GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi
Yasama Yılı:5
Birleşim:79
Tarih:18.03.2015

VAHAP SEÇER (Mersin) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

688 sıra sayılı bu torba Teklif'in aslında en fazla Komisyon çalışmalarında zamanımızı alan ve en fazla da, madde olarak, sayısal olarak fazla olan konuları Kızılay ve Yeşilayla ilgili düzenlemeler. Aslında, Kızılay, Yeşilaya sağlanan imtiyazlara ilişkin bir mostra görevi yapıyor. Yani Kızılayı gösteriyoruz ama bu arada Yeşilaya ilişkin de çok önemli düzenlemeler yapıyoruz. Bakın, bu teklifin 4'üncü maddesinde bir düzenleme oldu. Orada Yeşilaya Sağlık Bakanlığı bütçesinden her yıl 15 milyon TL aktarılması yönünde bir düzenleme oldu. Daha önce, 2013 yılında da olmuş, o zaman vakıf yok, Yeşilay Derneği var; 12,8 milyon TL o dönemde bir para aktarılmış.

Yine, 11'inci maddede Kızılaya ilişkin gelir ve kurumlar vergisine dair bir muafiyet var. 12'nci maddede, yine, Kızılay Derneğine ilişkin KDV istisnası var. 14'üncü maddede, şu anda verdiğimiz önerge üzerine görüştüğümüz 14'üncü maddede -biraz sonra geleceğim- çok çok önemli tasarruflar var, değişiklikler var. 15'inci maddede yine birtakım imtiyazlar getiriliyor hem Kızılaya hem Yeşilaya. 16'ncı maddede, yine, bu sefer, Kızılayın iktisadi işletmeleri adına birtakım vergi muafiyetleri ve istisnalar getiriyor.

Şimdi, Yeşilayın alametifarikası nedir yani niçin Yeşilaya ilişkin bu kadar önemli düzenlemeler yapılıyor? Biliyorsunuz, Yeşilay, Sayın Cumhurbaşkanının çocuklarının yönetiminde bulunduğu ve 02/12/2014'te -sanıyorum- tescil edilen vakıfta yöneticilik yaptığı bir kuruluş, bir yapı.

Şimdi, bunlar, mutlaka önemli hizmetler yapıyor, toplum yararına, kamu yararına çalışıyor. Türk Kızılayını zaten tartışmak mümkün değil. Az önce de söyledim yani Türk Kızılayı gösteriliyor ama arka planda Yeşilaya önemli imtiyazlar sağlanıyor.

Şimdi, 14'üncü maddeye bir bakalım. Arkadaşlar, burada biz Türk Kızılay Derneğine, Türk Yeşilay Cemiyetine ve Türkiye Yeşilay Vakfına, hazineye ait, mülkiyetleri kamu kurum ve kuruluşlarına ait taşınmazlar üzerinde bedelsiz olarak irtifak hakkı tesis ediyoruz. Ayrıca, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerler üzerinde ise bunlar adına bedelsiz kullanma izni veriyoruz, ayrıca bunlardan hasılat payı almıyoruz. İrtifak hakkı tesis edilen taşınmazların tapu kütüğüne, taşınmazların amacı dışında kullanılmayacağına ilişkin şerh koyuyoruz; buna bir lafım yok. Ancak, şimdi, bakın, burada bu kuruluşlara çok önemli birtakım imtiyazlar tanınıyor.

Nedir yani Yeşilayı bir LÖSEV'den, bir Türk Eğitim Vakfından, Darüşşafakadan ayıran özelliği nedir? Şimdi, düşünün, LÖSEV bir hastane kurmak istesin, bir kamu kuruluşuna ait, hazineye ait bir bina olsun, gidip müracaatta bulunsun: "Ben, önemli bir hayır işi yapıyorum, kanserli çocuklarla ilgili birtakım hizmetlerim var, faaliyetlerim var. Bir hastane kurmak istiyorum, onkoloji hastanesi. Falanca kurumunuzun bir binası var, bunu bana, kırk dokuz yıllığına bedelsiz olarak irtifak hakkını verin, tesis edin, tahsis edin." dese, burada ret cevabı çıkar. Aynı talebi Yeşilay yapar ise bu kanuna göre, tabii ki kurumun da onayıyla vermek durumunda. Ya da aynı talebi Kızılay yapsa, "Benim kan merkezi için binaya ihtiyacım var." dese -diyelim ki Sosyal Güvenlik Kurumunun bir binası var- böyle bir talepte bulunsa bu kanuna göre o talep yerine getirilecek.

Ama az önce söylediğim gibi, bu ülkede gerçekten toplum yararına, kamu yararına çalışan onlarca dernek var, vakıf var, bu ülkenin insanlarına, evlatlarına hizmet ediyor, onlara bu ayrıcalığı tanımıyoruz. Bu büyük bir haksızlıktır, dolayısıyla bu maddenin bu tekliften çıkartılmasını teklif ediyoruz.

Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)