GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Sadık Yakut'un (2/1579) esas numaralı Kanun Teklifi'ni geri çekme önergesinin oylamasının tekrarındaki tutumunun İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında
Yasama Yılı:5
Birleşim:58
Tarih:19.02.2015

ENGİN ALTAY (Sinop) - Teşekkür ederim Sayın Başkan, sayın milletvekilleri.

Sayın Başkan, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ve Anayasa'nın size belli noktalarda verdiği takdir hakkı vardır ama size bıraktığı bir keyfiyet yoktur. Dolayısıyla, sizin, bütün başkan vekillerinin ve Sayın Meclis Başkanının da tabii... Grup Başkan Vekilimiz bu akşam kendisini birkaç defa aradı, buradaki elektrikli ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin geçmişine ve şanına, şerefine yakışmayan manzaralardan dolayı Sayın Meclis Başkanımıza şikâyetimizi de bildirdi. Ben isterdim ki Sayın Cemil Çiçek bir parça duruma el koysun.

Salı günkü oturumda 5 milletvekilinin darp neticesinde yaralanması o oturumu yöneten sayın Meclis Başkanının keyfiyetten(x) kaynaklı, keyfî tutumuyla ilgilidir, duygusallığıyla ilgilidir ve siz bugün başından beri benim de -yalnız son bir saati hariç- takdir ettiğim bir yönetim sergilediniz. Ancak şunu görüyorum: Muhalefete, muhalefetin İç Tüzük'ten kaynaklı haklarını kullanmasına yönelik toleransınızı belli bir süre gösteriyorsunuz ama daha sonra, mensubu olduğunuz siyasi partinin yöneticilerinin basıncıyla siz de keyfî yönetime başvuruyorsunuz. Biraz önce yaptığınız da budur. Bu usule sebep olan da, bu usul tartışmalarına sebep olan da sizin oldubittiyle işlem tesis etme çabanızdır. Buna hakkınız yok. Sizi çok iyi anlıyorum ama her şeye rağmen buna hakkınız yok.

İktidar partisinin milletvekillerinin, sayın milletvekillerinin, Hükûmetin bu kanunun bir an önce geçmesi için acelesi olabilir, bunu anlayışla karşılarım ama Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekilinin acelesi olamaz. Bu Parlamentoda en çok oy alan partinin bütün sandalyelere sahip olmamasının bir sebebi vardır. Şöyle bakılabilir: En çok oyu Adalet ve Kalkınma Partisi aldı, o vakit bütün sandalyeler Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilleriyle dolsun, devlet idare edilsin. Hayır. Hükûmetin bütün sandalyeleri Adalet ve Kalkınma Partisinin üyeleriyle dolar ama burada iktidar-muhalefet bir denge meselesi var, demokrasi böyle olur. Muhalefetin çok doğal olarak bu İç Tüzük'ten, Anayasa'dan kaynaklı haklarını kullanmasını da burası yadırgayabilir ama sizin tahammül etmek gibi bir zorunluluğunuz var. Etmediniz demiyorum ama en son, üç partinin sayın grup başkan vekili ayaktayken burada işlem tesis etmeye çalışmanız, kâtibinize fırça atmanız -bir nevi- ya da yüksek sesle, okumasını emretmeniz doğru değil. Kâtibin tansiyonu yükselmiş de olabilir, oturuma ara vermeniz gerekir.

Size de sitemim var: O yuhaladığınız Muharrem Işık değildi, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanıydı.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)