GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:120
Tarih:19.07.2014

CEMALETTİN ŞİMŞEK (Samsun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz yasanın 23'üncü maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisinin değişiklik önergesi üzerine söz aldım. Bu vesileyle tekrar hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, sözde, Soma'da meydana gelen iş kazası sonucu önümüze gelen ancak Soma'daki sorunlara çözüm getirmekten başka içerisinde her şey olan bir tasarıyla karşı karşıyayız.

Yine, Sayın Bakanın dün akşam ifade ettiği gibi bir istisna olarak düzenlenen alt işveren yasası çerçevesinde 660 bin kişi çalışmaktadır kamuda. Bunlar kamuda daha çok hastanelerde, belediyelerde ve Karayollarında çalışmaktadırlar. Bu işçiler buralarda daha çok asıl işverenin işini yapmaktadırlar ve bu iş artık kamuda çığırından iyice çıkarılmıştır.

Sayın Bakan çıkarılan bu yasayla artık alt işveren işçisinin asıl işverenin işinde çalıştırılamayacağını ifade etmektedir. Ancak 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2'nci maddesinin beş ve altıncı fıkralarında "Bir işverenin, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece ve sadece bu işyerinde aldığı işle ilgili olarak çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeriyle ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmelerinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur." "İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverenlere verilemez." diyerek alt işverenin asıl işveren ilişkisini düzenlemekte ve alt işverenin hangi işlerde nasıl işçi çalıştıracağını ortaya koymakta, "...teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverene verilmez." denilmektedir.

Şimdi, kamuda yapılan ne? Öyle iş bölünerek falan verilmiyor değerli arkadaşlar. Aynı masada yan yana, karşı karşıya oturan asıl işverenin işçisiyle alt işverenin işçisi aynı işi yapıyor, hatta alt işverenin işçisi mesaisi vesairesi gibi durumlarda daha çok çalıştırılıyor. Ancak birinin ücreti 900 lira, diğerininki ise 3.500 lira. Hatta, belediyelerde, hastanelerde alt işveren işçileri memur gibi çalıştırılıyorlar, memurun yaptığı işleri yapıyorlar ancak aldıkları ücretler, sosyal haklar, izinler arasında uçurumlar var.

Değerli arkadaşlar, bu taşeron işçileri belediyelerde özel kanunlara tabi olmalarına rağmen, haksız, hukuksuz bir şekilde, tam da böyle özel kanunlarla görevlendirilmesi gereken zabıta memuru olarak bile çalıştırılmaktadırlar. Maalesef taşerondan mühendisler çalıştırılmakta belediyelerde, hastanelerde tıbbi sekreter olarak çalıştırılıyorlar, kara yollarında asıl işçilerle beraber yol çalışması yapıyorlar. Bunlar 4857 sayılı Yasa'nın 2'nci maddesinin beş ve altıncı fıkralarına aykırı olarak çalıştırılıyorlar. Sayın Bakan bunların yasayla düzeltildiğini ifade ediyor. Öyleyse, kamuda çalışan 660 bin kişinin beklentisi kadroya geçmektir. Bu yasa 660 bin işçinin hiçbir beklentisini karşılamamaktadır. Asıl işverenin işini yapan bu insanları kadroya geçirecek misiniz yoksa bunlar, korkarım, hepten işinden mi olacaklar?

Ayrıca, bu alt işveren işçileri ücretlerinin kendilerine yetmediği konusunda feryat ediyorlar. Bu yasa, maalesef, bunların sorunlarına cevap vermiyor.

Değerli arkadaşlar, dağ fare doğuruyor. Sayın Bakan, biz her gün onlarca mail alıyoruz; çok kötü durumda olanlar, intihar etmeyi düşünenler var.

Değerli milletvekilleri, bu verdiğimiz 23'üncü maddedeki değişiklik ise... 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 88'inci maddesinin birinci fıkrasında "Sosyal Güvenlik Bakanlığınca süresiz çalışma izni verilir." diyor. Biz, bu maddenin kaldırılmasını istiyoruz.

Teşekkür ederim.

Hepinize tekrar saygılar sunarım. (MHP sıralarından alkışlar)