| Konu: | Hâkimler ve Savcılar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 21 |
| Tarih: | 02.12.2014 |
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu maddeyle ceza yargılama alanında yeni özel yetkili mahkemeler ihdas ediliyor. Aslında, büyük bir gürültüyle kaldırılan özel yetkili mahkemeler, sessizce, tekrar faaliyete geçiriliyor. Her ne kadar ceza yargılama alanında ihtisaslaşma gerekçe gösteriliyor ise de burada ihtisaslaşmanın amaç olmadığı ve mahkemelerin karar oluşturmada gerçekten uygulama birliği içerisinde olmayacağı çok açıktır. Aslında bu düzenlemeye bu açıdan bakıldığında amacın gizli bir şekilde özel yetkili mahkemeler oluşturmak olduğu açıkça bellidir.
Şimdi, biz, daha önce 14/4/2013 tarihli 6460 sayılı Kanunu'n 10'uncu maddesiyle bu aynı kanunun 5'inci maddesinde bir değişiklik yapmıştık, orada hukuk mahkemeleri arasında bir ihtisaslaşmaya gitmiştik. Örneğin sulh hukuk mahkemeleri kendi içinde, asliye hukuk mahkemeleri kendi içinde, ticaret mahkemeleri kendi içinde, bakmakta oldukları davalar açısından seçilecek dava türleri dikkate alınarak belirli davalara bakmakla görevlendirilmişti. Konuyla ilgili olarak aynı kanunun geçici maddelerinde HSYK'ya altı aylık süre içerisinde düzenleme yapma görevi verilmişti ama bugüne kadar bu konuda herhangi bir düzenleme hâlen yapılmadı. Ceza mahkemeleri açısından o dönem hukuk mahkemeleri yönünden yapılan düzenlemelerin Anayasa'ya aykırı olacağı nedeniyle doğal hâkim ilkesinin zedeleneceği dikkate alınarak bu yönde bir düzenleme yapılmasının uygun olmayacağı değerlendirilmiş ve ceza alanında düzenleme yapılmamıştı.
Şimdi, daha önce sulh ceza hâkimleri ihtisas edilmek suretiyle yargı zaten siyasallaştırıldı, burada getirilen yasayla şimdi de bu siyasallaştırma çabalarının bir başka yansıması olarak ceza muhakemesinin ihtisaslaştırma yolunda yapılması öngörülen bu düzenleme, önceki devlet güvenlik mahkemeleri, özel yetkili mahkemeler ve terör mahkemelerinin yeniden ve daha dar bir daire şeklinde düzenlenmesinden başka bir şey değildir.
Değerli milletvekilleri, gerçekten bu tip bir uygulamayla genel bir kanunun içerisine ilave bent veya fıkra eklemek tamamen kanunları dolanma ve bu konuda hileli yollara başvurma amacından başka bir şey değildir. Böylece siyasi aktörler de devre dışı bırakılacak, Anayasa'nın öngördüğü kanunların denetimine ilişkin tüm yollar dolanmış olacaktır. Aslında, bu yargı paketinde yapılmak istenilen değişiklikler ne yargının hızlandırılmasına ilişkin ne de yargıdaki sorunların çözülmesine yöneliktir. Bu bir intikam paketidir.
Daha önce, paralel yapı dediğiniz Fethullah Gülen cemaatiyle birlikte devleti işgal ettiniz, ele geçirdiniz, bir sürü hukuksuzluklar yaptınız. Şimdi, devlet içerisinde kendi elinizle yerleştirdiğiniz, besleyip büyüttüğünüz ve sizin tarafınızdan paralel yapı denilen kişilere karşı, hâkimlere karşı, savcılara karşı, polislere karşı yapmak istediğiniz operasyonun altyapısını oluşturan yasal düzenleme yapıyorsunuz. Bu, bu kadar açık.
Değerli milletvekilleri, aslında intikamla, hasmane duygularla yasal düzenlemeler yapılmaz ve özellikle mahkemelerin -demin de söyledim- teşkilat yapısıyla bu kadar oynamak ve bunu kural hâline getirmek kabul edilebilir bir şey değildir. Bu, teşkilat yasalarındaki düzenlemeler aslında uzun ömürlü olmalıdır ama sizin ihtiyaçlarınız her gün değiştiği için iktidarın ihtiyaçları, bir bakıyorsunuz bugünkü ihtiyaca uygun olarak yaptığı düzenleme yarınki ihtiyacı farklı olduğu zaman taban tabana zıt olabiliyor. Hatta aynı yasa düzenlemelerine, aynı milletvekili arkadaşlarımız imza atabiliyorlar. Yani önce komisyonlarda ne dediklerini, kanun teklifinde neyi öngördüklerini bile dikkate almadan tekrar, onun tamamen zıttı bir teklife imza atabiliyorlar. Ben bunu hukukçu kimliğiyle ve hukukçu ahlakıyla da bağdaştırmadığımı söylüyorum.
Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)