GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR
Yasama Yılı:4
Birleşim:119
Tarih:18.07.2014

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlar, görüşmekte olduğumuz torba kanun tasarısının 11'inci maddesi üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi olarak vermiş olduğumuz önerge üzerinde söz aldım. Yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.

Şimdi, bu 11'inci madde çok sıkıntılı, çok tehlikeli bir madde Sayın Bakan. Biliyorsunuz, Komisyondaki tartışmalarda da, alt komisyonda da, üst komisyonda da ayrıntılı biçimde konuşuldu.

Şimdi, önümüzde Soma'yla ilgili, "Soma tasarı" adı altında gelen bir torba kanunun içine Türkiye'de hizmet alım yöntemini genişleten, diğer bir ifadeyle taşeron hizmet alımını genişleten birtakım maddeler, hükümler getirildi. İşte, bu da, o maddelerden bir tanesidir.

Birinci söylemek istediğim konu şudur: Şu anda baktığımızda, bu gelen madde metnine baktığımızda asli iş, yardımcı iş ayrımı üzerinden yardımcı işlerin kapsamı genişletilmektedir. Şimdi, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun eski hâli şöyle diyordu: "İdarelerce kanun, tüzük ve yönetmeliklere göre istihdam edilen personelin yeterli nitelik ve sayıda olmaması halinde bu kanunda belirtilen hizmetler için ihaleye çıkılabilir." "Bu kanunda belirtilen hizmetleri için ihaleye çıkılabilir." diyordu. Ama şimdi yeni getirilen düzenlemeyle hangi işlerin yardımcı işler olacağının belirlenmesi yetkisi Bakanlar Kuruluna verilmiştir. Hem de Bakanlar Kuruluna yardımcı işlerin neler olacağını idareler itibarıyla ayrı ayrı veya birlikte verme, belirleme yetkisi verilmiştir. Yani Bakanlar Kurulu diyebilir ki: Bir bakanlığımızda bir iş asli iş, başka bir bakanlıkta onu yardımcı iş olarak tanımlayabilir. Örneğin Çalışma Bakanlığında asli iştir, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünde de yardımcı iş olabilir. Bu şekilde kanunda tanımlanan ve aynı şekilde ilgili yönetmeliklerde -Alt İşverenlik Yönetmeliği'nde de var- hepsinde tanımlanan... Yardımcı işin neler olduğu tanımlanıyor orada. Temel anlamda işin mal ve hizmet üretimiyle ilgili ama işin özüne ilişkin olmayan, işin yapılmasını destekleyen işlerdir yardımcı işler. Bu şekilde getiriliyor, bu ciddi anlamda sıkıntılar içeriyor, bunu belirtelim.

İkinci olarak; madde metnindeki "...yerleşik yargı içtihatları ile 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 2 nci maddesinin yedinci fıkrası dikkate alınmak..." ifadesi. Değerli arkadaşlar, kanun metninde "dikkate alınacağı" ifadesi diye bir şey olmaz. "Dikkate alınmak" hukuki anlamda bağlayıcı bir norm değildir. Kanunda "esas almak" ifadesi geçer. Zaten, nitekim ilk getirildiği hâlinde baktığımızda maddeye "esas alınacağı" hükmü vardı. Ne demek dikkate alınacak? Yani idare isterse -Bakanlar Kurulu- dikkate alır, isterse dikkate almaz. Hiçbir şekilde bağlayıcılığı olmayan, tavsiye niteliğindedir. Gene bu ciddi bir sıkıntıdır.

Gene maddede diyor ki: "...yeterli nitelik veya sayıda -personel- olmaması şartı..." Ne demek bu arkadaşlar? Hem bir taraftan norm kadro uygulaması getiriyorsunuz; kamuda yeterli sayıda personeli almıyorsunuz kamunun işlerini yapacak olan, kamu hizmetlerini görecek olan, ondan sonra da "yeterli nitelik ve sayıda elemanım yok" diye o işleri, gidiyorsunuz, taşeron yöntemiyle yaptırıyorsunuz. Bunu kabul etmek mümkün değildir.

Nitekim Anayasa'nın 128'inci maddesi de zaten şöyle bir hüküm içermektedir, diyor ki: "Devletin, kamu iktisadî teşebbüsleri ve diğer kamu tüzelkişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği aslî ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütülür." Bu çerçevede baktığımızda, bu şekilde asli iş, yardımcı iş ayrımını yapma yetkisinin kanundan alınarak Bakanlar Kuruluna verilmesi hem Türkiye'deki mevcut kamu personel mevzuatımıza hem de aynı şekilde Anayasa'ya ciddi aykırılıklar içermektedir.

Gene aynı maddenin (2) numaralı alt bendinde de idareye ilişkin asıl işi tanımlıyor ve diyor ki: "...idarenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde hizmet alımı yöntemiyle ihaleye çıkılabilir." Ama metinde, ilk geldiği zaman, Sayın Bakan, önümüzde gene "yeterli nitelik ve sayıda personel bulunması şartı" vardı, şimdi o da kaldırılmıştır. Bu gelen maddeyle asli işin bir kısmında da, uzmanlık gerektiren işlerde de yeterli nitelik veya sayıda personel var mı, yok mu diye bakmadan o işi alıp hizmet alım yöntemiyle yaptırma, yani taşeron firmaya yaptırma imkânı getirmiştir.

Özet olarak baktığımızda 11'inci maddeyle getirilen düzenlemeler ciddi anlamda sıkıntı taşımaktadır. Türkiye'de taşeron çalışma ilişkisini genişleten ve bunu kalıcı hâle getiren düzenlemelerdir. Kanunlarımıza, mevzuatımıza ve Anayasa'ya da aykırıdır. Bu maddenin geri çekilmesini talep ediyoruz.

Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)