GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TÜRK CEZA KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:104
Tarih:17.06.2014

SELÇUK ÖZDAĞ (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bir yasa tasarısının sonuna geldik. Biraz sonra oylarımızla inşallah, Allah nasip ederse yürürlüğe konulacak ve geçecek.

Toplumsal hayat değişkenlik arz eder, toplumsal hareketler değişkenlik arz eder ve bu değişkenlik arz eden toplumsal hayata ve toplumsal şekle göre de Türkiye Büyük Millet Meclisi, zaman zaman kanunlar çıkartır, ihdas eder, zaman zaman da kanunlarda değişiklikler yapar. Bu kanun tasarısı da onlardan bir tanesidir. Biliyorsunuz bu kanunun önemli maddelerinden bir tanesi de vermiş olduğumuz önergeydi, bu önergeye aynı zamanda muhalefet partisi milletvekilleri de imzalarını attılar ve birlikte bir toplumsal yarayı daha sarmak istiyoruz ve saracağız.

Biliyorsunuz, 13 Mayıs 2014 tarihinde Türkiye'nin, cumhuriyet tarihinin en büyük iş kazalarından bir tanesi tecelli etti ve 301 canımızı kaybettik ve orada, aynı zamanda, 494 vatandaşımız da kurtuldu veya kurtarıldılar. O günden itibaren devlet oraya elini uzattı, aynı zamanda, STK'lar oradaydı, sivil toplum kuruluşları oradaydı ve bir toplumsal yarayı beraberce sarmaya çalışıyoruz ama bu toplumsal yarayı istismar edenler de vardı. Buna rağmen Türkiye Büyük Millet Meclisi, devletimiz ve Hükûmetimizle bu olayla ilgili olarak da buradaki yaraları sarma noktasında samimi gayretler sarf etmektedir.

Bununla ilgili olarak şunu söylemek isterim. Burada iş kazasında olan olaydan sonra, hemen oraya intikal ettiğimizde, orada vatandaşlarımızdan bazılarının şu tür duygularıyla karşı karşıya kaldık. Bir ceset geliyordu, bir naaş geliyordu, oradan bir kadın şunu söylüyordu: "Mustafa'm, Mustafa'm, Mustafa'm!" diye bağırıyordu. Oradan bir çocuk cesedi geliyordu, eli açıldığında "Evladım, bana hakkını helal et." diyordu. Aynı zamanda, sabahın dördünde "Hadi evladının yanına git." dediğimizde "Hayır gitmeyeceğim, evladım dört yaşında, 'Babamı getirmeden gelme.' diyerek bana seslendi, babasını ölü veya diri götüreceğim." demişti. İşte böyle bir toplumsal yarayla beraber bize dersler verdi bu insanlar, bu dersleri idraklerimiz ölçüsünde almaya gayret sarf ettik.

Şimdi ise bu önergeyle beraber bir toplumsal yarayı daha sarıyoruz demiştim. Nedir bu? Ayın 17'sine kadar işveren, bu arkadaşlarımızın, bu işçi kardeşlerimizin gerek Atabaca'sında gerek Işıklar'da gerekse de Eynez'de maaşlarını ödemesi gerekiyordu, 17'sine kadar ödemediler. Bugün ise Türkiye Büyük Millet Meclisi ödenmeyen maaşlara karşı bir hamle yaptı ve "Bu maaşları İşsizlik Fonu'ndan ödeyeceğiz ve aynı zamanda, daha sonra işverenden yasal faiziyle beraber rücu ettireceğiz." ifadesini kullanıyoruz ve inşallah bir toplumsal yarayı daha saracağız. Ben buradan işçi kardeşlerime seslenmek istiyorum: Elbette ki hukuki haklarınızı kullanabilirsiniz, elbette ki toplumsal olaylarda haklarınızı hukuki zeminlerde değerlendirmek isteyebilirsiniz ama istismarlara karşı lütfen, olaylara... İstismar edilen insanlar ettirmesinler kendilerini ve biz inanıyoruz ki... Bu torba yasa içerisinde bu maddeyi koymuştuk. Öyle birilerinin demiş olduğu gibi "Siz eylem yaptınız ve bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi devreye girdi." değil. On gün sonra bu yasa çıkacaktı, torba yasayla beraber çıkacaktı, ardından Cumhurbaşkanlığı makamına gidecek, onaylanacak ve yürürlüğe girecekti fakat bugün maaşlar ödenmeyince Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan partiler birlikte bir önerge vererek bu toplumsal yarayı sarmak istedi. Ben buradan işçi kardeşlerime sesleniyorum: Lütfen, eylemleri yaparken kesinlikle istismarlara kapı açmayınız, evlerinize dönünüz. Devlet güçlüdür, Türkiye Büyük Millet Meclisi bunun için vardır, Hükûmetimiz güçlüdür ve sizin maaşlarınızı mutlaka ödeyecektir ve ödemeye de devam edecektir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Aynı zamanda, biz, buradaki arkadaşlarımızın ölüm aylıklarını ödüyoruz. Geri kalan 64 vatandaşımızın ise inşallah torba yasayla beraber ödenmemiş primleri buradan ödenecek ve onlar da aynı şekilde ölüm aylıklarını alacaklar, emekli maaşlarına bağlanacaklar ve hayata tutunmaya gayret sarf edecekler. Aynı zamanda, toplanan paralarla, AFAD'da toplanan yardımlarla beraber de bu insanlara yine aynı şekilde sosyal yardım olarak desteklerimiz devam edecektir. Aynı zamanda, belediyemiz bir yer tahsis edecek ve orada 301 vatandaşımıza ev yapılarak kendilerine teslim edilecektir.

O nedenle, buradan özellikle şunu vurgulamak istiyorum: Burada istismarları yapmak isteyenler var. Bu istismarları yapmak isteyenler belli kişiler. Burada diyorlar ki: "Maaşlarınız ödenmeyecek."; diyorlar ki: "Ölüm aylıklarınızı almayacaksınız."; diyorlar ki: "Primleriniz ödenmeyecek." Bunlar aynı zamanda oradaki insanları kışkırtmak istiyorlar ama bilsinler ki oradaki insanlar, işçi kardeşlerimiz, devletimiz ve Hükûmetimiz güçlüdür, bu maaşlar ödenecektir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - İşte bunun için bu düzenlemeyi yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz.

Bu kanunun hayırlara vesile olmasını diliyor, saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)