| Konu: | İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 121 |
| Tarih: | 20.07.2014 |
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
41'inci maddede verdiğimiz önerge üzerine söz aldım. Şimdi, bu 41'inci madde, değerli milletvekilleri, Sosyal Güvenlik Kurumunun muaf olduğu bazı işlemleri, daha çok hukuki sonuç doğuran ve bazı bedeller ödemesi gereken, mali ödevler doğuran muafiyetler getiriyor.
Şimdi, değerli arkadaşlar, mevzuatımızda o kadar çok yaygınlaşmış ki, pek çok kuruma, pek çok kanuna yönelik olarak gereksiz istisnalar getiriliyor. Yani öyle anlaşılıyor ki AKP Hükûmeti kendisini hatadan ve suçtan münezzeh görüyor, yargıya müdahale ediyor. Bunu gören kurumlar da kendini her türlü hukuki ödevlerden ayrık tutmaya çalışıyor. Bir kere, bu tutum adaleti, hakkı, hukuku yaralayan bir durumdur özünde. Yani hangi gerekçeyi getirirse getirsin, bu Sosyal Güvenlik Kurumunun bu istisna ve muafiyetlerini doğru görmek mümkün değildir.
Şimdi, kurallara önce kurumlar uyacak. Bir ülke kurallarıyla ve kurumlarıyla yönetilir. Siz kuralları bozarsanız, ayrıcalıklı, imtiyazlı kurumlar elde ederseniz o zaman sonuç vatandaşı ezmek olur. Yani bu yapılan düzenlemeden de mutazarrır olacak -özellikle adalet konusunda- bir davalı vardır, bir davacı vardır. Davalı veya davacılardan birini imtiyazlı yapar, bazı harçlardan, ödentilerden muaf tutarsanız, vatandaş ödemek durumunda kalırsa buradan da hak, hukuk, adalet doğmaz.
Anayasa'nın 36'ncı maddesini ben özellikle hatırlatmak istiyorum. Hak arama hürriyetini 36'ncı madde düzenliyor. "Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir." İşte bu madde, Anayasa'nın bu hükmüne de aykırı bir düzenlemedir.
Şimdi, vergi istisnaları getiriyorsunuz. On iki yıldır hep yaptığınız, Kamu İhale Kanunu'nda istisna muafiyetleri getirmek. Kevgire dönmüş, yamasından aslı belli olmayan bir kanunlar manzumesi, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu hakeza. Uyulmak için değil de sanki uyulmamak için çıkarılan kanunlar... Yine burada da Sosyal Güvenlik Kurumu her türlü dava ve icra işlemlerinde teminat yatırmak mükellefiyetinden muaf tutuluyor. Yani vatandaş yatıracak, avukatlar yatıracak ama bu Sosyal Güvenlik Kurumu imtiyazlı olacak ve yatırmayacak. Kurum aleyhine hükmedilen alacakların tahsili için öncelikle kuruma başvuru şartı getiriliyor, Sosyal Güvenlik Kurumunu vekil sıfatıyla temsile yetkili olan birinci hukuk müşaviri, hukuk müşaviri ve kadrolu avukatların vekâletname kullanmaması, bu nedenle de vekâletnamelere pul yapıştırılmaması öngörülüyor. Neden? Pul kullanmayarak Sosyal Yardım ve Dayanışma Fonu'na katkı sunmayan bir Sosyal Güvenlik Kurumuyla karşı karşıyayız. Çünkü bu pullardan sosyal dayanışma fonlarına kesinti var.
MUSA ÇAM (İzmir) - Baro pulu...
YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Baro pulu, baro pulu...
RECEP ÖZEL (Isparta) - Baro pulu ya.
ERKAN AKÇAY (Devamla) - Vallaha ne dediğinizi anlamadım Recep Bey, gelin de, kürsüden izah edin görüşünüzü, ona göre tezekkür edelim. Böyle laf atmakla olmuyor.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Düzelttik, düzelttik, bilgi verdik.
ERKAN AKÇAY (Devamla) - Fondan eşit hizmet alma ilkesine de aykırılık taşıyor.
O nedenle bu metnin tasarıdan çıkarılmasının daha uygun olacağını düşünüyoruz ve hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)