| Konu: | NİĞDE MİLLETVEKİLİ DOĞAN ŞAFAK'IN, (2/1225) ESAS NUMARALI SİYASİ PARTİLER KANUNU İLE MİLLETVEKİLİ SEÇİMİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ'NİN DOĞRUDAN GÜNDEME ALINMASINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 88 |
| Tarih: | 13.05.2014 |
DOĞAN ŞAFAK (Niğde) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Siyasi Partiler Kanunu ile Milletvekili Seçimi Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkında vermiş olduğum kanun teklifinin doğrudan gündeme alınmasıyla ilgili söz aldım.
Değerli milletvekilleri, bir ülkede siyasi iktidarın bir kişi, sınıf ya da zümreye değil, tamamen halka ait olduğu, temsilcilerinin halk tarafından kendi tercihiyle seçildiği, hükûmet ettiği rejimin adına "demokrasi" denir. Temsilî demokrasinin partiler aracılığıyla sağlandığı sanılan ülkemizde parti içi demokrasinin en önemli ölçütlerinden birisi olan aday belirleme yöntemi, parti içi demokrasinin gerçekleşmesi, demokratik rejimin ve siyasal sürecin sağlıklı işlemesi ve halkın iradesinin Parlamentoya daha iyi yansıması açısından büyük önem arz etmektedir. Milletvekili adaylarının merkez yoklamasıyla parti liderlerine bırakılması veya ona bağlı 6-8 kişilik komisyonlara bırakılması demokrasi ve çağdaş anlayışın hiçbir ilkesiyle bağdaşmamaktadır. Nitekim, Anayasa Mahkemesi, verdiği bir kararında bu hususa vurgu yaparak "Aday belirlemesi parti içi demokrasiyi doğrudan ilgilendirir." demiştir.
Sunmuş olduğumuz kanun teklifinin getirmiş olduğu yöntem, tüm üyelerin katıldığı seçimlerle milletvekili adaylarının tercihli sistemle belirlenmesi Finlandiya'da 1978 yılında kanunen zorunlu kılınmıştır; Alman, İrlanda ve Norveç partilerinde, Belçika, Hollanda ve İtalyan partilerinde uygulanmaktadır.
Anayasa'mızın 69'uncu maddesinde siyasi partilerle ilgili düzenlemede "Siyasi partilerin faaliyetleri, parti içi düzenlemeleri ve çalışmaları demokrasi ilkelerine uygun olur." ifadelerine yer verilmiştir. Siyasi partilerin örgüt içi düzenlerinin demokrasi esaslarına uygun hukuki düzenlemelerle sınırlarının çizilerek partilerdeki oligarşik eğilimlerin ve baskıların ortadan kaldırılması, demokratik örgüt yapısının kurularak lider, teşkilat, organ ve adayların demokratik yöntemlerle belirlenmesi ve karar mekanizmasının tabandan tepeye oluşturulması amacıyla sunmuş olduğumuz kanun teklifiyle milletçe benimsenecek en iyi adayların belirlenme imkânı getirilmek istenmiştir. Bu yasa, başta milletvekillerinin esaretten kurtulma yasasıdır.
Kanun teklifi:
"MADDE 1: 22/4/1983 tarihli ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 37nci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'Siyasi partiler, milletvekilliği genel veya ara seçimlerinde, adaylık için müracaat eden ve adaylığı uygun bulunanlar arasından, adayların tespitini; serbest, eşit, gizli oy, açık tasnif esasları çerçevesinde, seçim çevresinde bulunan tüm üyelerinin katılımı ile ön seçimle belirler. Ön seçime ilişkin usul ve esaslar tüzükte belirlenir.'
MADDE 2- 10/6/1983 tarihli ve 2839 sayılı Milletvekili Seçim Kanununun 26'ncı maddesinin birinci fıkrasının (d) bendine üçüncü cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiştir:
'Bu çizginin altına o partinin kesinleşen aday listesinde yer alan adaylarının ad ve soyadları, aldıkları sıra numarasına göre yazılır ve her adayın ismi hizasına birer boş kare konulur.'
MADDE 3 - 2839 sayılı Kanunun 28inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
Seçmen:
a) Evet mührünü sadece tercih ettiği siyasi parti veya varsa yalnızca bağımsız adaya ait özel bir daire içine basmak veya,
b) Evet mührünü tercih ettiği bir siyasi partiye ait özel daire içine basmakla birlikte, bu partiye ait aday listesinden o seçim çevresinden çıkacak milletvekili sayısının yarısından az olmamak kaydıyla seçilmesini istediklerinin adları hizasındaki boş karelere (x) işareti koymak,
suretiyle oyunu kullanabilir."
Milletvekillerinin kölelik düzeninden kurtulacağı, lider sultasına son vereceği bu yasaya "evet" demenizi bekliyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)