| Konu: | HDP Grubunun, 29/1/2013 tarihinde Mardin Milletvekili Erol Dora ve arkadaşları tarafından, Türkiye'de madencilik sektöründe çalışan işçilerin iş ve yaşam koşullarının, çalışma alanlarında karşı karşıya kaldıkları sorunların araştırılması amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin, Genel Kurulun 12 Kasım 2014 Çarşamba günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına ilişkin |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 13 |
| Tarih: | 12.11.2014 |
AYŞE TÜRKMENOĞLU (Konya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Halkların Demokrasi Partisinin...
PERVİN BULDAN (Iğdır) - "Demokratik." Bir türlü ismimizi öğrenemediniz.
AYŞE TÜRKMENOĞLU (Devamla) - ...Türkiye'de madencilik sektöründe çalışan işçilerin iş ve yaşam koşullarının, çalışma alanlarında karşı karşıya kaldıkları sorunlarının araştırılmasıyla ilgili ve bu alanlarda yaşanan sorunlara karşı gerekli tedbirlerin alınması amacıyla verdikleri Meclis araştırması önergesi aleyhinde söz almış bulunuyorum. Değerli heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle, Karaman ilimizin Ermenek ilçesinde meydana gelen kazada hayatını kaybeden tüm madenci emekçilerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Ailelerinin ve Türkiye'mizin başı sağ olsun diyorum.
Ama şunu da söylemeden geçmek doğru değil: Şu anda tabii ki Soma'da yaşanan elim kaza nedeniyle madencilik sektöründeki sorunlar tekrar gündeme geldi. Ama şöyle bir algı da var Türkiye'de: "Madencilik sektörüyle ya da ağır çalışma koşullarıyla ilgili, mevzuatta yetersizlikler var ya da mevzuat yok." gibi bir algı oluşturuluyor. Tabii ki böyle bir şey söz konusu değil. Mevzuatta gerekli düzenlemeler yapılmış, gerekli tedbirler alınmış ama daha da detaylandırılabilir mi? Ki onun çalışmalarını yapıyoruz şu anda.
Bilindiği üzere, Soma ilçemizde mayıs ayında büyük bir kaza meydana gelmişti ve 31 madencimiz şehit olmuştu.
İDRİS BALUKEN (Bingöl) - 301, 301.
AYŞE TÜRKMENOĞLU (Devamla) - Bu madenlerde meydana gelen kazalar nedeniyle maden facialarının tekrar incelenmesi ve alınacak önlemlerin bir an önce hayata geçirilmesiyle ilgili, biliyorsunuz, Soma Maden Kazasını Araştırma Komisyonumuz kuruldu. Sosyal açıdan kazanın oluş nedenleri konusunda toplumsal duyarlılığımızı artıran Soma Eynez Ocağı kazasının detaylı bir şekilde araştırılması hâlen devam ediyor. Şu anda, Meclis Komisyonumuz son hazırlıklarını da yaptı, rapor hazırlanma aşamasına geldi, yakın bir sürede rapor da tamamlanacak. Madencilik sektöründeki güvenliklerin artırılması, iş hayatındaki güvenliklerin artırılması ve yaşam koşullarının düzenlenmesiyle ilgili araştırmalar da yapılıyor.
Buradaki araştırmamız, Soma kazasındaki araştırmamız sadece Soma kazasının oluş nedenleri değil, zaten Komisyonda olan arkadaşlarımız bunu çok net bir şekilde biliyorlar. Tüm muhalefet ve iktidar milletvekili arkadaşlarımızla hep beraber olay yerine gittik, madenlerde incelemelerde bulunduk. Sadece Soma'da değil, Zonguldak'ta -Karaman Ermenek'te de yapacaktık, bir vesileyle o iptal edilmişti, daha sonrasına, ileriye ötelenmişti ama gidememiştik- Türkiye'nin çeşitli yerlerinde kazalarla ilgili araştırmalar yapıldı, uzmanlar dinlendi. Tabii ki yurt dışına gidilmesi de gündeme geldi ama ana muhalefet partisinden milletvekili arkadaşlarımız yurt dışındaki güvenli maden ocaklarının araştırılması noktasında itiraz ettiler, "Yurt dışına gidilmesin, para harcanmasın, Meclisin parası gitmesin." diye. Biz de şunu söyledik: "Biz, Avusturalya'daki ya da Amerika'daki madenlerin nasıl olduğuna dair duyumlarımızla ya da okumalarımızla mı bilgi sahibi olacağız, 'öyleymiş' diye mi geçireceğiz araştırma komisyonumuza?" dedik. Bilmiyorum, artık ileriki dönemlerde nasıl bir karar verilecek hep beraber göreceğiz.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; komisyonumuz, dediğimiz gibi, sadece madenlerin durumuyla ilgili incelemelerde bulunmuyor, bundan sonrasında madenlerde meydana gelebilecek kazaların önlenmesiyle ilgili, yaşam ve çalışma koşullarının düzeltilmesiyle ilgili geniş ve kapsamlı bir araştırma yapıyor, bu konuyla ilgili uzmanlardan gerekli bilgiler alınıyor.
Soma kazasından sonra gerek Çalışma Bakanlığımızın gerekse Enerji Bakanlığımızın yapmış olduğu denetimlerin ardından 94 maden ocağı kapatılmış bulunuyor. Bunlarla ilgili cezai müeyyideler de yapıldı ve gerekli olan işlemler de başlatıldı. Tabii ki amaç, hiçbir şekilde hiçbir çalışanımızın, emekçimizin burnunun kanamaması, onunla ilgili azami tedbirlerin alınması ama takdir edersiniz ki mevzuatların yapılmış olması, mükemmel kanunlar da yapsanız önemli olan yürürlükte bunların nasıl uygulandığı, nasıl hayata geçirildiği. Bu da tabii ki yürütmenin unsurları olan organlarla harekete geçiriliyor. Bir anlamda, daha önce de şu söylenmişti: Denetimlerin artırılması, mevzuatların, mevzuat hükümlerinin tam anlamıyla işlendiğine dair denetimlerin kâğıt üzerinde kalmamasıyla ilgili bugün Sayın Başbakanımızın da açıklamış olduğu bazı, biliyorsunuz, hazırlıklar var. Özellikle şunu belirtmek istiyorum ben, biraz önce Halkların Demokrasi Partisinden arkadaşımız söyledi, bugün Başbakanımızın açıkladığı paketle ilgili yetersiz olduğunu söyledi. Biraz daha detaylı dinleme imkânı bulsaydı aslında bunların şu anda bizim Soma Komisyonumuzda görüştüğümüz hususlar olduğunu anlarlardı diye düşünüyorum çünkü bizlere de bu komisyonda bilgi veren bilim adamlarımız, uzmanlarımız özellikle madenlerdeki tedbirlerle ilgili çok detaylı bilgiler verdiler, yurt dışındaki uygulamalardan bilgiler verdiler ve bugün ben Sayın Başbakanımızı dinlerken bunların hayata geçirileceğini gördüm. Bunları belki başlıklar hâlinde söylemem gerekirse şunları paylaşmak isterim sizlerle: Maden şirketleri işçilere hayat sigortası yapacak, bu geçiş süreciyle ilgili bütün madenciler de hayat sigortası kapsamına alınacak. Maden sahalarının izlenmesi akredite bağımsız kuruluşlar tarafından gerçekleştirilecek. Evet, bununla ilgili yasal mevzuat hayata geçirildi ama şu anda maalesef iş sağlığı ve güvenliği uzmanları o iş yerinden maaş alarak iş yerinin denetimini yapıyorlar. Bunun doğru olmadığı hepimizce malumdu, bunu Soma Araştırma Komisyonunda da konuştuk. Bu nedenle bağımsız akredite şirketlerin ve kuruluşların bu denetimi yapması çok önemli diye düşünüyorum.
Yine, küçük işletmelerin birleştirilmesi hususu sağlanacak. Ruhsat bedelinin bir kısmı Maliye Bakanlığı tarafından madenlerin rehabilitasyonu ve modernizasyonu konusunda kullanılacak. Özellikle bu noktada maden işletmecilerine gerekli olan yardımlar da devlet tarafından yapılacak çünkü oradaki standartların yükselmesi maden kazalarının da azalmasını sağlayacaktır.
Yine, maden işletme projelerinin yüksek standartlarda hazırlanması için gerekli olan düzenlemeler yapılacak. Maden işletmelerinde görev alacak personelin niteliklerini yükseltmek için gerekli eğitimler yapılacak. Özellikle bizim komisyon araştırmalarımızda şunu gördük: Madencilere eğitimler nasıl veriliyor diye araştırdık. Bunların "Hadi bugün işe alındınız, yarın işe başlatılıyorsunuz." şeklinde mi, yoksa uzun bir eğitim sürecinden sonra mı işe başlatıldıkları noktasında bilgiler elde etmeye çalıştık. Maalesef gördüğümüz şuydu: Evet, mevzuatta eğitimden geçirilerek işe başlamaları gerekiyor ama uygulamada, pratikte eğitimden geçirilmiş gibi gösterilerek madencilerin işe başlatıldığı noktasında bilgi sahibi olduk. Bunların da belki bundan sonrasında denetimleri çok daha net bir şekilde yapılacak.
Çok tehlikeli işlerde çalışan 2 milyon 700 bin çalışanımıza mesleki yeterlilik belgesi alma zorunluluğu getirilecek. İşçilerimizin profesyonel olarak yaptıkları işle ilgili mesleki formasyonu, sertifikası olacak. Bu çerçevede meslek liseleri ve üniversitelerin ilgili fakültelerine zorunlu iş sağlığı ve güvenliği dersi konulacak.
Yine, yapı denetim firmaları iş sağlığı ve güvenliğinde sorumluluk yüklenecektir.
Yaptırımlarda ödül-ceza dengesi getirilecek, ölümlü iş kazası olan iş yerlerinde primler yükseltilecektir. Burada işçilerimizin SGK'yla ilgili primlerini işveren ödüyor ve primler yükseltilecek.
İdari para cezalarında artışlar getirilecek, standartlara uygun kişisel donanım sağlamayan işverene idari para cezası kesilecek, belirli alanlarda acil durdurma faaliyetleri müfettişin inisiyatifine kalmadan durdurulabilecek. Bazen müfettişin gelmesiyle süre geçebiliyor ve tehlikeli şekilde çalışmalar devam ediyor. Bu noktada sürecin hızlandırılması sağlanacak.
Yine, işverenin ölümlü iş kazasında kusuru bulunması hâlinde, Türk Ceza Kanunu'na göre alacağı cezaya ilave olarak iki yıl boyunca devlet ihalelerine girmesi men edilecek.
Yer altı maden işlerinde çalışanların nerede bulunduğu yanındaki çiple kontrol edilecek. Bunu özellikle, Avusturalya'da ve başka bazı ülkelerde çalışan bilim adamları, akademisyenler bize, Komisyonumuza anlatmışlardı; çok güzel bir uygulamaydı. Türkiye'de de inşallah bu, hayata geçirilecek.
Yine, yer altı çalışmalarında planların üç boyutlu olma zorunluluğu getirilecek. Bu, özellikle kaza riskinin azaltılması ve eğitim çalışmalarında çok önemli bir aşama diye düşünüyoruz.
Maden işletmeyle ilgili dokümanlar elektronik ortama işlenecek ve böylece bir madende neler olduğu bilinecek.
Bununla ilgili uzun uzadıya biliyorsunuz, bugün açıklamalar yapıldı. Yine, cezalarla ilgili artırıma gidilecek ve özellikle denetimlerde ve tatbikatlarda bir yıllık süre altı aya indirildi. Biliyorsunuz, geçtiğimiz çalışma döneminde de torba yasada madencilik sektörüyle ilgili, işçilerimizin durumlarıyla ilgili özel düzenlemeler yapmıştık.
Şunu söylemem gerekiyor ki: Evet, HDP önerisi doğrudur ama şu anda zaten bu konuyla ilgili Meclis araştırması yapılıyor ve bununla ilgili son aşamaya gelmiş bir Komisyon çalışması var. Dolayısıyla, aynı konuyla ilgili tekrar Komisyon kurulmasının çok da makul olduğunu düşünmüyorum ben. Bu nedenle, mevcut Komisyon çalışmalarımızın sonucu beklenilerek raporun Genel Kurula getirilmesi ve burada tartışılmasının daha uygun olduğunu düşünüyor, heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)