| Konu: | İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 132 |
| Tarih: | 13.08.2014 |
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 639 sıra sayılı İş Kanunu ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 101'inci maddesi üzerinde vermiş olduğumuz değişiklik önergesi hakkında Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum.
Maddeye geçmeden önce, bir iki kelimeden bahsetmek istiyorum biraz önceki tartışmalarla ilgili. Şimdi, bazı konuşmalardan rahatsız olunabilir ama şunu unutmayın ki bunlar açığa çıkana kadar milletin bir kuruşu eğer birisinin boğazından haram lokma olarak geçmişse milletin bize verdiği yetkiyle bu Mecliste biz bunu gündeme getirmeye devam edeceğiz. Bundan rahatsız olunacak herhangi bir şey olmadığını düşünüyorum.
İkincisi, burada bize onur, şeref dersi veren arkadaşımıza şunu ifade etmek istiyorum: Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak hak bildiğimiz davamızın yolunda ilerlemeye devam edeceğiz. Bunun istifa müessesesiyle, şununla, bununla alakası olmadığını arkadaşımızın bilmesi lazım. Dün içinden çıktıkları siyasi parti, Erbakan Hoca'yı siz bırakıp gidebilirsiniz ama yüzde 3 de aldığında, yüzde 5 de aldığında inandıklarını söylemeye devam etmiştir, ölene kadar da söylemiştir. Ama onur ve haysiyetten bahseden ve bize onur ve haysiyet dersi veren bu arkadaşımızın öncelikle kul hakkının yendiği iddia edilen ve mahkemeye intikal eden bu olaylar açığa çıkmadan, temize çıkmadan kimseye haysiyet ve onur dersi verme gibi bir hakkı da yoktur, haddi de yoktur. Bunun da böyle bilinmesini özellikle istirham ediyorum.
Evet, değerli milletvekillileri, bu madde 21/7/1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun 21'inci maddesinin mülga maddelerinden sonra gelen ilk fıkrasında yapılacak olan değişikliklere ilişkindir.
Öncelikli olarak ifade etmekte yarar vardır ki söz konusu düzenleme açık bir şekilde Anayasa'ya aykırılık teşkil etmekte ve vergi muafiyetine, Anayasa'nın "eşitlik" ilkesine aykırı olarak istisnalar getirmektedir. Aynı nitelikleri taşıması muhtemel taşınmazların mükellefiyetleri arasında farklılıklar yaratılmakta ve özellikle Boğaziçi sahil şeridi veya öngörünüm bölgesinde konut veya iş yeri olarak kullanılan taşınmaz kültür varlıkları muafiyetin dışında tutulmuştur. Böylece, düzenlemeyle "kültür ve tabiat varlığı" statüsünde olduğunda kuşku bulunmayan varlıkların bulunduğu konuma göre farklı bir değerlendirme içerisine alınması yoluna gidilmiş ve düzenleme sonrasında yaşanacak kaosun da önü açılmıştır. Hiçbir ayrım gözetmeksizin "kültür ve tabiat varlığı" statüsüne alınmış bulunan varlıkların aynı statü içerisinde, aynı korumaya tabi tutulması gerekir.
Burada önemli bir başka nokta ise düzenlemeyle birlikte kesin yapılaşma yasağına aykırı olarak getirilen düzenlemedir. "Getirilen kesin yapılanma yasağına aykırı olarak tesis edilen yapılar, bu yapıların yapıldığı parseller ve kanunlara aykırı eklentileri bulunan taşınmaz kültür varlıkları hakkında bu yapılar yıkılıncaya veya aykırılıklar giderilinceye kadar yukarıdaki fıkradaki muafiyet hükmü uygulanmaz." şeklindeki düzenlemenin yaratacağı etkiler göz önünde bulundurulmalıdır.
Bu düzenlemeyle birlikte muafiyetten yararlanmamayı göze alan kötü niyetli girişimcilerin bu kültürel varlıkları üzerine kesin yapılaşma yasağına aykırı yapılaşmaya gidebileceği intibası uyandırmaktadır. Kesin yapılaşma yasağına aykırı olarak inşa edilen yapılar ya da eklentiler, sanki devletin başkaca yaptırımlarıyla ortadan kaldırılması mümkün değilmiş gibi, muafiyet yasağıyla önlenmek istenmektedir. Oldukça güçlü ticari işletmeler tarafından vergi ödemek göze alınarak ya da bu muafiyetten yararlanmamanın maliyeti göze alınarak kesin yapılaşma yasağına aykırı olarak yapılaşmaya gidilmesi mümkün mü olacaktır? Yani muafiyetten yararlanmayıp her türlü mali külfeti çekmeyi göze alanlara bu varlıklar üzerinde diledikleri gibi kaçak inşaat ya da kaçak yapı kurma yolunu mu açacaktır? Bu duruma yüce Meclisin önemle eğilmesi gerekmektedir. Aynı düzenlemeyle kesin yapılaşma yasağına aykırı tesis edilen yapılar hakkında daha net ve daha etkili çözümlerin de sunulması gerekmektedir. Düzenlemenin kaleme alınış tarzındaki bu eksiklik giderilmeli ve vergi ya da harç muafiyetini göze alanları cesaretlendiren bu metnin yasalaşması durumunda ortaya çıkacak algının önüne geçilmelidir.
Neredeyse bütün kültür ve tabiat varlıklarının yağmalandığı ve AKP iktidarının rant hâline dönüştürdüğü bir süreç yaşanmaktadır. Çıkın, Anadolu'yu bir baştan başa dolaşın, nerede korumaya değer bir kültürel...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
SEYFETTİN YILMAZ (Devamla) - ...varlık varsa orada bir rant alanı oluşturulmuştur.
Saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)