GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hâkimler ve Savcılar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri
Yasama Yılı:5
Birleşim:19
Tarih:26.11.2014

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 655 sıra sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 15'inci maddesiyle ilgili olarak Milliyetçi Hareket Partisi Grubunun vermiş olduğu önergeyle ilgili söz aldım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri; hukuk niye vardır? Hukuki istikrar, hukuki güvenilirlik, hukuki öngörülebilirlik gibi anayasal ve evrensel kurallar ve prensipler niye vardır? Kuvvetler ayrılığı ne için vardır? Yargı'nın asayişi sağlamak, kamu düzenini korumak, suça karşı caydırıcı olmak, adil olmak ve herkese aynı şekilde uygulanması esas olması gerekirken AKP tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisinde son yıllarda "Yargı Paketi" adı altında sunulan tasarı ve teklifler bir gereklilikten öte tamamen konjonktürel, günü kurtarmayı esas alan değişikliklerden oluşmaktadır. Hâkim ve savcılarımızın özlük haklarının iyileştirilmesiyle başlayan bu teklif, diğer kanun teklifleriyle birlikte 52 maddelik âdeta bir torba kanun şekline dönüşmüştür. Hâkim ve savcılarımızın özlük hakları addedilmiş, altına pek çok konu toplanmıştır. Yani AKP'nin klasik kanun yapma tekniğiyle karşı karşıyayız. Tamamen konjonktürel, kişiye özel, haftalık, aylık, yıllık değişiklikler söz konusu olmaktadır. Bu tutum hukuk devletine yakışmadığı gibi Parlamentomuzun da her geçen gün güven kaybetmesine sebep olmaktadır. İktidar, toplumun ve hukukun ihtiyaçlarını ve taleplerini karşılamak için değil, kendi günlük ve kısa vadeli ihtiyaçlarına cevap verecek, çoğu zaman da Türkiye Büyük Millet Meclisini baypas ederek kanun hükmünde kararnamelerle kanun çıkartmayı âdeta kural hâline getirmiştir.

AKP, on iki yıldan beri Parlamentodaki kahir ekseriyetine güvenerek, dayanarak sürekli yargıyı ele geçirme, yürütmeyle uyumlu bir yargı oluşturma gayreti içinde olmuştur. Hukuk devleti anlayışını ve kuvvetler ayrılığı ilkesini hiçe sayarak kendisi için sorun olan her konuyla ilgili yasa çıkartmak suretiyle âdeta bu işin suyunu çıkartmıştır. Bu durum gerçekten yüce Parlamentoya yakışmamaktadır. Yargının hızlandırılması ve iş yükünün azaltılması gerekçesiyle hem Danıştay ve Yargıtaydaki daire ve üye sayıları artırılmakta hem de bu iki mahkemenin örgütlenme biçimi ciddi şekilde değiştirilmektedir. Böylece Yargıtay ve Danıştayda Hükûmet lehine elde edebileceği çoğunlukla yargıyı yeniden yapılandırmayı amaçlamakta olduğu açık ve nettir. Değerli milletvekilleri, bu durum kesinlikle ülkemizin, hukukun ve kamunun yarına değildir.

Bu duygu ve düşünceler içerisinde yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)