GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İç Tüzük'ün 13'üncü maddesine göre yapılmış itirazlarla ilgili Başkanlık Divanının kararını vermeden görüşmelere devam etmesinin İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında
Yasama Yılı:5
Birleşim:67
Tarih:02.03.2015

ENGİN ALTAY (Sinop) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkanım, tabii, 17 Şubatta başlayan ve bugüne kadar kavga dövüş Türkiye Büyük Millet Meclisinin itibarına da halel getiren bir kanun tasarısının görüşmeleri esnasında sizden önce oturum yöneten Türkiye Büyük Millet Meclisi başkan vekillerinin, mensubu bulundukları partiyle ilgili aidiyetlerinden kaynaklı olarak bir taraf tutmak... Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun acelesi olabilir kanunu geçirmek için ama orada oturan Meclis başkan vekillerinin asla böyle bir hakkı olmamalıydı. Bu yanlış yönetim uygulamaları sonucunda geçtiğimiz iki hafta içinde 3-4 milletvekilimiz ağır darp aldı, hastanelik oldular, Parlamentoda çirkin görüntüler yaşandı. Bunlar işin bir boyutu ama bir başka boyutu var. Hep söylediğimiz bir şey var: Burası kanun yapılan yer. Eğer kanun burada da çiğneniyorsa Allah Türkiye'yi korusun. Burada "kanun"dan kastım, İç Tüzük de burası için bir kanundur, kanun niteliğindedir, hatta daha ileri gidiyorum, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü aynı zamanda buranın çalışma usul ve esasları bakımından Anayasa niteliğindedir.

Sayın Başkan -İç Tüzük 13 gayet açık- önce şunu söylememe izin verin: Sayın Çiçek'le ne görüştünüz bilmiyorum ama Sayın Çiçek Türkiye Büyük Millet Meclisinin sadece ve sadece Başkanı, bir İç Tüzük otoritesi değil kendisi.

İkincisi: Başkanlık Divanı toplanmadan, İç Tüzük'ün 13'üncü maddesindeki amir hüküm yerine getirilmeden yani izlenecek yol belli olmadan bu kanun görüşülemez Sayın Başkanım. "Efendim, bugüne kadar görüşüldü..." Bugüne kadar oturumu yöneten başkan vekilleri açık, aleni bir şekilde taraf tuttular. Ne yaptılar? Bu İç Tüzük'ü ayaklarının altına alıp çiğnediler. Karar yeter sayısı istendi, o oylama yaptı; yoklama istendi, görmezden geldi. Sayın Başkan, bir şeyi tekrar arz ediyorum zatıalinize: Bu kanunun tümü üzerinde siyasi parti gruplarına tanınan yirmişer dakikalık konuşmalar yapılmadı bu kürsüde, böyle bir şey olabilir mi?

MUHYETTİN AKSAK (Erzurum) - Çağırdı da gelmedin.

ENGİN ALTAY (Devamla) - Yapılmadı. Açın tutanakları bakın.

MUHYETTİN AKSAK (Erzurum) - Çağırdı, gelmedin.

ENGİN ALTAY (Devamla) - Eşkıyalık yaptınız. Onun için burası nereye döndü? Harp sahasına döndü burası. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

MUHYETTİN AKSAK (Erzurum) - Eşkıyalık sen yaptın.

BAŞKAN - Lütfen tartışmayınız, sakin dinleyiniz.

ENGİN ALTAY (Devamla) - Sayın Başkan, bu şartlarda bu kanun...

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Eylem yapıyordunuz, eylem.

ENGİN ALTAY (Devamla) - Biz Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nün daha fazla çiğnenmesine de müsaade etmek istemiyoruz.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Çiğneme o zaman.

ENGİN ALTAY (Devamla) - Evet, bugüne kadar burada yaşanan görüntülerin yaşanmasını da istemiyoruz ama demokratik tepki hakkını kullanacağımızı da buradan beyan ediyorum.

Tutumunuz doğru değildir. Şimdi sizin yapmanız gereken, 684 sıra sayılı Tasarı'yı atlayıp peşinde hangi kanun varsa onun görüşmelerine başlamaktır. Aksi bir durum bu Parlamentoda gene hoş olmayan görüntülere sebep olacaktır. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

AHMET AYDIN (Adıyaman) - Tehdit mi bu?

ENGİN ALTAY (Devamla) - Bunu bir tehdit diye söylemiyorum.

AHMET AYDIN (Adıyaman) - Seni İç Tüzük'e uymaya davet ediyorum.

ENGİN ALTAY (Devamla) - Bunu bir tehdit diye söylemiyorum ama ben 50 defa söyledim. Ben bu milletin oyuyla geldim buraya, bunu çiğnemem, çiğnettirmem.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - İç Tüzük'e uygun hareket et.

ENGİN ALTAY (Devamla) - Bundaki haklarımı sonuna kadar kullanırım.

Sayın Başkan, sizi de uyarıyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)