GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:130
Tarih:06.08.2014

ZÜHAL TOPCU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 639 sıra sayılı kanunun 99'uncu maddesi üzerine Milliyetçi Hareket Partisi adına söz almış bulunuyoruz.

Evet, aslında, bakıldığında, 98 ile 99'un, arka arkaya, eğitimin temel sorunlarını, daha doğrusu eğitimin içinden çıkılmayan sorunlarını daha beter karmaşık hâle getirmeye yönelik olarak yapılan maddeler olduğunu deminden beri de izah etmeye çalıştık aslında.

Şimdi, özellikle öğretmenlerin tekrar rotasyona tabi tutulması, 98'inci maddede, özellikle maddeye baktığımızda "Öğretmenlerin hizmet sürelerine ve/veya isteğe bağlı il içi veya il dışı yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir." şeklindeki ifadeden artık keyfî yönlendirmelerin olacağını çok rahatlıkla görebiliyoruz.

Şimdi, diğer 99'uncu maddeye geçtiğimizde de, 99'uncu maddede sınav sonuçlarına itirazların olamayacağı yönünde ve on günlük süre içerisinde olması gerektiği yönünde bir maddenin olduğunu görebiliyoruz. Şimdi, biz, sınavlar sonucunda soruların açıklanmadığını biliyoruz. Soruların açıklanması, aslında "geri besleme" olarak ifade edebileceğimiz ve çocukların yaptığı yanlışları görerek bir daha o hataları yapmamanın yollarını öğrenmelerden bir tanesi olarak bu sınav sorularının açıklanmasını biz sürekli olarak gündeme getirmemize rağmen dikkate alınmadı ve son sınavda da -gördüğümüz gibi- sorular açıklanmadı; kimsenin haberi yokken mahkeme tarafından sınavın iptal edildiğini görebildik. Şimdi, bir velinin veya öğrencinin sınava yönelik veya soruların hatalı olup olmadığına yönelik herhangi bir mahkemeye başvurabilmesi ancak soruların açıklanmasıyla mümkün olacaktır ki bu da herhâlde bu iktidarın sunduğu imkânlarla kolay gözükmemektedir. Sınav sorularının dışarıya verilmemesi, yasaklanması... Hangi soruların doğru olup olmadığını bilmiyoruz. Onun için de velilerin eli kolu bağlanmaktadır.

Şimdi -Sayın Bakan da burada- özellikle millî eğitimde sorunların dağ gibi yığıldığını çok rahatlıkla görebiliyoruz. İşte, en son skandalların yaşandığı TEOG sınavlarında 2 kere iptal yapıldı, sıralamalar değişti ve bu olaylar karşısında da Millî Eğitim Bakanlığının bu öğrencilerden ve velilerden herhangi bir özür dileme yerine gitmeyi bir kenara bırakın pişkinlikle bu olayın üzerine gittiğini ve sorun yokmuş gibi davrandığını da çok rahatlıkla görebiliyoruz.

Özellikle öğretmen atamalarının bu işlerde sürekli seçim malzemesi olarak kullanılması artık bu meslek çalışanlarını üzmektedir. Ne zaman seçimler yaklaşsa mutlaka öğretmen kadroları ilan ediliyor, özellikle seçimlere yakın bir zamanda atamalar, 30 binlik, 40 binlik. Biz öğrendik ki özellikle eğitim planlamasında planlamanın çok iyi yapılması gerekiyor. OECD rakamlarına göre, Türkiye'de eğitim sisteminin, özellikle son yapılan değişikliklerle, 200 bine yakın bir eğitim açığının olduğunu da biliyoruz ama bunlar bir kenara bırakılıp sürekli, şu anda da olduğu gibi "Ağustosta 40 bin öğretmen atanacak." haberleri uçurulduktan sonra da özellikle öğretmen adaylarının birbirlerini kırmasına yönelik bir ortam hazırlanmıştır ve psikolojik olarak da çöküntünün hazırlandığı haberler sürekli olarak basına verilmektedir.

Öğretmen adayları gerçekten mağdur, hatta geçen haftalarda Sayın Bakan Adana'da gezerken, öğretmen adaylarından bir tanesinin yakını, Sayın Bakana "Artık yeğenim intihar edecek." şeklinde bir durumu iletince, Sayın Bakanın cevabı "Sakın ha, sakın." şeklinde olmuştur.

Bence bunlara girme yerine, aslında bu problemin kökten çözülmesi çok önem arz etmektedir. Artık kesin rakamların belirlenerek atamaların yapılması ve bu işlerin, hem öğretmen adaylarının hem de bu atamaların bir seçim malzemesi olarak kullanılmaması gerekmektedir. Bunun için de millî eğitim artık oyuncak olmaktan çıkartılmalı ve "pardon" denmez, denemez hâle getirilmesi gerekiyor, köklü değişikliklere de ihtiyaç var.

Teşekkür ediyoruz. (MHP sıralarından alkışlar)