| Konu: | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 77 |
| Tarih: | 16.03.2015 |
CHP GRUBU ADINA VAHAP SEÇER (Mersin) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
688 sıra sayılı torba teklifin birinci bölümü hakkında söz aldım.
Tabii, teklifin içeriğine girmeden ben de bu kanun yapma tekniğiyle başlamak istiyorum. Sayın Günal da haklı olarak, son derece sinirli bir üslupla bu itirazlarını dile getirdi.
Şimdi, Sayın Komisyon Başkanımız burada oturuyor. Bugün Plan Bütçe Komisyonunda, yukarıda da başka bir torba üzerinde görüşmelerimiz vardı. Burada Genel Kurulda bu görüşmeler başladığında, akşam saatleri, saat ondan sonra Sayın Berber'i zor ikna ettik. Yani bir tarafta bu teklifte çalışan komisyon üyeleri yine böyle bir garabet, torba garabetini, başka bir düzenlemeyi yukarıda görüşürken, sadece burada Cumhuriyet Halk Partisi Plan Bütçe Komisyonunun Sözcüsü Sayın Türeli var, diğer milletvekilleri yok. Burada daha önce komisyondan geçen bir teklifi tartışıyoruz. Şimdi, böyle bir yasa yapma anlayışı olmaz. Yani ben yaptım, oldu, bitti, gitti.
Sayın Bülent Arınç diyor ki... Bir yaz torbası vardı, çok uzun sürdü, hatırlayın. Ondan sonra bir Bakanlar Kurulu toplantısından sonra diyor ki: "Her kanunun bir maddesini değiştiren ve sonunda da maalesef haklılık payı da olan 'torba' gibi bir lafı yasama literatürüne sokma gayreti içerisinde değiliz. Bunu literatürden çıkaracağız inşallah. Yasama sıfır hata kabul eden bir şeydir." Çok güzel, bizim söylediğimizi söylüyor Sayın Arınç. "Yasama sıfır hata kabul eden bir şeydir. Uzun çalışmaların sonucunda, en iyi şekilde uygulanmak üzere çıkarılmalıdır." Yani sizin yaptığınız uygulamaların tam aksini söylüyor Sayın Arınç. "Bu iş ciddi bir iştir. Bu konu uzun süre tartışılmalı, ondan sonra yasalaşmalı." diyor, biz bunun aksini yapıyoruz.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Paraleldir, paralel!
VAHAP SEÇER (Devamla) - Ve "Sayın Başbakanımızın talimatı da budur." diyor. Sayın Başbakan da aynı talimatı veriyor. Sayın Meclis Başkanı da "Biz yasama faaliyetlerinde başarısız olduk." diyor, bu torba yasa meselesinden sonra.
Şimdi, torba tasarıyı çıkardık gündemimizden değil mi Parlamento olarak? Daha doğrusu, Hükûmet olarak sizler tasarıyı çıkardınız, arkadan dolandınız, teklifle geliyorsunuz. Yukarıda ayrı bir teklif, aşağıda ayrı bir teklif; farklı farklı konular.
Az önce buradan bazı evraklar gösterildi, farklı imzalar, komisyonlardan geliyor Sayın Berber. "Efendim, zaman sıkıntısı nedeniyle falanca komisyon bu konuyu görüşemedi." Tali komisyonlardan böyle raporlar geliyor. Allah aşkına, şimdi, biz Komisyon üyeleri olarak çerçi dükkânına döndük. Biliyorsunuz, çerçi dükkânlarında her şey vardır. Biz de böyle bir komisyon hâline geldik Sayın Başkan, sizlerin sayesinde. Sağlıktan anlamak zorundayız, tarımdan anlamak zorundayız, hukuktan anlamak zorundayız; böyle bir anlayış olabilir mi? Yani bizim yaptığımız yasanın, Allah aşkına, bir hayrı olur mu? Ondan sonra döner döner gelir üç ay sonra, beş ay sonra, altı ay sonra, "Bunu yanlış yapmış Parlamento." Hadi, gerisin geri, tekrar tartışma.
Şimdi, değerli arkadaşlarım, birinci bölüm 1 ve 16'ncı maddeleri içeriyor. Burada 4'üncü maddeden başlayayım. Bazı önemli maddeleri, tartışmaya açılan maddeleri sizlerle paylaşacağım, itirazlarımızı dile getireceğim.
Şimdi, burada Yeşilay Cemiyeti var, Yeşilay derneği ve bu daha sonra da 2/12/2014 tarihinde de bir vakıf olarak da kurulmuş. Yani bir dernek var, bir vakıf var ve bunun da henüz yönetim kurulu belli değil. Bunları niçin anlatıyorum? Biz Yeşilay derneğine 2013 yılında 28/3/2013 tarihli bir kanunla, zaten 5018 sayılı Kanun'a da tabi olmaksızın Sağlık Bakanlığı bütçesinden bir para aktarma altyapısını yapmışız ve 2013'te de bu derneğe 12,8 milyon TL para harcanmış. Şimdi, yeniden, her yıl düzenli olarak Sağlık Bakanlığı bütçesinden tekrar, bu sefer vakfın hesabına para aktarılmasını düzenleyen bir kanun yapıyoruz, düzenleme yapıyoruz. Şimdi, burada yine, 5018 yani Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na tabi değil yani denetlenemiyor.
Peki, niçin yani bu ayrıcalığı niçin tanıyoruz buna? Yeşilayın özelliği nedir? Ha, Sayın Cumhurbaşkanının ailesi vakfın yönetiminde, bundan dolayı bir ayrıcalık tanıyoruz. Bu içinize siniyorsa... Yani Türkiye'de kamu yararına çalışan sadece Yeşilay yok, onlarca dernek var, en az bunun kadar faydalı işler yapan dernekler var, onlara bu imtiyaz, bu ayrıcalık tanınmıyor.
Şimdi gelelim, 5, 6, 7 ve 8'inci maddeleri kapsayan bir düzenleme var. Burada Sağlık Bakanlığı bir üniversite kuruyor, bir tematik üniversite, sağlıkla ilgili Sağlık Bilimleri Üniversitesi. Bu konu, daha önce 6569 sayılı Kanun içerisinde burada tartışılmış ve iktidar-muhalefet mutabık kalmış, bu tasarı içerisinden bu madde çıkarılmış ama Plan Bütçe Komisyonu sağlıktan ne anlarsa, yine bir torba düzenlemede alelacele getirilmiş ve bu kanun, bu madde, burada bu teklif içerisinde tartışılıyor.
Şimdi, burada itiraza konu iki önemli mesele var. Bir tanesi Anayasa'ya aykırılık. Görüş istenmiş Kanunlar ve Kararlardan ve şöyle bir cevap gelmiş, diyor ki: "Öngörülen Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesinin diğer devlet üniversitelerinden farklı bir teşkilatlanmaya ve rektör seçim süreçlerine sahip olmasının, Anayasa'nın 130 ve 132'nci maddeleri ışığında değerlendirilmesi uygun olacaktır."
RECAİ BERBER (Manisa) - Değerlendirmedik mi?
VAHAP SEÇER (Devamla) - Efendim, değerlendirdik ama uymuyor. Şimdi, hiçbir devlet üniversitesinde mütevelli var mı?
RECAİ BERBER (Manisa) - Değiştirmedik mi?
VAHAP SEÇER (Devamla) - Efendim, bazı konularını değiştirdiniz. Şimdi mütevelli heyeti var mı devlet üniversitelerinde? Benim bildiğim, vakıf üniversitelerinde var. Burada mütevelli heyeti var. Demek ki yükseköğrenimi düzenleyen bu Anayasa'nın amir hükümlerine bir aykırılık söz konusu.
Diğer bir konu var. Şimdi, hep "üniversiteler" deyince, değil mi, bilim yuvaları, eğitim yuvaları, öğretim yuvaları; özerk, bağımsız, siyasi iradenin vesayetinden ayrı bir kurum olarak algılarız, değil mi, telakki ederiz, değerlendiririz.
Şimdi, bakın, mütevelli heyetinde kimler var? Sağlık Bakanlığı Müsteşarı var. Bir siyasi makam mı? Bürokrat ama Bakanın yönetimi altında, değil mi; Bakanı temsil ediyor bir anlamda, siyasi bir iradeyi temsil ediyor. Sağlık Bakanının seçeceği iki üye var, rektör var, Yükseköğretim Kurulunun seçtiği bir üye var ve devlet üniversitesi bir mütevelli heyeti tarafından yönetiliyor.
Diğer maddelere geçiyorum, zamanım da daralıyor. 11, 12, 14, 15 ve 16'ncı maddeler; yine Yeşilaya, Kızılaya burada da imtiyazlar söz konusu. 11'inci maddede, 12'nci maddede Kızılaya hem vergi istisnası, bazı vergi kesintilerinden muaf olma hükmü getiriliyor, ayrıca bazı hizmetlerde, hizmet ifalarında, mal alımlarında ve hizmetlerin Derneğe teslimi ifasında KDV istisnası getiriyor. Yine, burada aslında dikkat etmemiz gereken konu, Kızılay tabii ki hepimizin de son derece saygı duyduğu, hem yurt içinde hem yurt dışında insani birtakım hizmetler yapan bir kurum ama burada Kızılay gibi gerçekten müstesna bir kurum, bir yardım kurumu gösterilerek bunun yanında Yeşilaya da birçok istisna getiriliyor. En can alıcı maddede de 14'üncü madde, burada Kızılaya, Yeşilay Cemiyeti ve Vakfına mülkiyeti hazineye, kamu kurum ve kuruluşlarına ait taşınmazların kırk dokuz yıl süreyle bedelsiz irtifak hakkı tanınıyor. Bu, gerçekten, az önce de söylediğim gibi, kamu yararına çalışan diğer derneklere, vakıflara son derece haksızlık yapılıyor, bunu buradan belirtmek istiyorum.
Değerli arkadaşlarım, bu torba teklifte mutlaka toplumun yararına gördüğümüz bazı düzenlemeler var ama zamanım yettiğince de açıklamaya çalıştığım konularda da burada muhalefet ediyoruz.
Hepinize teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)