GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri
Yasama Yılı:5
Birleşim:74
Tarih:11.03.2015

DEMİR ÇELİK (Muş) - Teşekkürler Sayın Başkanım.

Sayın Başkanım, çok saygıdeğer milletvekilleri; sizleri şahsım ve partim adına saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 684 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 61'inci maddesi üzerine söz aldım.

Görünen o ki 1990'lı yılların acı tecrübelerinden yararlanmak yerine, yaşanan siyasal ve sosyal travmanın yeniden yaşatılması niyetini güden bir zihniyet, esir ve ipotek altına aldığı bu Mecliste halkın temel taleplerini karşılamak yerine, iktidara ve iktidarın hizmetkârlığına soyunan bir anlayışla geleceğimizi karartıyor. 4 bin köy yakıldı, yıkıldı; 17.500 faili meçhul cinayet işlendi; 3 milyon Kürt, yoksul Kürt köylüsü yerinden yurdundan edilerek metropollere açlık ve sefaletle terbiye edilmeye sevk edildi.

O günden bugüne çıkarılması gereken ders güvenlik-özgürlük denklemi ve dengesi üzerine güvenlikten yana, güvenlikçi politikalardan yana olmak değildi. Çıkarılması gereken ders, bunca acıya, yaşanan siyasal ve sosyal travmaya karşın özgürlükten yana olmak, özgürlüğü esas almaktı. O gün birçok ocağa ateş düşmüş, birçok can yanmış, yakılmış, yıkılmış, viraneye çevrilmiş bir coğrafyada insanlığa sesleniş, vicdana haykırış vardı. Duymayan kulaklar, görmeyen gözler, söylemeyen diller bugün de suskunluğu kendisine âdeta meslek edinmiş, âdet edinmiş bir noktada yine suskunları, çaresizleri ve sessizlikleri sürdürmeye devam ediyorlar.

AKP'nin bu pakette murat ettiği şey, Sayın Cumhurbaşkanının ve Başbakanın dediği gibi gerçekten özgürlük olmuş olsaydı, AKP'nin bu pakette murat ettiği şey kamu düzeni denilen şey üzerinden can güvenliğini sağlamak olmuş olsaydı, her şeyden önce Jandarmanın valiye bağlanmasıyla sınırlandırılmış bir sivil otoritenin tahkim edilmesine çalışılmakla yetinilmezdi. Otuz üç yıldır siyasetin vesayet altına alınmasının bizatihi kurumsal kimliği olan Millî Güvenlik Kurulu lağvedilmiş, dağıtılmış olsaydı, Millî Güvenlik Kurulu yerine Genelkurmayın Millî Savunma Bakanına bağlanması sağlanmış olsaydı elbette ki biz bir özgürlükten bahsediyor olabilirdik.

Saygılar sunuyorum.