GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TEOG SINAVI İLE KPSS'DE YAŞANAN SORUNLARA İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:113
Tarih:08.07.2014

ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bilindiği gibi, son yıllarda Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi yani ÖSYM tarafından yapılan hemen hemen her sınavda bir skandalla karşı karşıya kalmaktayız. Önceki yıllarda olanları bir tarafa bırakıp bugün de ÖSYM'nin en son yaptığı 2 sınavda yani birisi Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sınavı olarak bilinen, "TEOG" olarak isimlendirilen sınavda, diğeri de üç gün önce Kamu Personeli Seçme Sınavı yani KPSS'de yaşanan sorunlar hakkında sizlerle sıkıntıları paylaşma adına söz aldım. Bu vesileyle sizleri saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, bilindiği gibi, Millî Eğitim Bakanlığı tarafından daha önce uygulanan SBS yerine 2013-2014 eğitim öğretim yılı başında uygulamaya konulan TEOG sınavları kapsamında 8'inci sınıfı öğrencilerinin girdiği ilk ortak sınav 28-29 Kasım 2013 tarihlerinde yapılmıştı. Bu sınavlarda yanlış hazırlandığı gerekçesiyle sınav sonucunda matematik dersinden 2, fen ve teknoloji dersinden de 1 soru iptal edilmiş, daha sonra da 4 sorunun daha iptal edilmesi gerekçesiyle Ankara 13. İdare Mahkemesine dava açılmıştır. Açılan bu dava sonucunda toplam 4 sorunun hatalı olduğu gerekçesiyle 1 Temmuz 2014 tarihinde yürütmenin durdurulmasına, 7 Temmuz 2014 tarihinde de sınav sonuçlarının iptaline karar verilerek sonuçların yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu durumda, bu sınavda hatalı soru hazırlanan testlerdeki kalan her sorunun puanı artmış ve bu sorulardan yanlış verilen her cevap nedeniyle hesaplanan kayıp puanı da artmış olacaktır. Bu da öğrencilerin başarı puanını düşürecek, sorumluların cezalandırılması yerine, ÖSYM tarafından yapılan yanlışın faturasının öğrencilere yüklenmesine yol açacaktır. Bu mağduriyetin önlenmesi için, iptal edilen her sınav sorusunun sınava giren tüm öğrenciler tarafından doğru yapıldığı kabul edilerek hesaplamanın yapılması ve yaşanacak mağduriyetlerin önlenmesi gerekmektedir. Çünkü, anılan sınavlara katılmadığı için, daha sonra mazeret sınavına giren yaklaşık 46 bin dolayındaki öğrencinin sınav testlerinde yanlış soru olmadığı için onlar tam puan üzerinden değerlendirmeye tabi tutulmuş, diğerleri ise eksik sorularla puan hesaplamasına tabi tutulacaktır. Bu haksızlık mutlaka önlenmelidir.

Yine, TEOG sınavlarının ikincisi 28-29 Nisan 2014 tarihlerinde yapılmıştır. Bu sınavlarda ise ikili kopya skandalı yaşanmış, yaklaşık 1 milyon 200 bin öğrencinin girdiği bu sınavda, iptal edilen soruların yanı sıra, aynı sınıfta sınava giren fakat aynı soruya yanlış cevap veren 2 öğrencinin kopya çektiği gerekçesiyle bilgisayar tarafından değerlendirme sırasında o testte tamamen puanı sıfırlanmıştır. Böylece, binlerce öğrenci bundan mağdur olmuş ve eksik sınavla lise tercihine girecek duruma gelmişlerdir. Bu nedenle, ikili kopya sisteminin mutlaka iptal edilmesi ve diğer soruların da yine öğrenciler tarafından tam yapıldığı dikkate alınarak puanlamanın yeniden yapılması gerekmektedir. Nitekim, Kütahya Cumhuriyet Ortaokulundaki Kemal Göçer isimli öğrencimiz çok başarılı bir öğrenci olmasına rağmen, aynı sınıfta bir başka kız öğrenciyle kopya yaptığı gerekçesiyle sıfır puanla matematikten değerlendirmesi yapılmış, tüm itirazlarına da Millî Eğitim Bakanlığının ilgili daire başkanlığından "Yapılacak bir şey yok, matematik testiniz sıfır olarak değerlendirilmiştir." şeklinde cevap gelmiştir. Böyle bir şey olamaz, kabullenilmesi de mümkün değildir.

Bir diğer önemli konu, ÖSYM'de skandalların yaşandığı KPSS sınavları konusudur. 2012'de yapılan KPSS'de master soru kitapçığının bina dışına çıkartılarak bazı illerde PKK terör örgütüne gelir elde etmek için sınav öncesi satıldığı iddiaları henüz cevaplanmamışken maalesef 5-6 Temmuz 2014 tarihinde yapılan 2014 KPSS lisans sınavında da ÖSYM'nin daha önce sınav kılavuzunda ilan ettiği sınav konularından soru sormadığı, sınavda belirtilen, kılavuzda belirtilen ağırlık ortalamalarına uymadığı ve siyasi içerikli bazı sorularla siyasi propaganda yapıldığı iddiaları da kamuoyunun gündemindedir. Bir taraftan, soruların açıklanmadığı daha önce ÖSYM tarafından belirtilmiş, dolayısıyla, şu anda bu iddiaların doğru olup olmadığı da gerçekten tartışma konusudur.

Özellikle, bu konunun mutlaka gündeme alınması ve Millî Eğitim Bakanlığıyla Hükûmetin konunun üzerine giderek yaşanan mağduriyetleri önlemesi gerektiğini belirtiyor, hepinize tekrar saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)