| Konu: | İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 121 |
| Tarih: | 20.07.2014 |
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; konuşmama özel olarak ABD emperyalizminin, genel olarak emperyalizmin Orta Doğu'daki jandarma görevini üstlenen İsrail yönetiminin Filistin halkına yaptığı saldırıları ve katliamı protesto ederek başlıyorum. (CHP, AK PARTİ ve HDP sıralarından alkışlar)
Aslında, Filistin davası sadece İsrail ile Filistinliler arasında bir olay değildir. Küresel emperyalizm, özellikle ABD emperyalizmi Orta Doğu'da oynadığı oyunların bir parçası olarak İsrail halkı ile Filistin halkını karşı karşıya getirip kendi emellerini, kendi amaçlarını Orta Doğu'da gerçekleştirmek istemektedir. Ben İsrail devletinin emperyalist amaçlarını gerçekleştirmek için Filistin'e yaptığı saldırılarda ve katliamlara karşı mücadelede yaşamlarını yitiren başta Filistin Kurtuluş Örgütünün lideri Yaser Arafat olmak üzere tüm gerillaların, Filistin halkının ve Türkiye'den Filistin'e giden Bora Gözen ve arkadaşlarının, Türk ve Kürt devrimcilerin saygıyla önlerinde eğiliyorum ve ölenlere Allah'tan rahmet diliyorum. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar)
1967'li, 1968'li yıllarda Filistin davası, aslında, Türkiye'den daha duyarlı izleniyordu. O tarihin devrimcileri, Filistin kamplarında İsraillilere karşı yiğitçe mücadele ediyorlardı Filistin halkıyla birlikte. Bugün, yaşanan katliamları bir yandan Batı, öbür taraftan ABD seyrediyor ve üstüne üstlük başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere Almanya, İsrail'in Filistin'e yaptığı bu katliamı hak arama olayı olarak görüyor ve meşru bir savaş olarak görüyor.
Değerli milletvekilleri, İsrail ile Filistin arasındaki bu savaş, emperyalistler tarafından ve onun iş birlikçisi İsrail tarafından yapılan haksız bir savaştır, saldırganlıktır. Ama kendi yurtlarında, kendi topraklarında yurtsuz bırakılan Filistin halkı için bu haklı bir savaştır, meşru bir savaştır. Bugün, emperyalist emelleri gerçekleştirmek için geri kalmış ülkelerde oyun üzerine oyun çeviren emperyalizme karşı direnmek, karşı çıkmak, aslında bir meşruiyettir.
Bu mücadelede bugün görüyoruz ki o efsane lider Yaser Arafat artık daha da anlamlı bir hâle geldi. Yaser Arafat'ın Orta Doğu'daki önemi daha da aranılır bir hâle geldi. Ama geldiğimiz bu noktada, Yaser Arafat'ın ölmediği ama zehirlenerek öldürüldüğü bilirkişi raporlarıyla sabittir.
Buradan Amerika'ya sormak lazım, Almanya'ya sormak lazım: İsrail hangi hakkını aramak için Filistin'e saldırmaktadır? Hangi hakkı için Filistin'deki çocukları, Filistin'deki kadınları, Filistin'deki yaşlıları katletmektedir? Bugün Filistin'de kendisini patlayıcı maddeye sararak İsrail tanklarının üzerine atan gerçekten yurtsever insanlara bu Parlamentodan bin selam göndermek lazım.
Değerli milletvekilleri, artık biz diğer Arap ülkeleri gibi, Batı gibi, Amerika gibi İsrail'in Filistin'de yaptığı katliamlara seyirci kalamayız, kınamakla yetinemeyiz. İktidar, iktidar olduğunu göstermelidir; iktidar, sadece kınamakla yetinmemelidir, bu konuda en etkin tedbirleri almalıdır. İsrail'le başta ikili anlaşmalar olmak üzere tüm ilişkileri dondurmalı, askıya almalıdır. Gerçekten, bizim Filistin halkıyla dayanışmayı göstermemiz lazım. Bu dayanışma sadece lafla, sadece Parlamentonun yayımladığı bir bildiriyle olmaz. Türkiye Cumhuriyeti devleti ezilen halkların yanında olduğunu, emperyalizme karşı mücadelede kurulan bir devlet olarak gerçekten yoksul ve masum Filistin halkının yanında olduğunu göstermelidir.
Hepinize saygılar sunuyorum. (Alkışlar)