| Konu: | İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 118 |
| Tarih: | 17.07.2014 |
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 10'uncu maddede verdiğimiz önerge üzerine söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bu 10'uncu maddeyle Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu veya redevans sözleşmesi veya hizmet alımı kapsamında maden ocağı işleten şirketlere bu torba tasarının 4'üncü, 5'inci ve 7'nci maddeleri kapsamında işçilerle ilgili yapılan kısmi iyileştirmeler nedeniyle fiyat farkı ödenmesi öngörülmektedir. Yani, buna "Dakka bir, gol bir." denir. İşçinin eline bu kısmi de olsa, ne getirip ne götüreceği tartışmalı husus daha geçmeden şirkete fiyat farkı ödenmesi öngörülüyor. Bu son derece yanlış bir düzenlemedir değerli arkadaşlar.
Bu tasarıda kısmi bir ücret artışı var. Biraz evvel de, dün de, günlerdir söylüyoruz, arkadaşlarımız da söylüyor, şu anda Soma'da bir maden işçisinin eline geçen net rakam 1.200 lira, 1.400 lira, en fazla da 1.500 liradır. O da fazla çalışma, prim olarak ifade ediliyor, 300-400 lira. Tam ay çalışırsa alacağı prim de dâhil 1.400 liraya, 1.500 liraya tekabül ediyor. Bugün, Soma'da İŞKUR vasıtasıyla İşsizlik Sigorta Fonu'ndan ödenen rakamlar da 1.200 liradır. 1.500 lira alan bir maden işçisine bugün -maaş yardımı diyelim ona, artık maaş da diyemiyoruz, tam yardım da sayılabilir ama biz ona maaş yardımı diyelim- İşsizlik Sigortası Fonu'yla yapılan yardım 1.200 lira. Normal çalışırken 1.500 lira alacaktı. Şimdi, 1.782 lira net eline geçecek ve bunu da bürüt olarak ifade edersek 2.673 lira. Değerli arkadaşlar, bu, işverene büyük bir maliyet artışı gerçekte getirmemektedir en azından bu kanunda verilmesi öngörülen ücret farkını dikkate aldığımızda.
Bir de çalışma saatlerinde açık olmayan, muğlak bir mesai kavramı da var. "6 saat" deniliyor. Önce Hükûmet tasarısında 36 saat haftada, günde 6 saat olmak üzere, bizim de makul gördüğümüz, ancak Hükûmetin karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar misali sonradan çark ettiği çalışma saatinin de son hâliyle, bu tasarının son hâliyle de işverene çok büyük bir maliyet artışı getirmeyeceği kanaatindeyiz. Çünkü mevcut durumda yer altında, madenlerde günde 7,5 saat, haftada 45 saat çalışılmaktadır, yarım saati de yemek molası sayıyoruz.
Tasarının 4 ve 7'nci maddelerine göre "Zorunlu ve olağanüstü hâller dışında maden işçileri fiilî olarak günde 6 saat, haftada 36 saatten fazla olarak yer altında çalıştırılamayacak." diyor. Bir işçinin maden ocağında mesai yerine gidip gelmesi günde ortalama 2 saati almaktadır. Dolayısıyla işçiler günlük 8 saat, haftada 48 saat yer altında çalıştığı için bu düzenlemenin işverene de gerçekte bir maliyeti yoktur. Eğer varsa bunu somut olarak görmemiz gerekir. Şimdi, peşin peşin "Fiyat farkı ödeyeceğim." demek doğru değildir; bir.
Bir de ücretli izin artışını da buna dâhil ediyorlar. Bu da çok fazla maliyet getiren bir unsur değildir. Kaldı ki Plan ve Bütçe Komisyonunda süren uzun tartışmalar sırasında biz Türkiye Kömür İşletmelerinden, Enerji Bakanlığından bunun düzenleme etki analizinin firma bazında, maden ocağı bazında getirilmesini istedik ve sürekli ayak süründü ve getirdikleri tablolarda gerçek olmaktan uzak, afaki hatta Türkiye Büyük Millet Meclisine saygı sorunu olduğunu düşündüğümüz ciddiyetten uzak, laubali birtakım tablolar getirildi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERKAN AKÇAY (Devamla) - Bunların da doğru olmadığı ortaya konuldu değerli arkadaşlar. Bu fiyat farkı ödemesi maddesinin düzenlemeden çıkartılmasını istiyoruz.
Hepinize saygılar sunuyorum.