| Konu: | İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 90 |
| Tarih: | 03.04.2015 |
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; herkesi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlarım, 687 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 10'uncu maddesi üzerine verdiğimiz önergeyle ilgili söz aldım.
10'uncu madde, Gelir Vergisi Kanunu'nun 32'nci maddesinde bir değişiklik öngörüyor. Gelir Vergisi Kanunu'nun 31'inci ve 32'nci maddesi indirimlerden bahseder; 31'inci madde engellilerle ilgili indirimlerden bahsediyor, 32 de -bir ara kaldırılmıştı, mülga edilmişti, tekrar yürürlüğe girdi- asgari geçim indiriminden bahsediyor. Asgari geçim indirimi şu anda asgari ücretin mükellefin kendisi için yüzde 50 tutarında, eş için yüzde 10 ve ilk 2 çocuk için yüzde 7,5; ilk 2 çocuktan sonrakiler için yüzde 5. Burada 3'üncü çocuk için de yüzde 10'luk bir oran getiriyoruz. Bu yüzde 10'luk oran 3 çocuklu bir aile için 9 lira fark ediyor, 9 lira değerli arkadaşlarım, 9 liralık bir değişiklik getiriyoruz. Sayın Bakanım, bununla ilgili yetki zaten Gelir Vergisi Kanunu'nda var, Bakanlar Kurulu bunu düzenlemekle zaten yetkili. Bakın, indirim konusu yapılacak maddenin altında, 32'nci maddenin altında diyor ki: "Bakanlar Kurulu indirim konusu yapılacak toplam tutarın asgari ücretin yıllık brüt tutarını aşmaması şartıyla ikinci fıkrada belirtilen asgari geçim indirimi oranlarını artırmaya veya kanuni oranına kadar indirmeye yetkilidir." Bakanlar Kurulu bunu artırıp azaltmaya yetkili. Bu 9 liralık konu için bir madde düzenlemeye gerek yoktu ki, zaten böyle bir yetkiniz var.
Değerli arkadaşlarım, bu yetkiden bahsedince, vergiden bahsedince sizinle bir konuyu daha paylaşmak istiyorum. Geçmişte birkaç kere vergi konularından dolayı -maliyecilik var serde- zaman zaman vergide mükellef sayısının artmadığından bahsetmiştim genel olarak, bizim Maliye Bakanıyla böyle bir tartışmamız var. Şimdi, sizlere özellikle 2002 Kasımından 2014 Kasımına kadar artış değil azalış olan illeri çıkarttım, bunları tek tek okuyacağım. Bakın, Adıyaman'da Kasım 2002'de 6.541'miş gelir vergisi faal mükellef sayısı, 5.968'e düşmüş Kasım 2014'te, on iki senede düşüş var. Afyon'da düşüş var, -Sayın Bakanımız nerede şu anda- Afyon'da da Sayın Bakanım, 12.973'ten 12.239'a düşmüş. Artvin'de, Balıkesir'de, Bilecik'te, Bolu'da, Çanakkale'de, Çorum'da düşüş var. Edirne'de gelir vergisi faal mükellef sayıları... Bunun şöyle bir önemi var: Faal mükellef sayısı, o ile yapılan yatırımı gösteriyor yani kayda girmiş yatırımları gösteriyor, çalışanları gösteriyor. Gerçek anlamda bir düşüş var. Ankara, İstanbul, İzmir gibi yerlerde bir yükselme var, yaklaşık 20'ye yakın metropolde bir yükselme var, onun dışında sizin Bayburt gibi yerlerde düşüş var. Buralara aslında yatırım yapmamız, teşvik etmemiz gerekiyor, ben de onu anlatıyorum. Yani biz bunu yapamadık özellikle son senelerde, nüfusun azalmasına, gelir vergisi mükellefinin azalmasına sebep olduk, yapmamız gereken bu. Edirne'de, Elâzığ'da, Erzurum'da, Giresun'da, Gümüşhane'de, Hatay'da, Kars'ta, Kastamonu'da, Kırklareli'nde, Kırşehir'de, Kütahya'da, Malatya'da, Manisa'da, Mardin'de, Nevşehir'de, Ordu'da, Rize'de, Sakarya'da, Siirt'te, Sinop'ta, Sivas'ta, Tokat'ta, Trabzon'da, Tunceli'de düşüş söz konusu. Tam 32 ilde düşüş var. Yozgat, Uşak, Zonguldak, Bayburt, Kırıkkale gibi illerimizde düşüş var.
Özellikle bu istatistikleri çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor, bunları doğru okumamız gerekiyor. Özellikle, son yıllarda üretimin artmaması nedeniyle, üretime ağırlık veren bir ekonomi olmaması nedeniyle büyük sıkıntılar çekiyoruz Anadolu illerinde. Bunu belirtmek istedim.
Herkese saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)