. Bu anlamda, gerek bir milletvekili gerekse engelli biri olarak yapmamız gereken en önemli şeylerden birinin empati yapmak olduğuna inanıyorum. Bilindiği üzere, kalıcı çözümlere ancak empati yapmak suretiyle ulaşabiliriz.
Saygıdeğer milletvekilleri, AK PARTİ, temsil mekanizmasının güçlendirilmesine yönelik çalışmalara başından beri önem veren bir partidir. İktidardaki devamlılığı, temsil noktasındaki bu dirayetin ve anlayışın bir sonucu olarak da değerlendirilebilir. Engelli milletvekillerini her dönem Meclise sokarak da bu özelliğini sürekli tezahür ettirmiştir. AK PARTİ, engelliler konusundaki hassasiyetinin temsil meselesinden ibaret kalmadığını yaptığı icraatlarla ve sağladığı kazanımlarla da ortaya koymuş bir partidir. Bu anlamda engelli vatandaşlarımıza pozitif ayrımcılık uygulayarak onları topluma kazandıran ve sorumluluk sahibi bireyler olarak ülkemize katkı sağlamalarını gözeten pek çok düzenleme ve proje hayata geçirmiştir. Bu çerçevede, engelsiz bir dünya için mücadele etmeyi kendimize bir vazife telakki ediyoruz.
AK PARTİ olarak on üç yıllık iktidar boyunca büyük işlere, önemli reformlara imza attık. Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'ne 2007 yılında çekincesiz imza vererek engelliler hukukunun güçlendirilmesini sağladık. İstihdam, maaşların iyileştirilmesi, eğitim hakkı, kamu hizmetlerinden yararlanma, erişilebilirlik ve sosyal hayata katılımla ilgili birçok ilke gerçekleştirildi. Engelli istihdamındaki kontenjan oranı kamuda yüzde 4, özel sektörde yüzde 3'e çıkarıldı. 2010 yılında engellilere pozitif ayrımcılık anayasal güvence altına alındı. 2012 yılında dünyada bir ilke imza atarak Kamu Personeli Seçme ve Yerleştirme Sınavı engelliler için ayrı bir sınav uygulaması hâline dönüştürüldü. Bu uygulamaya bağlı olarak 2002 yılında 5.777 engelli memur sayısı bugün 41 bini aşmış bulunuyor. 7 katı bulan bu artış engelli istihdamı açısından tarihî bir kazanımdır.
2007 yılında başlattığımız evde bakım aylığı uygulamasıyla ağır engelli vatandaşların hayatı kolaylaştırıldı. Hâlen 467 binin üzerinde vatandaşımıza evde bakım desteği sağlanıyor. Bakım merkezlerimizde 2002 yılında 30 engelliye 1 bakım elemanı düşerken şimdi bu oran, 6'ya 1 olmuştur. Biz diyoruz ki: Kimse boynu bükük kalmamalı, hiç kimse umutsuzluk, eziklik içinde yaşamaya mahkûm olmamalı. Bu sebeple insanlara engelli kimliğiyle değil, kişiliği, çabaları ve ürettikleriyle bakılmasından yanayız. Toplumun böyle bir olgunluk düzeyine ulaşmasını istiyoruz. Yanlış ön yargı ve bakış açısından kurtulmayı ümit ediyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Karaburun, süre bitti ama bugüne mahsus olarak ve engellilere dönük olduğu için gündem dışılara birer dakika ilave veriyorum, size de bir dakika ilave ediyorum.
Buyurun efendim.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - İki dakika ver Sayın Başkanım.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Yani cebinden zarar mı edeceksin Başkan, beş dakika versen ne olur?
BENNUR KARABURUN (Devamla) - Çok teşekkür ediyorum.
Bizim medeniyetimiz, kültürümüz, geleneklerimiz de bunu gerektirmektedir.
Hülasa, dünya tüm varlıkların geçici yaşam alanıdır. Engelli engelsiz herkesin özlemini çektiği ve uğruna mücadele ettiği yegâne amaç mutluluktur. Mutluluğun da çözüm formülü herkesin sahip olduklarından yararlanma çabasını göstermesi ve elde edebilirliklerinden tat almasıdır.
Bu duygularla Türkiye Büyük Millet Meclisi adına bütün engelli vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin Dünya Engelliler Günü'nü kutluyor, herkese sağlık ve mutluluklar diliyorum.
Saygılarımla.
Allah'a emanet olunuz.
Teşekkür ederim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)