GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TÜRK CEZA KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:98
Tarih:05.06.2014

SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 8'inci maddesiyle ilgili verdiğimiz değişiklik önergesi hakkında MHP Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, Hükûmet, yargıyı kontrol etme ve kendini koruma içgüdüsüyle kanun düzenlemesi yapıyor, yargıya müdahaleyi suç olmaktan çıkarıyor. Şimdi buradan soruyorum: Biz burada, 103 maddede değişiklik yapıyoruz Türk Ceza Kanunu'nda. Hangi değişikliği yaparsak yapalım, eğer bunları uygulayacak, hayata geçirecek zihniyetin bunları uygulaması noktasında niyette sıkıntı varsa yaptığımız kanuni düzenlemeler hiçbir şey ifade etmiyor.

Şimdi buradan soruyorum: Yargıya müdahale eden ve hakkında suç duyurusunda bulunulan bir Adalet Bakanının burada Hükûmeti temsil ettiği bu yargı düzenlemesinden bir fayda gelebilir mi? (AK PARTİ sıralarından "Orada Sanayi Bakanı oturuyor." sesleri)

Biraz önce o oturuyordu.

İçişleri Bakanı "Mahkeme kararlarını yırtın atın." diyor. Bunlar tapelere düştü. Şimdi, bir bakan "Mahkeme kararlarını yırtın atın." diyorsa ve "Bunları uygulamayın." diyorsa siz hangi kanunu çıkarıyorsunuz?

Sayın Başbakan, taa Uzak Asya'dan yargıya, savcıya ve hâkimlere "hain" diyorsa, Gazi'de Başbakanlık binasıyla ilgili mahkemenin verdiği karara, televizyonların gözü önünde, mikrofonlar uzatıldığında "Ben bu mahkeme kararlarını tanımıyorum. Kim uygulayacaksa gelsin uygulasın." diyorsa, şimdi ben buradan soruyorum: Sizin çıkardığınız bu yasalar neyi ifade edecek, neyi yapacak? Sizin niyetinizde iyi niyetli yasalar çıkarmak yok. Siz yargıyı bağımsız hâkim teminatı altında yürüyen bir yargı olarak görmek istemiyorsunuz.

Bugün rahatsızlığınız nedir sizin? Bugün rahatsızlığınız, bir cemaatin kontrolünde olan yargıyla mücadele değil. Düne kadar o yargıyı siz kontrol ettiğiniz için 2010 yılından sonra o yargıyla ilgili sıkıntınız yoktu ama 17-25 Aralıkta bu süreç tersine döndü ve bu süreçten sonra şimdi birilerini hain ilan ederek bu sürecin içerisinden çıkmaya çalışıyorsunuz.

Değerli milletvekilleri, bakın, gelinen ortamda, artık yaşanan sürece bir bakın. Haramın helalleştirildiği... Artık uygulaya uygulaya öyle bir noktaya geldik ki bir şeyi haram kabul etmek onun çözümü noktasında kolaylıkları beraberinde getirebilir. Harama "haram" derseniz bunu çözebilirsiniz ama gelinen noktada haramı helal kabul eden bir anlayışla yolunuza devam ederseniz, bu, toplumsal çürümeyi beraberinde getirir. Rüşvet almayı ganimet kabul eden bir anlayışla yola çıkarsanız ve buna uygun da kafanıza göre hocalardan fetva alarak bu süreci götürürseniz bu milletin geleceğini tehlikeye atarsınız, bu devletin geleceğini tehlikeye atarsınız. Haram haramdır, helal helaldir, suç suçtur, suçu kim uygularsa uygulasın suçtur.

Şimdi buradan Hükûmet sıralarına sesleniyorum: Bakın, bu işlerden kendinizi kurtarmak adına yargıyla oynayarak, adaletle oynayarak, yasalarla oynayarak çıkamazsınız. İyi hatırlayın, sizin iktidarınızdan on beş, on altı yıl önce bu ülkede 28 Şubatın kudretli subayları vardı. Dediklerinin kanun olduğu, kendilerine karşı çıkan hâkimlerin, savcıların görevden atıldığı, bürokratların görevden atıldığı bir süreçten geçiliyordu, insanlar fişleniyordu ve "Bin yıl sürecek." deniyordu bu süreç, değil mi? Ama gördünüz ki bin yıl sürmedi. Siz de bugün kendinizi o kadar muktedir görüyorsunuz ki, sanıyorsunuz ki bu süreç bu şekilde devam edecek. Onun için, herkes aklıselim düşünmek zorundadır, aklıselim düşünmezseniz bunun bedeli ağır olur.

Bir süre sonra, burada oturan Adalet Bakanı, hiç unutma, yarın sen, bir yıl sonra paralel devletin bir mensubu olarak yargılandığın zaman, o zaman "Ben ne yaptım?" diyeceksin. İçişleri Bakanı, bugün kapıları kırarak "Savcıyı görevden alın." diyebilirsiniz, polisleri görevden atabilirsiniz ama bir yıl sonra "Siz Türkiye'de paralel devlet mi oluşturuyorsunuz?" diye yargı karşısına çıktığınızda, emin olun, çok geç kalacak. Onun için şunu size söylüyorum: Haktan ayrılmayın, hakikatten ayrılmayın, adaletten ayrılmayın, doğruluktan ayrılmayın, demokrasiden ayrılmayın çünkü emin...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SEYFETTİN YILMAZ (Devamla) - ...olun çok kısa sürede bunlar size lazım olacak.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)