| Konu: | İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 118 |
| Tarih: | 17.07.2014 |
İZZET ÇETİN (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; vermiş olduğumuz 1'inci maddedeki önerge üzerine söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız burada değil, burada olmasını isterdim. Gerçekten, dün alt işveren konusunda bir hayli ileri düzeyde düzenlemeler yaptığını söylemişti Sayın Bakan ama durum hiç öyle değil. Bu düzenleme, maddede de kendini gösterdiği gibi, 3'üncü maddede süreleri oynuyor, bir.
İkincisi: Eğer alt işveren-asıl işveren ilişkisi içerisinde bir muvazaa saptanmış ise muvazaa sonrasında müfettişler bunu saptadığında, tebliğden itibaren altı iş günü içerisinde itiraz edebiliyorlar, itirazlardan sonra da durum kesinleşiyor idi. Şimdi yargı yolu getiriyor. Yargı yolu için "basit yargılama" usulünü uygulamaya koyuyor ve yargı için dört aylık bir süre veriyor. Arkasından, temyiz hâlinde Yargıtaya gideceğini hükmediyor, orada da bir altı aylık süre... Altı iş günlük süreyi de bir aya çıkarınca muvazaanın saptanması işlemi otomatik olarak on bir aya ulaşmış oluyor. Ve dolayısıyla, eğer muvazaalı bir sözleşme varsa, alt işveren işçisi kendisinin zorda kaldığını söylüyorsa ispatı için geçen süre bir hayli uzun. Bir de düzenlemede kamu idarelerinin... Tabii, kamudaki alt işveren böyle bir uygulamaya tevessül ettiği için "Kamu idareleri yasal yollara başvurmak zorundadır." diyerek de kamudan alt işverene kaynak aktarmanın bir aracı olarak süreyi düzenleme kullanıyor.
Değerli arkadaşlar, gerçekten alt işveren-asıl işveren ilişkisi... Dün Sayın Bakan burada bir kez daha söyledi "1936'dan bu yana çalışma yaşamımızda var. Biz bunu şimdi toparlamaya çalışıyoruz." diye. Hiçbir dönemde alt işveren bu kadar geniş bir alan bulmamış, böyle başıboş bir şekilde emek sömürüsünü derinleştirememişti. Dün Bakan -vermiş olduğu resmî rakam- "Kamuda 660 bin taşeron işçisi çalışıyor." dedi. Taşeron işçilerinin ortalama ücretleri bin lira, tamamına yakını asgari ücretle çalışıyor, sadece yüzde 1'i 2 bin lira dolayında ücrete erişebiliyor. Bu kimin döneminde gerçekleşti? Bu, AKP iktidarlarıyla başladı. Bakan buraya geldiği zaman dünkü konuşmasını ayrıca değerlendireceğim bir fırsatını bulup. AKP'nin iş başına geldiği 3 Kasım 2003'te kamuda taşeron sistemi son derece sınırlıydı, sayıları 10 binleri bile bulmamıştı. Şimdi 660 bin deniliyor ama bu rakamın alt işverenin alt işvereni şeklindeki uygulamalarla 1 milyonun üzerinde olduğu herkes tarafından biliniyor. Yani önce sorunu yaratıp sorunu büyüttükten sonra çözmeyi ya da çözüm için çaba sarf etmeyi başarı gibi sunabilen bir başka siyasal parti Türkiye Cumhuriyeti'ne hiçbir zaman gelmedi. Şimdi sizin en iyi yaptığınız iş, kendiniz sorun yaratıp sorunu çözme çabanızı da başarı gibi sunmanızdan kaynaklanıyor.
Değerli arkadaşlar, gerçekten alt işveren işçileri kamuda bir nebze de olsa bu yasayla dizginlenmeye çalışılırken özel sektördekilerin görmezden gelinmesi, onların alt işverenin insafına terk edilmiş olması da AKP'nin ve Hükûmetin işçiye, emekçiye bakış açısını çok açıkça ortaya koyuyor. 1 milyon 700 bin dolayında olduğu söylenen taşeron işçilerin çalışma koşullarının ne hâlde olduğunun somut göstergesini Soma'da yaşanan faciada gördük. Soma AŞ alt işveren, asıl işvereni TKİ yani Hükûmet. Orada alınması gereken önlemler alınmadığı için oradaki 301 emekçinin yaşamı bir anda büyük bir faciayla sona erdi. Bu facianın sorumlusu asıl işveren olarak Hükûmet ve TKİ ve alt işveren olarak da Soma AŞ idi. Yani, Hükûmetin sorumluluktan kaçması, alt işverene bazı yükümlülükler yükleyerek işte onlara "İznini kontrol et, işçi sağlığı, güvenliği önlemlerini al." demesi bir sorunu çözecek değildir.
Burada, değerli arkadaşlar, asıl önemli olan bu maddeyle ilgili sürelerde bir yaptırım konulmayışıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İZZET ÇETİN (Devamla) - Eğer sürelerde bir yaptırım olsa belki madde işe yarardı.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)