| Konu: | Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 74 |
| Tarih: | 11.03.2015 |
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 684 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 57'nci maddesi üzerinde verdiğimiz değişiklik önergesi hakkında söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Evet, konuşmanın başında, burada önemli bir kanunu görüşeceğiz ama bu kanunda ne yazık ki Orman Bakanı var. Yani, şimdi, şunu hakikaten söylüyorum, bakın, açıklıkla söylüyorum: Altı yıl içerisinde Orman Bakanlığında ne düzen kaldı ne intizam kaldı. İnşallah bu düzensizlik ve nizamsızlık bu Meclis Genel Kuruluna da yansımaz.
MAHİR ÜNAL (Kahramanmaraş) - Hayır, sen oradan ayrıldığın için mi öyle oldu?
SEYFETTİN YILMAZ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, şimdi, bu 50'nci madde ile 66'ncı madde...
OSMAN BOYRAZ (İstanbul) - Yani, düzeni öyle bozmuşsun ki altı yıldır düzeltemiyor.
SEYFETTİN YILMAZ (Devamla) - Düzeltemiyor, düzeltemez de, düzeltemez. İnşallah 7 Haziranda biz geleceğiz, düzelteceğiz, onu ifade edeyim.
Şimdi, Orman Bakanını bırakıyorum. Önümüzdeki hafta gensoruda onunla ilgili hazırlıklarımız var, orada konuşacağız bu konuyu. Şimdi konumuza konsantre olalım.
Değerli milletvekilleri, bakın, burada öğleden önce de MİT'le ilgili görüşmeler yapıldı. Şu anda, devletin bütün kurumlarını yok eden bir iktidar anlayışı var, on üç yıl içerisinde, çok açık ve net söylüyorum. Bunu her platformda da dile getireceğiz. On üç yılın sonunda, on üç yıldır bir mağduriyet edebiyatıyla seçime her girdiğinizde karşınıza bir kurumu alarak ve o kurumları yok ede ede on üç yıldır bu noktaya geldiniz. Şimdi de iç güvenlik paketi diye bir paket getirdiniz. Sanki on üç yıldır Türkiye'nin iç güvenliğini çok iyi sağladınız, eksiklikleri yeni gördünüz on üç yıl sonra, şimdi, canhıraş, bu kanun çıkmazsa Türkiye'nin iç güvenliği tehlikeye girecekmiş gibi kamuoyunda bir algı oluşturuyorsunuz.
Değerli arkadaşlar, Türkiye Cumhuriyeti kanunları, yasaları ve gelenekleri olan bir devlettir. Bu devletin kurumlarını yok ederseniz bu devleti yok edersiniz. Şimdi, Millî İstihbarat Teşkilatı gibi Türkiye devletinin iç istihbaratını ve dış istihbaratını sağlayan MİT teşkilatının başında Hakan Fidan var. Hakan Fidan, AK PARTİ'den aday adayı olmak üzere tüm kamu görevlileri gibi istifa etti. Bu bile doğru değil, MİT gibi önemli bir kurumun başındaki insanın bir partiden milletvekili olması bile doğru değil ama velev ki istifa etti, sonra Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında bir anlaşmazlık oldu. Başbakan "Benim görüşüm doğrultusunda istifa etti." dedi. Cumhurbaşkanı da dedi ki: "Çok kırıldım Hakan Fidan'a. Bu istifası doğru olmamıştır." Ve bir baktık ki iki gün önce Hakan Fidan MİT Müsteşarlığına geri atanıyor.
Şimdi, değerli milletvekilleri, burası yasa yapan bir Meclis. MİT Müsteşarı bu kanunlar varken, bu yasalar varken yeniden nasıl atandı, bir kişi çıksın, bunu izah etsin. Seçim Kanunu'na baktığınız zaman Seçim Kanunu net bir şekilde ifade ediyor: "Seçimlerin sonuçlanmasından bir ay sonra müracaatı hâlinde görevine döner." diyor. Özel çıkarılan MİT Kanunu'nun 13'üncü ve 14'üncü maddelerini incelediğinizde beş yıl şartı aranıyor. Şimdi, işin enteresan tarafı -çok net söylüyorum- 2010 yılının Nisan ayında MİT Müsteşarlığı görevine atanan Hakan Fidan'ın, burada sizin çok güvendiğiniz bir havuz medyası da dâhil olmak üzere, o havuz medyası da MİT'e atanma tarihi olarak neyi gösteriyor? 17/4/2010 tarihini gösteriyor. Fakat, bu MİT Müsteşarı MİT Kanunu'nun 14'üncü maddesi gereğince... Şimdi, arkadaşlarımız tespit etti -işte, Hasan Hüseyin Türkoğlu burada- Vikipedi'de, bakın. 10 Martta değişiklik yapılıyor burada ve 2010 olan başlangıç tarihi kaça çevriliyor biliyor musunuz? 2009'a çevriliyor.
Şimdi, ben size soruyorum: MİT Müsteşarı gibi önemli bir makamda bulunan bir kişi... Bunu birinin açıklaması lazım. Bu, evrakta sahtekârlığa girer -bakın, çok açık söylüyorum, bu doğruysa- bu, dolandırıcılığa girer. Bir MİT Müsteşarı bunu yapıyorsa bunun MİT Müsteşarlığı sorgulanır. Bunu bu Meclisin açığa çıkarması lazım. İktidar partisinin grubuna sesleniyorum: Bu eğer bu anlatılanlar gibiyse, bu belgeler gibiyse bu, evrakta sahtekârlıktır. Böyle bir MİT Müsteşarının olduğu yerde 7 Haziran seçimleri güven altında yapılmaz, 7 Haziran seçimlerine şaibe karışır. Bu MİT Müsteşarı görevde olduğu müddetçe yüce Meclisten ilan ediyorum: 7 Haziran seçimlerinde şaibe olacaktır...
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdiden bahaneyi buldun yani.
MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Şaibeli seçim!
SEYFETTİN YILMAZ (Devamla) - ...ama bu şaibenin önüne geçeceğiz. MİT Müsteşarını da atasanız, kanunları da değiştirseniz, algı operasyonu da yapsanız, polis devletine de geçseniz 7 Haziranda bu millet size ders verecek, unutmayın. Hiçbir iktidar korku imparatorluğuyla tarihte ayakta kalmamıştır. Siz de korku imparatorluğuyla, yasaların arkasından dolanarak, yasaları yok sayarak, evrakta sahtekârlık yaparak iktidarda kalamayacaksınız; bunu görün. O zaman da göreceksiniz ki bu yasalar dönüp size uygulanacak, o zaman "Biz ne yaptık?" diyeceksiniz.
Hepinize teşekkür ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)