GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Son günlerde Genel Kurulda yaşanan olaylara ve AK PARTİ Grubunun Genel Kurul çalışmalarındaki tutumuna ilişkin
Yasama Yılı:5
Birleşim:59
Tarih:20.02.2015

HASAN ÖREN (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; çok gergin bir ortamda bir yasa tasarısını görüşüyoruz.

ÖNDER MATLI (Bursa) - Yok, çok rahat!

HASAN ÖREN (Devamla) - İktidar geçmiş dönemdeki gibi hâlâ ısrarını sürdürüyor. Meclis Başkanlığı ise ülkenin bu yasalara ihtiyacı olduğunu, Meclisin kapanmaması gerektiğini, Meclisin çalıştığını söylüyor. Aslında on iki yıldan beri birbirinizle tezata düşüyorsunuz. On iki yıldan beri AKP Grubu şununla övünmüyor mu: "Geldiğimiz günden beri en hızlı şekilde kanun çıkarıyoruz. Geldiğimiz günden beri en iyi şekilde yasaları çıkarıyoruz. Bununla ilgili, ülkenin sorunlarını hallediyoruz." diyen sizlersiniz, şimdi de dönüp diyorsunuz ki: "Bu Meclis çalışmalı." Siz Suriye Meclisinde mi çıkardınız, İran'ın Meclisinde mi çıkardınız bu ülkeyi yönetmekle ilgili yasaları, yoksa halkın iradesiyle teşekkül etmiş bu Mecliste mi çıkardınız? Tabii ki, bu Mecliste çıkardınız ama tahammülünüz yok, tahammül sınırlarınız bitmiş. Ne olursa olsun, kim size karşı gelirse gelsin ya siyonist oluyor ya darbeci oluyor ya paralelci oluyor.

Değerli arkadaşlarım, gerçekten, evde çocuklarınız AKP'yle ilgili, sizin mensubu bulunduğunuz partiyle ilgili iki çift eleştiri getirdiğinde o çocuklarınızı da darbeci veya paralelci mi görüyorsunuz acaba? Böyle bir siyaset anlayışı olmaz. (CHP sıralarından alkışlar) Eğer ülkeyi ortak akılla yöneteceksek, sayın grup başkan vekillerimiz defalarca bu kürsüye gelip "Bonzaiyle ilgili bir sorun var ise, yüzünü örten gençlerle ilgili bir sorun var ise gelin oturun, halledelim. Bu konuyu hallederiz." dediler. Niye yanaşmıyorsunuz? Amacınız bu değil. "Diktatör" dediğimizde kızıyorsunuz, İtalya Mussolini örneğini verdiğimizde kızıyorsunuz, Almanya Hitler örneğini verdiğimizde kızıyorsunuz.

Gidişatınız bu yana. Bu yana gittiğinizde bilin ki duvara toslayacaksınız. Cumhuriyet Halk Partisinin milletvekillerinin üzerine yürümekle, Cumhuriyet Halk Partisinin milletvekillerine şiddet uygulamakla sorunu çözemezsiniz. Ama, şunu iyi bilin: Kurtuluş Savaşı'ndan bu yana, sizin de dedelerinizin içinde olduğu Cumhuriyet Halk Partili milletvekilleri kendilerini korumasını çok iyi bilirler. Eğer kendilerini korumalarıyla ilgili yanlış bir düşünceye sahip iseniz lütfen düşüncenizi değiştirin. Bizim de 2 elimiz var, 2 kolumuz var aynen sizin gibi. Hiçbir zaman havaya yumruğumuzu kaldırıp size vurmaktan çekinmeyiz ama çekindiğimiz tek konu, 77 milyon insanın bu Parlamentoda şiddet görmeme arzusudur. Onun için kendimizi frenliyoruz, siz de frenleyin. Bizi revire gönderir iseniz, bizi hastaneye gönderir iseniz bilin ki, nefsi müdafaa etme hakkımız ortaya çıkacaktır. Yeter artık. Türkiye'de yüzde 55'i temsil eden muhalefeti hiçe sayarak sadece kendi haklılığınızla, sizin dışınızdaki hiç kimseyi dinlemeden, "Tayyip Erdoğan ne dediyse yaparız, Davutoğlu ne söylüyorsa uyarız ülkenin yararına olsun olmasın. Biz bu 132 maddelik iç güvenlik yasasını çıkaracağız." diyorsanız yanılıyorsunuz. Demokratik haklarımızın hepsini kullanacağız, İç Tüzük'ten gelen haklarımızın hepsini kullanacağız. Tahammüllü olun, tahammüllü olun ki ülkede demokrasi gelişsin. Sizinle ülkede demokrasinin gelişmesi mümkün değil. Artık bu tahammülsüzlüğünüz Parlamentoda şiddete kadar ulaşmıştır. Dün hangi vicdan, içinizdeki hangi kin ve nefret Tokat Milletvekili Orhan Düzgün'ü şu mermerlerden 3 metre aşağıya itme içgüdüsünü size verdi?

İSMAİL AYDIN (Bursa) - Sen... Sen...

HASAN ÖREN (Devamla) - Yazık değil midir? Nasıl yapacaksınız bunu? Hepsini fotoğraflarıyla göstereceğim, hepsini fotoğraflarıyla göstereceğim.

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Ayıp, ayıp... Yahu, kendiniz ittiniz.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen laf atmayın.

HASAN ÖREN (Devamla) - Buraya gelip de hangi vicdanla o arkadaşımızı, burada bu 3 metrelik mermerlerin olduğu yerde, hayatına kastedecek şekilde bu eylemi yaptınız. Bunun hesabını vereceksiniz. Burada vermezseniz vicdanlarınızda vereceksiniz. Hepinizin aileleri bütün televizyonlarda olanları izlediler, siz de izleyin kimin yaptığını görün. (CHP sıralarından alkışlar)