GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi
Yasama Yılı:5
Birleşim:78
Tarih:17.03.2015

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bu 4'üncü madde gerçekten çok enteresan bir madde. Hukukçular var aramızda, onların bir incelemesini tavsiye ediyorum. Hukuk tarihine geçecek bir düzenleme yapılmış burada.

Bakın, ilginç bir kanun var: Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun. Bu 6487 sayılı Kanun 24/5/2013 tarihinde çıkmış. Çok enteresan ve bunun 33'üncü maddesi Türkiye Yeşilay Cemiyeti tarafından bir vakıf kurulmasını öngörüyor ve bu vakfın kurumlar vergisinden, her türlü vergiden muaf olmasını, veraset ve intikal vergisi de dâhil olmak üzere bütün bağış ve yardımların vergiden muaf olmasını getiriyor. Normalde herhangi bir kuruma, vakfa bağışta bulunursanız kazancınızın yüzde 5'ini indirim konusu yapabilirsiniz, şirketinizin kazancının yüzde 5'ini. Ama buraya "Bu vakfa yapılacak bağışların yüzde 100'ünü indirim konusu yapabilirsiniz." diye bir hüküm getirilmiş. Bu vakıf, biraz önce söylediğim gibi, 2013'te kuruluyor. Şimdi, bu madde ile vakfa, amaçlarını gerçekleştirmek üzere, bütçe denetiminden... Yani Sayıştay denetiminden de muaf. 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu'ndan da muafiyet getirilerek bir düzenleme yapılıyor ve Sağlık Bakanlığı bütçesinden her yıl -bu yıl için daha doğrusu- 15 milyon, ondan sonra da her yıl yeniden değerleme oranında da artırılarak bütçeden bir kaynak sağlanıyor.

Vakıf nedir? Vakıf belli bir amacı gerçekleştirmek için kişilerin yaptığı mal, para veya mülk bağışıdır, bir bağış olması gerekir. Burada Yeşilay Cemiyeti bir vakıf kuruyor. Bu vakıf 2013'te kuruluyor, vakfın yönetimi belli değil, yönetim kurulu belli değil. Bakın, vakfın yönetim kurulu belli değil. Biz geçen yıl bu vakfa para aktarıyoruz Bütçe Kanunu'yla, daha yönetim kurulu belli değil ve bu sene 18 Ocakta yine Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğünün bir tebliği Resmî Gazete'de yayınlanıyor. Burada bazı özellikleri vakfın sıralanıyor, Türkiye Yeşilay Vakfının kuruluşuyla ilgili mahkeme kararı açıklanıyor. Bundan önce hem Sağlık Bakanlığı bütçesinden buraya aktarma yapılıyor hem kanun çıkıyor ama yönetim kurulu hâlâ belli değil, ne yaptığı belli değil.

Şimdi, değerli arkadaşlar, vakıflar çok önemli kuruluşlardır, önemli işlevleri vardır yani bir kâr amacı gütmezsiniz, uzun yıllar bir amacı gerçekleştirmek üzere özellikle eğitim ve sağlık gibi alanlarda vakıf kurarsınız. Çok önemlidir, burada değerli hocam da var bir vakıf kurmuş, bir sağlık kuruluşunun başında ama bu vakıfları her konuyla ilgili kuramazsınız, böyle kanunsuz hiç yapamazsınız. Bu kanunsuzdur; bu, hukuku altüst ederek bir vakfa ya da birilerine kaynak sağlamaktır. Burada bir bağış söz konusu değil, bir amaca vakfedilmiş bir kaynak söz konusu değil. Niçin bunu yapıyoruz? Bir cemiyet var, cemiyet bünyesinden vakıf kuruyoruz, bunu da kanunsuz yapıyoruz, bu vakfın yönetimi hâlen belli değil. Tahsisler yapılıyor, paralar aktarılıyor, ondan çok sonra vakıf kuruluyor, mahkeme kararı daha bu sene Resmî Gazete'de yayınlanıyor ama ondan önce aktarmalar yapılıyor. Bu hukuk garabetidir, bu hukuksuzluktur, bu ayıptır, bu günahtır, bu -nasıl ifade edeyim- yapılmaması gereken bir şey. Ama, ne var? Yeşilay Cemiyetinin yönetiminde çok değerli insanlar var. Olabilir tabii. Sayın Cumhurbaşkanının kızı da var. Ama, bakın, bu vasıtayla, vakıflar vasıtasıyla Türkiye'de bir şeyler yapılmaya çalışılıyor. Kocaman bir soru işareti oluşuyor kafalarda, bir hukuksuzluk oluşuyor. Bunlar yanlış işlerdir. Bunlar Sayın Cumhurbaşkanını da sıkıntıya sokacak işlerdir...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BÜLENT KUŞOĞLU (Devamla) -...kendisiyle ilgili soru işaretleri yaratacak işlerdir. Bunlar yanlış işlerdir, yapılmaması gerekir.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Kuşoğlu.

BÜLENT KUŞOĞLU (Devamla) - Buna onay verecek de hiç kimse yoktur, vicdan sahibi yoktur.

Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)