| Konu: | Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 14 |
| Tarih: | 13.11.2014 |
MEHMET HİLAL KAPLAN (Kocaeli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanım, 615 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın gerekçesine baktığımda sizin gerekçedeki bir şeyi vurgulamak istiyorum: Ülkemizde ve dünyada kanserin hızla arttığını, kansere karşı tedbirlerin alınması ve bununla ilgili bazı verilerin bilinmesi açısından gerekçede şöyle bir şey ifade ediliyor, okuyorum: "2013 yılına doğru yüzde yirmilere yükselmesi göz önüne alındığında ülkemizde de gelişmiş diğer dünya ülkeleri gibi önümüzdeki yıllar içinde ölüm nedenleri arasında kanserin birinci sıraya yükseleceği açıktır." Sanki böyle bir beklenti içindeyiz. Yani kanserden ölümlerin kalp ve damar hastalıklarından ölümlerin önüne geçmesini ister gibi bir vurgu yapılmış. Aslında, buna denk düşen bir siyasi politikanız da var, bakın anlatacağım.
Biz, Kocaeli'nin Dilovası'nda, sanayinin başkentinde kanser vakalarının Türkiye ortalamalarının üzerinde olduğunu dediğimizde, bölgenin "kanser ovası" olarak algılanmasının Kocaeli ve Dilovası halkına haksızlık olduğunu ilettiğimizde "Yok böyle bir şey." dediniz. Ben size veriyi söylüyorum. 2007 Sağlık Bakanlığı yayınları, Profesör Doktor Murat Dinçer'in Türkiye'de kanserin kontrolüyle ilgili verdiği rakam, 1'inci sırada ölüm nedeni ve Dilovası'nda yüzde 33. Benim verim değil. Sizin Bakanlığınızın, şu anda da Sağlık Bakanlığına ait Kanser Daire Başkanlığının Başkanı olan kişinin verdiği yayın.
Şimdi, öyle bir noktaya getirmeye çalışıyorsunuz ki, Türkiye'de bir enstitü kurulmalı, evet. Sağlık Bakanlığındaki daire başkanlığını nereye koyuyorsunuz, henüz anlamış değilim.
İki, Milliyetçi Hareket Partisinden milletvekili arkadaşımın bahsettiği gibi, neden Ankara'nın dışına çıkıyorsunuz? Sağlık Bakanlığı ve bu yapı buradayken, Türkiye'de iletişim, ulaşım ve bakanlıklar arasındaki iletişim buradayken neden Ankara'nın dışında, İstanbul'da böyle bir merkez yapmanın hesabının içerisindesiniz?
Bakın, size bir şey hatırlatayım: Bu, Dilovası'nda kanser vakalarının görülmesi nedeniyle, hatırlarsanız, 2006'da Meclis komisyonunun aldığı bir karar var. Bu kararda bölgede sanayinin getirdiği çevre kirliliğinin, kanser vakalarının artık artmaması adına bir dizi önlem var. Neydi bu bir dizi önlemler? Buranın sanayiye doyduğu, yeni sanayi yapılaşmasına artık mümkünse izin verilmemesi gerektiği, mevcutlarında da iyiye gidimesi konusunda alınmış rapor var, 2006 yılında.
BAŞKAN - Lütfen, Genel Kurula hitaben konuşunuz.
MEHMET HİLAL KAPLAN (Devamla) - Pardon.
Sizin Hükûmetiniz döneminde ne yapıldı değerli milletvekilleri? 2006'dan itibaren Dilovası'nın kuzeyinde bir kömür organize sanayi bölgesi kurdunuz, üzerinde GEBKİM dediğimiz kimya sanayi bölgesini kurdunuz, İMES'i kurdunuz, yanında çöp depolama alanı kurdunuz. E, hani "Kanserle mücadelede Türkiye'nin parametrelerini uluslararası parametrelere indireceğiz." diyorsunuz, bu samimi mi sizce?
Bir taraftan Türkiye'de kanseri önleme noktasında Bakanlıkça bir dizi tedbir almayı düşünüyorsunuz, katılıyorum buna ama pratikte uyguladığınız, bölgesinde, Dilovası'nda meydana gelen hadiseyi de insanların yaşam alanlarını daraltarak yeniden kanser vakalarının artmasını seyrediyorsunuz ve oluşmasına neden oluyorsunuz.
Sayın Bakanım, siz Edirnelisiniz, o tarafı iyi bilirsiniz. Geçenlerde, hatırlar mısınız, bir kamu hastanesinde, Edirne'de Kamu Hastaneler Birliğinde, devlet hastanesinde gastroenteroloji uzmanı bir doktor hanım, Doktor Dilek Tuncer bir açıklama yaptı. Açıklaması şuydu değerli milletvekilleri..: Ergene Nehri'nin getirmiş olduğu kirlilik nedeniyle, bu suların tarım alanlarında kullanılması, prekanserojen madde içermesi nedeniyle, organik kimyasal madde içermesi nedeniyle, besinlere geçebilir nedeniyle kanser vakalarının, gastroenterolojik vakaların arttığını söyledi. Siz ne yaptınız? Ya da siz yaptınız demeyeyim, Sayın Vali, Edirne Valisi doktor hanımı görevden aldı, açığa aldı. Gerekçesi, bilimsel bir toplantıda, olabilecek verileri bilimsel bir anlamda sunmak. Sayın Bakanım, siz Sayın Vali hakkında bir işlem yaptınız mı ya da sizin bilginiz olmadan Sayın Valinin bilimsel bir açıklama yapan bir doktor hanımı görevden alma yetkisiyle ilgili bir soruşturma başlattınız mı, bu konuda bilgi sahibi olmak istiyorum.
Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)