| Konu: | Dünyadaki ilk veterinerlik fakültesinin açılış yıl dönümüne ilişkin |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 46 |
| Tarih: | 22.01.2015 |
YUNUS KILIÇ (Kars) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; dünyada veteriner hekimlik mesleğinin eğitiminin başlamasının, bu yıl yaklaşık iki yüz elli üçüncü yılının kutlandığı bir günü vesile kılarak veteriner hekimlik mesleğinin dünyadaki ve Türkiye'deki durumuyla alakalı sohbet imkânı bulmuşken bunu sizlerle paylaşmak istiyorum.
Veteriner hekimliği, ta hayvanın evcilleştirilmesiyle beraber başlayan, ampirik tarzda devam eden, 1750'li-1800'lü yıllarda özellikle Avrupa'da büyük hayvan ölümleriyle ortaya çıkan hayvansal protein eksiğinin giderilmesi amacıyla, Fransa'da Lion kentinde başlayan, daha sonra Avrupa'da yayılan ve bundan yaklaşık seksen yıl sonra da Türkiye'de ilk veteriner eğitiminin başlamasıyla devam eden bir süreç.
Tabii, veteriner hekimlik zor bir meslek. Veteriner hekimlikle, genellikle insanların anladığı şekilde sadece hasta olan hayvanları iyileştirmeye yönelik bir meslekten öteye, daha çok halk sağlığı, veteriner halk sağlığı, hayvan sağlığı, hayvan refahı ve gıda güvenliğini de içerisine alacak kadar geniş bir alanda geniş bir spektrumu olan bir meslek grubundan, meslek mensuplarından bahsediyoruz.
Cumhuriyetin ilk kurulduğu yıllarda topluma, toplumun sıkıntılarına, özellikle hayvansal protein eksiğinin giderilmesine yönelik ciddi katkılar sunmaya devam eden ve 1980'li yıllara kadar bu verimliliğini artıran bir meslek grubuyken ne yazık ki 1980'li yıllarda, yanlış ihracat politikalarıyla ve hayvansal ürünlerin destekleme kapsamından çıkarılmasıyla beraber, hayvancılık sektöründe meydana gelen ciddi bir küçülme, köylümüzün hayvancılıktan çıkması, gelirlerinin düşmesi, hayvan varlığının azalmasıyla birlikte, meslek mensuplarının da özlük hakları ve gelirlerinin zayıflamaya başladığı ve sıkıntıların başladığı bir dönem başlıyor bu meslek için. Üstelik, bir de, o yıllardan sonra çok fakülte, fazla mezun, az istihdam politikalarının da izlenmesiyle beraber, ziraat fakültesi mezunları gibi, su ürünleri fakülteleri, gıda mühendisliği ve bunların teknisyenleri, teknikerleri gibi, veteriner hekimlik mesleği de ülkemizde her geçen gün biraz daha sıkıntı yaşamaya başlayan bir meslek grubu hâline geliyor.
Ta ki 1989 yılından 2002 yılına kadar istihdam edilmeyen bu mesleklerde, 2002 yılından itibaren yeniden devlette veteriner hekim istihdamları başlıyor. Bugüne kadar Tarım Bakanlığı bünyesinde çalışmakta olan veteriner hekimlerin -hemen hemen 6.500 kişiye yakındır- tamamı 2002 yılından sonra alınan veteriner hekimleri içeriyor. Ayrıca, diğer meslek gruplarından da yine Tarım Bakanlığı içerisinde, o yıldan sonra 12 binin üzerinde istihdam başlıyor.
Ancak, bu fazla fakülte, fazla mezun ama az istihdam politikaları bu mesleklerin sıkıntılarını ortadan kaldırmaya yetmiyor. Ayrıca, veteriner hekimliğin kaybetmiş olduğu bir hak, gene 1981 YÖK Kanunu'yla beraber, veteriner hekim uzmanlık eğitimi de ne yazık ki ortadan kaldırılıyor. Ülkemizde ihtiyaç olan spesifik alanlarda daha eğitimli, daha donanımlı insanların, veteriner hekimlerin yetişmesinin önündeki kapı ne yazık ki kapatılmış oluyor. Şükürler olsun, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığının kurulmasıyla beraber, veteriner hekimliğinde uzmanlık eğitimini de yine bu yıl, tekrar meslektaşlarımıza kazandırmış olmanın huzuru içerisindeyiz.
Veteriner hekimlerin aynı zamanda özlük haklarıyla alakalı da şöyle bir sıkıntısı var saygıdeğer milletvekilleri: Eskiden Hıfzıssıhha Kanunu'yla, Belediye Kanunu'yla aslında veteriner hekimler Sağlık Bakanlığı içerisinde temel unsur olarak kabul edilmiş ve özlük hakları tabiplerle birlikte seyrederken daha sonra çıkarılan yasalarla sağlık meslekleri grubundan çıkarılmış. Yani, bunu çıkaran hangi kafaydı bilemiyorum ama dünyada sağlık içerisindeki veteriner hekimliklerin yerini iyi kavrayamamış insanlar tarafından çıkarıldığı açık. Yani, Sağlık Bakanlığı içerisinde sağlık personeli grubundan çıkarılmış, aynı zamanda Tarım Bakanlığı içerisinde de ne yazık ki teknik sınıfın imkânlarından yararlanamayan bir meslek grubu olarak ortada duruyor. Umarım, gelecek zamanlarda, dönemlerde hep birlikte, bütün Parlamentoda milletvekillerinin katkılarıyla veteriner hekimlerin önünde duran bu sıkıntıların aşılması noktasında gerekli yasal düzenlemeleri yaparız diyor, hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)