| Konu: | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 81 |
| Tarih: | 23.03.2015 |
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
705 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 5'inci maddesi üzerinde söz aldım. 5'inci madde vergiyle ilgili -biraz önce değerli arkadaşım konuştu- elektronik ortamda tebligatı düzenliyor. Aslında çok önceden düzenlenmesi gereken bir konu. Vergi konusunda bizim tabii ki otomasyona çoktan geçmemiz gerekiyordu. Çok önemli bir konu. Doğru bir düzenlemedir. Dediğim gibi, daha önce yapılmasını isterdik.
Bu vesileyle de gecenin bu saatinde de olsa bazı, vergiyle ilgili gerçekleri dile getirmekte fayda var. Şunu söyleyeyim: Vergi çok önemli bir müessese, devletin egemenlik hakkını gösteriyor ama Türkiye'deki vergi rakamlarına baktığımız zaman maalesef çok büyük sıkıntılar olduğunu görüyoruz. Şimdi, nüfusumuz 78 milyona geldi, yaklaştı; en son sayıma göre 78 milyona geliyoruz. Ne kadar seçmenimiz var? 55-56 milyon kadar, yakında netleşecek bu seçimler için. 55-56 milyon seçmenimiz varsa, 18 yaşından büyük nüfusumuz da en az bu kadar demektir, 55-56 milyon. Dolayısıyla, vergi mükellefimizin de aşağı yukarı bununla orantılı olması lazım, değil mi? Ama Türkiye'deki vergi mükellefi sayısı maalesef çok, çok, çok, çok düşük. Yani devlette çalışanları, memurları, işçileri falan da katarsanız, 10-12 milyon civarında ve yıllardan beri -ben, bunu her bütçede tekrarlıyorum- maalesef, vergi mükellef sayılarında doğru dürüst bir artış yok. Kayıt dışılık çok geniş, kayıt dışılığı bir türlü önleyemiyoruz, vergi tabanını bir türlü artıramıyoruz. Hâlbuki vergi tabana yayılması gereken bir müessese. İnsanların vergi ödediğinde farkında olmaları lazım. Herkes vergi ödüyor, doğduğu anda Türk vatandaşı vergi ödüyor; içtiği su dolayısıyla vergi ödüyor, yaktığı elektrik dolayısıyla vergi ödüyor, doğal gaz dolayısıyla vergi ödüyor, ama vergi öderken farkında değil. Biraz önce anlatıldı ya, dolaylı olarak vergi ödüyor, doğrudan vergi ödemesi lazım ve bunun farkında olması lazım, bilincinde olması lazım. Türkiye'de böyle bir sıkıntı var, dolaylı vergiler çok yüksek; bu, vergide çarpık bir durumdur ve büyük sıkıntıdır.
Şimdi, Plan ve Bütçe Komisyonunda iki seneden beri gelir ve kurumlar vergisinin birleştirilmesiyle ilgili bir kanun tasarısı var, bu bekliyor, iki seneden beri bekliyor. Biz, her torba yasada bir vergi düzenlemesi yapıyoruz, burada da 4-5 tane vergi düzenlemesi var maalesef; bunlar gayriciddi yaklaşımlardır vergi konusunda, vergi gibi önemli bir müesseseye böyle yaklaşılmaz.
Bakın, ben, yine, resen terkinler olmakla beraber faal mükellef sayılarını söyleyeyim: 2001'de gelir vergisi faal mükellef sayısı 1 milyon 768 bin iken, 2015'in şubat ayında 1 milyon 788 bin. Gelir vergisi faal mükellef sayısı artmıyor, doğru dürüst bir artış yok.
Kurumlar vergisi faal mükellef sayısında bir miktar artış var; 565 binden 767 bine çıkmış, bir miktar artış var, ama katma değer vergisi her ikisini de gösterir, çok daha önemli bir gösterge; 2001'de 2 milyon 870 bin, aradan on dört sene geçiyor, 2 milyon 383 bine düşüyor. 2 milyon 870 binden 2 milyon 383 bine düşmüş katma değer vergisi mükellef sayısı. Ondan sonra "Vergi idaresi başarılı, Maliye Bakanlığı başarılı..." Nerede başarı?
Diğer gelir vergisi, stopaj vergisi faal mükellef sayılarını da vereyim, gayrimenkul sermaye iratlarını da vereyim, onlarda da anlamlı artışlar yok ve bütün bunları... Mesela Sosyal Güvenlik Kurumu da aynı şekilde bütün iş yerleriyle ilgilidir. Onlar prim alırlar, Maliye Bakanlığı da vergi alır. Anormal farklılıklar var, illere göre anormal farklılıklar var, tutmuyor sayılar. Niye bir araya getirilip de ortak bir veri tabanı oluşturulmuyor, bir türlü anlamak mümkün değil. O kadar para veriliyor; bilgisayarlara, otomasyona o kadar para veriliyor, güya eğitim yapılıyor, bir ortak veri tabanı hâlâ oluşturulamadı, kayıt dışı önlenemedi. Ondan sonra da vergi mükellef sayısı ya da sosyal güvenlikteki iş yeri sayısında bir artış olmaz, anlamlı bir artış olmaz, biz bu kadar nüfus artışına rağmen hâlâ bunlarla uğraşmış oluruz.
Onun için, bu konuyu önemsiyorum. Diğer maddelerde de illere göre mükellef sayısının artmadığını...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BÜLENT KUŞOĞLU (Devamla) - ...azaldığını gösteren örneklere devam edeceğim.
Herkese saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)