GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair
Yasama Yılı:5
Birleşim:87
Tarih:31.03.2015

MHP GRUBU ADINA ALİM IŞIK (Kütahya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, görüşülmekte olan 654 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 2'nci maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Bu vesileyle yüce Meclisin siz değerli üyelerini saygıyla selamlıyorum.

Bu kanun tasarısıyla 3 yeni üniversite kuruluyor; 2'si vakıf üniversitesi, birinin ne olduğu belirsiz. Biraz önce, 1'inci maddede söz alan değerli konuşmacılar da ifade ettiler ancak söz konusu 1'inci maddeyle kurulan üniversitenin henüz daha kurulmamış bir vakfa atıf yapılarak, bir yıl içerisinde kurulacak bir vakfa devredileceği ve bu vakfa yine Türkiye Cumhuriyeti devleti hazinesinden 10 milyon Türk lirası aktarılacağı yönünde bir maddenin yer alması gerçekten anlaşılabilir gibi değildir. Hiç olmazsa devlet üniversitesi olarak kurulup, başka bir kanunla zamanı geldiğinde kurulan vakfa devredilmesi yolu denenmesi gerekirken böyle bir kanunla Anayasa'ya aykırı bir uygulamanın bu Meclisten geçmiş olması doğru değildir. Bu uyarıyı yaparak sözlerime başlamak istiyorum.

2'nci maddeyle kurulması istenen vakıf üniversitesi, kamuoyunun da çok yakından tanıdığı bir vakfın üniversitesi olarak kuruluyor. İstanbul'da Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı yani kısaca TÜRGEV olarak bilinen vakfa ait olacak bu üniversitenin kuruluşu bu tasarıda yer almaktadır.

Bugüne kadar Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu yüce Meclise getirilen tüm üniversite tekliflerine olumlu baktık ancak şimdiye kadar çok sayıda vakıf tarafından kurulan hiçbir üniversitenin kurucu vakfı adına burada hiçbir tartışmaya şahit olmadık. Ancak bugünkü vakfın maalesef Türkiye'nin gündemine 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarının ardından haksız bağışlar, iş adamlarının bağış yapması ve bazı kamu mallarının söz konusu vakfa bağışlanması vaadi karşılığında siyasi, ekonomik ve idari imtiyaz tanınması amacıyla birçok kişi, kurum ve kuruluşun adının karışarak şaibelerle kamuoyunda yer alan bir vakıf olması elbette ki böyle bir üniversitenin de tartışma konusu olmasına yol açmıştır.

Örneğin, 5 Mayıs 2014 tarihli bazı medya organlarında, yine İnternet medyasında "TÜRGEV fezlekesi" olarak kamuoyuyla paylaşılan ve içinde geçen iddialarla ilgili olarak bu konuda yazılı medyada yer almış bazı iddiaları sizlerle paylaşmak istiyorum öncelikle. "TÜRGEV fezlekesinde vakfa bağışlanan veya düşük bedellerle kazandırıldığı iddia edilen taşınmazlar şöyle" diye bir liste çıktı: "Gaziantep ili Şahinbey, Şehitkâmil ilçe belediye başkanlarının TÜRGEV'e 24.500 metrekare arazi tahsisi; İstanbul Bağlarbaşı'nda Mehmet Cengiz'den ücretsiz arsa hediyesi; yine, İstanbul'da Ali Ağaoğlu'ndan Küçükbakkalköy'de 20 dönüm arazi hediyesi; İstanbul Fatih'te Hayırlıoğlu Vakfına ait 27 dönümlük arsanın alınması; Tekirdağ Üniversitesinin kullandığı, Millî Emlak'e ait, tarım il müdürlüğüne tahsisli arazi; Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi kampüsü içerisinde kamuya ait olduğu anlaşılan 15-20 dönüm arazi; Üsküdar ilçesi Ünalan mevkisinde bulunan, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarına ait arazi; İstanbul Ataşehir'de TMSF'ye ait arazi; Şanlıurfa Harran Üniversitesi Osmanbey Yerleşkesi yakınında hazineye ait arazi; otel yapmak için İstanbul Fatih ilçe sınırları içerisinde 668 ada, 37-38 parsel olarak geçen Şehzadebaşı arazisi; Esenyurt Örnek Mahallesi Ahmet Arif Caddesi 1223 ada, 34 parsel, 6.232 metrekare alanlı taşınmazlar; İstanbul Zeytinburnu 2957 ada, 1 parsel, yarısı hazineye yarısı vakfa ait olan 8-9 dönümlük arazi; Bursa ilinde Millî Emlak'e ait hazine arazisinin TÜRGEV'e tahsisi; Kütahya ilinde, Enerji Bakanlığına ait yaklaşık 50 dönüm arazi ve 209 adet daire; Adıyaman Gölbaşı'nda 7763 ada, 1 parsel, Millî Emlak'e ait arazi.

Bununla ilgili, medyada yer alan haber ve iddialara Hükûmet kanadından herhangi bir tekzip gelmediği gibi, yine aynı dönemde ve değişik zamanlarda -son günler de dâhil olmak üzere- "TÜRGEV'e bağış yap ihaleyi al.", "Bu kadarı da olmaz, bir bina değil mahalleyi TÜRGEV'e veriyorlar.", "TÜRGEV istedi, belediye yerine getirdi.", "AKP adayına tavsiye: Vakfa arsa ver, Başbakanın çok hoşuna gidiyor." ve benzeri gibi manşetlerle medyada yer alan haberler karşısında tüm bu bahsettiğim taşınmazlarla ilgili ayrı ayrı ilgili bakanlıklara ve vakıflardan sorumlu Sayın Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a verdiğimiz yazılı soru önergeleri önce cevapsız kaldı; tekrarladık, cevapsız kaldı; üçüncü tekrarımızda yavaş yavaş cevaplar gelmeye başladı. Şimdi, o cevaplardan birkaç örnek vereceğim size. Birisi Sayın Bülent Arınç'ın cevabi yazısı, 9/7/2014 tarihli; vakfın kurucularını saymış: "Eğitim ve sosyal hizmet alanında faaliyet gösteren vakfın toplam 142 adet gayrimenkulü bulunmaktadır." diye kısa bir cevap vermiş. Diğer soruların tamamı cevapsız. Neyse, oradan hiç olmazsa taşınmaz sayısını öğrenmiş olduk.

Yine, Sayın Bülent Arınç'a biraz önce bahsettiğim taşınmazlarla ilgili ayrı ayrı verdiğim soru önergelerinde tekrarlama sonucu verilen cevaplarda standart bir cevap metni geliyor elimize bir cümlelik: "Anılan önergede yer alan sorularla ilgili olarak Bakanlığıma bağlı kurum ve kuruluşlarda herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır." Yani, vakıflardan sorumlu Başbakan Yardımcısı olacaksınız, tüm kurum ve kuruluşlara ait belge ve bilgiler elinizde olacak ama bu vakfa ait yapılan bağışlarla ilgili hiçbir belge ve bilgiye ait olmayacak. Tüm soru önergelerine -ki şunların tamamı bu bahsettiğim konuyla ilgili soru önergeleridir- diyelim ki 20 taneyse konuyla ilgili, 20'sine de aynı cevap. Sadece birini veriyorum. Ali Babacan'a sormuşuz TMSF'yle ilgili olarak, o da söz konusu taşınmazın ihalesiyle ilgili paraları söylemiş. İhale bedelinin 55 milyon ABD dolarlık kısmı tahsil edilmiş, bakiye 35 milyon ABD dolarının ödenmesi için ihale alıcısına süre verilmiş, 08/07/2014 tarihinde bakiye tutarı ödenmiştir. İş bu ödemeyle ihale bedelinin tamamı tahsil edilmiş ancak gayrimenkullerin mülkiyeti tapu kaydında ihale alıcısı adına devredilmemiştir. Yani işlemler devam ediyor, doğruluyor.

Taner Yıldız'ın, Enerji Bakanlığıyla ilgili taşınmazların durumuyla ilgili soru önergemize, 11 tane soruya cevabı: "Önergede konu edilen hususlar soruşturma konusu olup Bakanlığımız yetki ve sorumluluk alanında yer almamaktadır." İkinci cümle: "Bununla birlikte, önergede konu edildiği üzere, Kütahya'da mülkiyeti Bakanlığımıza ait olan taşınmaz ve arazinin bahse konu vakfa tahsisi veya devri söz konusu değildir." diyor. Ancak, 22 Eylül 2014 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla söz konusu taşınmazlar il özel idaresine devrediliyor, il özel idaresi -söz konusu taşınmazlarla ilgili- içerisinde bulunan 209 lojmandaki lojman sakinlerine "Mayıs ayı sonuna kadar derhâl burayı boşaltınız." diyor, orada hizmet alımı yoluyla iş yapan firmanın çalışanlarının tamamı çıkartılıyor, şimdi sıra buraya geldi, devir işlemi tamamlanacak.

Mehdi Eker: "İhtiyaç doğrultusunda söz konusu taşınmazın kullanımının Bakanlığımıza iadesine ilişkin yazışmalar yapılmıştır." diyor yani verilmiş geri alınması için yazışmaların yapıldığını söylüyor. Mehmet Şimşek söz konusu vakıflara vergi muafiyeti tanındığını söylüyor ve söz konusu yazılı soru önergelerinde...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ALİM IŞIK (Devamla) - ...belirtilen hususlarla ilgili olarak "Bakanlığımız kayıtlarında herhangi bir bilgiye rastlanılmamış." diye cevap veriyor. Yani bu ülkenin Maliye Bakanı, emlaklardan sorumlu Bakanın arşivlerinde bu iddialarla ilgili bir bilgiye rastlanamıyor değerli milletvekilleri.

Bu ve benzeri nedenlerle söz konusu vakıf üniversitesinin mayasında helal para olmaması nedeniyle ülkemize hayır getirmeyeceğini düşünüyor, hepinize saygılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)