| Konu: | İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 118 |
| Tarih: | 17.07.2014 |
ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; söz konusu kanun tasarısının 2'nci maddesi üzerinde vermiş olduğumuz önerge üzerinde söz aldım. Bu vesileyle bir kez daha yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Bu önergemiz, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18'inci maddesinde değişiklik öngören tasarı metninin daha anlamlı hâle getirilmesini amaçlamaktadır. "30 veya daha fazla işçi çalıştıran iş yerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin iş yerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır." şeklindeki, mevcut, yürürlükte olan kanundaki madde metnindeki altı aylık kıdem önergemizle üç aya indirilip işçinin mağduriyetinin azaltılmasını sağlayacak şekle dönüştürülmektedir.
Ayrıca, yine, söz konusu, şimdiki, görüşmekte olduğumuz tasarıda "Yer altı işlerinde çalışan işçilerden kıdem şartı aranmaz." şeklindeki düzenlemeye bir ilave daha yapmaktayız: Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan iş yerlerinde de çalışan işçilerdeki kıdem şartının aranmamasını öngörüyoruz. Yani sadece yer altında çalışan maden işçilerine değil, tehlikeli ve çok tehlikeli sınıflarda yer alan ama yer üstünde de bulunan iş yerlerindeki işçilerin de bu kapsama dâhil edilmesini amaçlayan önergemiz bu şekliyle kabul edilmesi hâlinde daha çok kişinin mağduriyetinin önlenmesini sağlayacak ve işçilerimiz tarafından daha çok önemsenecek bir şekle dönüşmektedir. Umarım, yüce Meclis de bu kararı verir.
Değerli milletvekilleri, bu vesileyle, biraz önceki konuşmamda yarıda kalmış olan ve bugünkü tasarının buraya gelmesinde önemli bir payı olan Soma maden faciasındaki gerçekleri sizlerle paylaşmaya devam edeceğim. Söylemiştim, bu Eynez yer altı sahasında meydana gelen kazada 301 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi sonucu, tabii ki tüm milletvekilleri tarafından, birçok milletvekilimizin Meclis Başkanlığı kanalıyla, ilgili bakanlara verdiği soru önergeleri oldu. Bu önergelerden birisine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımızın verdiği cevabı sizlerle paylaşıyorum; bu yeni gelen bir cevaptır, 2 Temmuz 2014 tarihli, son, güncellenmiş veri: 15 milyon ton kömür üretimi için ihaleye çıkılıyor sahada. İhaleyi 2006 yılında Park Teknik alıyor fakat ne hikmetse Park Teknik bu işten vazgeçiyor ve Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumunun muvafakatiyle Soma Kömür İşletmeleri AŞ firmasına devrediliyor. Nasıl devredildi, kaç paraya alındı, kime ne verildi? Hiçbir şey belli değil. Sormuşuz, cevap yok. 2009 yılı Ekim ayından itibaren söz konusu işletme kömür üretimine başlıyor ve 2009-2014 tarihleri arasında tam 14 milyon 73 bin 551 ton kömür çıkarıyor yani yaklaşık 1 milyon ton kömür çıkaracak sözleşmesi kalmış ve bunun karşılığında ton başına ortalama, yaklaşık 51 TL'lik güncel birim fiyatlarla ödeme yapıyor Bakanlık ve bugüne kadar da 697 milyon 868 bin 753 TL'lik para söz konusu işletmeye verilmiş oluyor.
Değerli milletvekilleri, bu kaynak ülkenin kaynağı. Birilerine peşkeş çekildiğini ve denetim yapılmadığı zaman da kaç vatandaşımızın canına mal olduğunu resmî belgelerle yetkili ağızlardan verilmiş cevaba dayanarak sizlerle paylaştım. Bugün Soma'da aynı iş yerinde çalışan fakat orada yaşadığı psikolojik travmadan sonra iş yerine gidemeyen birkaç işçinin sizlerle paylaşmak üzere bana söylediğini sizlere aktarıyorum: "AFAD yardımları neden sadece vefat edenlerin ailelerine verildi? Bu yardımlardan -76 milyonun verdiği yardımlardan- bizim de pay almamız için ölmemiz mi gerekiyordu?" Bunu özellikle sizlerle paylaşmamı söylediler. Bunu da paylaşıyorum.
Teşekkür ediyorum dinlediğiniz için. (MHP sıralarından alkışlar)