GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı İle 2013 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı
Yasama Yılı:5
Birleşim:36
Tarih:21.12.2014

EKONOMİ BAKANI NİHAT ZEYBEKCİ (Denizli) - Çok teşekkür ediyorum Değerli Başkanım.

Şimdi, birçok soruyu... Emeklilerin muayene katılım ücretiyle ilgili yükümlülüklerini Sosyal Güvenlik Kurumundan hemen sorarak bununla ilgili cevabı yazılı olarak bildirelim.

Bir de, bugün, ben de Dünya Kooperatifçilik Günü'nü kutluyorum. Kooperatifler, Türkiye'mizde, ülkemizin o gelişiminin yeni başladığı dönemlerde, bir araya gelerek güzel şeyler yapma adına çok büyük hizmetler vermiştir.

Tabii "Bu bütçede tarım var mı?" Evet, tarıma 10 milyarın üzerinde doğrudan destek var. "Emekli var mı?" Evet, emekli de var. "Bu bütçede sosyal devlet özelliklerini taşıyan ödenekler var mı?" Haddinden fazla var. Yani bütçemizin rakamlarına bakacak olursak bu devletin ilk defa bütçesi bundan önceki dönemlerle... Biraz önce değerli konuşmacılardan bir tanesi işte "Bu Hükûmet kendini Cumhuriyet Dönemi'yle kıyaslıyor." derken... Bu Hükûmet cumhuriyet hükûmetidir, Türkiye Cumhuriyeti inşallah ilelebet devam ettikçe bu Hükûmetin hizmetleri de o cumhuriyet hükûmetleri hizmetleri içinde yerini alacaktır.

Ben, bu 17 Aralıkta İndira Gandhi posterlerini ilk defa duydum. Belki yoğun programımız içinde fark etmemiş olabiliriz. Yani burada tam olarak anlayamadım ama CHP'nin binasında değil galiba, başka...

AYKAN ERDEMİR (Bursa) - LDP, Liberal Demokrat Parti.

EKONOMİ BAKANI NİHAT ZEYBEKCİ (Denizli) - Liberal Demokrat Partinin binasına asılan İndira Gandhi posterlerinin bence bir mahzuru yok. İndira Gandhi hakikaten zulme karşı, bir ülkenin bağımsızlığı adına müthiş bir mücadele simgesidir. Türkiye'nin İndira Gandhi'den gocunacak veyahut da onu, İndira Gandhi'yi bir yerlerde yasaklayacak... Ben bir anlam veremiyorum.

Artvin Yusufeli'nin su altında, baraj altında kalmasından kamulaştırma bedelleri... Çok büyük bir ihtimalle, sanırım bu özel sektör tarafından yapılacak olan bir barajdır. Kamulaştırmada, evet, hızlı kamulaştırma kararı alındığı zaman bunun bedellerinin de özel sektör tarafından ödenmesi söz konusudur, eğer özel sektör tarafından yapılacak bir barajsa. Bunun da notunu aldık, çok daha doğru bir şekilde yani böyle daha kesin rakamlarla cevabını verelim.

Sayın Başbakanımızın ikincisini açıkladığı -önceden 9 kapsamda ve şimdi de 7 kapsamda, toplamda da 1.250 eylem planı- dönüşüm planında, "Yeni Türkiye, Güçlü Türkiye" sloganıyla çıktığımız dönüşüm planını açıklarken orada maddelerden bir tanesi... Tabii, o 7 planın içinde ithalatı azaltıcı önlemler, lüks tüketimi engelleyici çalışmalar var, onların içinde bir tane de sembolik anlamda tabii ki Sayın Başbakanımızın söylediği plaket.

Evet, doğrudur, gittiğimiz her yerde insanlar, iyi niyetli bir şekilde, gelen bakanlara veyahut da başbakanlara veya milletvekillerine veya bir kurum başkanına bir plaket, sembolik bir şey vermeye çalışıyor. Kesinlikle iyi niyetlidir ama aynı zamanda da kötü bir gelenektir, öyle söyleyelim. Bundan kurtulmamız lazım. İnsanlar orada bunu çok daha farklı bir şekilde yapabilir. Bence, manevi anlamda sevgi gösterileriyle de yapılabilir. Ne kadar tasarruf sağlanacaktır? Bunun maddi bir önemi yok ama ben manevi anlamda, sembolik anlamda bir önemi olduğuna inanıyorum.

"Büyüme oranları düşerken..." Değerli arkadaşlar, Türkiye on iki yıldan bu yana üst üste yüzde 5 oranında, son yirmi çeyrekten beri yani 2008 krizinden bu yana ortalama olarak yüzde 5,8 büyüdü ve Türkiye 2008'den bu güne kadar dünyada istihdam sayısını artırmada 1 numara oldu.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Bakan, süremizin sonuna geldik.

EKONOMİ BAKANI NİHAT ZEYBEKCİ (Denizli) - Dolayısıyla, Avrupa Birliğinde 6 milyon insan işini kaybederken Türkiye 7 milyon ilave iş yarattı. Bu sene etrafımızdaki, kuzeyimizdeki, güneyimizdeki ve çevremizdeki durumlara bakacak olursak toplamda dünyada ticaret aşağıya giderken, büyüme aşağıya giderken Türkiye yüzde 3,3 seviyelerinde büyüyecektir. İşsizliğimiz, istihdam sayımızı arttırmamıza rağmen yüzde 10,1'dir. Neden? İş gücüne katılım oranı yüzde 44'lerden yüzde 51 seviyesine gelmiştir. Yani, Türkiye'deki nüfusun yüzde 51'i "Ben çalışacağım." demeye başlamıştır, iş gücüne katılım oranı çok yüksektir, sebep de bundandır. Önümüzdeki dönemlerde çok daha farklı tedbirlerle büyüme oranlarımızı yükselterek... Doğrudur, Türkiye yüzde 5'in altında büyümeyi kabul etmemelidir, yüzde 5'in üzerinde büyümelidir.

Diğer soruları da, inşallah, yazılı olarak cevaplayacağız.

Teşekkür ederim.