GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TEMEL HAK VE HÜRRİYETLERİN GELİŞTİRİLMESİ AMACIYLA ÇEŞİTLİ KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:71
Tarih:01.03.2014

HASAN ÖREN (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 16'ncı madde üzerinde söz almış bulunuyorum. Hepinize hayırlı sabahlar.

Artık alıştık, sabah giriyoruz, ertesi sabah çıkıyoruz. Çıkardığımız yasa da demokratikleşme yasası. Öyle değil mi Sayın Bakanım? Bakanın işi var.

Değerli arkadaşlarım, insanların kendi evinde demokrasi olmazsa sokağına demokrasi taşıyabilirler mi, insan haklarını taşıyabilirler mi, mahallelerine taşıyabilirler mi, ilçelerine ve Türkiye'ye taşıyabilirler mi? Sizler şimdi iktidarsınız, halk iradesiyle geldiniz, halk iradesinin böylesine bir zulüm yapması mümkün müdür? İkide gireceksiniz, sabah çıkacaksınız. "Pazar günü yapalım." dediğimizde yine şikâyet ediyorsunuz. Demek ki demokrasiyle ilgili bir düşünceniz falan yok.

Aslında bu paketin demokrasiyle ilgili de çok fazla konuşulacak tarafı yok. Sadece içerisinde, yüzde 3 oranında oy alan siyasi partilere yardım var, doğrudur. Ama daha geniş bir demokratik açılım istiyorsanız hepimizin bildiği konular var. Biz etrafında dolaşıyoruz ama içerisine girmeyi düşünmüyoruz. Mesela "Yüzde 10 barajını düşürelim." diyoruz, yüzde 10 barajı dendiğinde, yüzde 10 barajından daha kötü modeller getiriyorsunuz ve kabul etmiyorsunuz.

Geçmiş dönemlerde, sizlerin çok fazlasıyla, bizlerden fazla ve en az bizim kadar itiraz ettiğiniz 12 Eylülün YÖK'ü vardı. "Kaldıralım." diyoruz, şimdi işinize geldi YÖK, kaldırmıyorsunuz. Daha da önemlisi, Parlamentoyu, Meclisi özgürleştirelim, liderlerin iki dudağının arasından çıkaralım. Mademki Siyasi Partiler Kanunu'nu dizayn etmek, Siyasi Partiler Kanunu'ndaki değişikliği yapmak bu kadar kolaysa -ki kolay- birçok torba getiriyorsunuz, bu torbanın içerisine atıverelim. Artık bundan sonra bu Parlamentoyu, yasamayı liderler şekillendirmesin. Siyasi Partiler Kanunu'nda yapacağımız değişiklikle... Partimizde, hele hele Adalet ve Kalkınma Partisinde milyonlarca kayıtlı üye var. Kayıtlı üyelerin görevi nedir? Kayıtlı üyelerin görevi, yeri geldiğinde sandıkları hâkim huzurunda koyup, Parlamentoya gelecek olan milletvekillerini özgür iradeleriyle seçip yasamayı oluşturmaktır.

"Ön seçime dayalı mekanizmayı Siyasi Partiler Kanunu'na koyalım." diyoruz, onu da kabul etmiyorsunuz. E, tabii, o zaman Recep Tayyip Erdoğan'ın, Hakan Şükür istifa ettiğinde şu sözü söylemekte ne kadar haklı olduğunu hepiniz biliyorsunuz: "Milletvekilliğinden de istifa etsin." diyor. Haklı çünkü milletvekilliğine getirip yazan, sevgili hocamı yazdığı gibi Hakan Şükür'ü de yazan Tayyip Erdoğan. E, Tayyip Erdoğan yazıyor ise, bu yasamadaki görevini yapıp yapmamasıyla ilgili kararı da Tayyip Erdoğan verecek. E, peki, bununla ilgili...

BURHAN KUZU (İstanbul) - Seni de başkaları yazıyor.

HASAN ÖREN (Devamla) - Başkaları dediğiniz de yüzde 50... Cumhuriyet Halk Partisi yüzde 50, 2011 seçimlerinde yüzde 45-50 oranında hâkim huzurunda ön seçimle parlamenterlerini belirlemiştir. Şimdi, yaptığımız tüzük değişikliğiyle yüzde 90'ı -gelecek dönem ne kadar milletvekili getirebiliyor isek- bütün üyelerimizin katılımıyla Parlamentoda, yasamada görev yapacak.

ÜNAL KACIR (İstanbul) - Göreceğiz, göreceğiz.

HASAN ÖREN (Devamla) - Eğer siz bunu yapmıyor iseniz, siz bunu seçmiyor iseniz buraya geldiğinizde yapacağınız bir tek görev var; koro hâlinde, Recep Tayyip Erdoğan ne istiyor ise onu konuşmaktır.

BÜLENT TURAN (İstanbul) - Sarıgül nasıl geldi?

HASAN ÖREN (Devamla) - Onun dışında hiçbirinizin yetki kullanması, başka bir söz söylemesi mümkün değildir.

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Sarıgül nasıl geldi, Sarıgül?

HASAN ÖREN (Devamla) - Bunun için de bu Parlamentoda terör estiriyorsunuz. Bu Parlamentoda siz ne ister iseniz onun olmasıyla ilgili beyinlerinize algı yerleştirmişsiniz.

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Baronlar ne dedi, baronlar?

HASAN ÖREN (Devamla) - Sabahın altısı; bu saatte Parlamentoda, biz, insan haklarıyla ilgili, demokrasiyle ilgili paket çıkarıyoruz. Peki, bu paketin doğru bir yanı var mıdır?

İHSAN ŞENER (Ordu) - Vardır, hepsi doğrudur.

HASAN ÖREN (Devamla) - Bunu nasıl söyleyebilirsiniz? Ama sizin yaptığınız nedir? İki aydan bu yana yaptığınız, bakan çocuklarını, Rıza Zarrabları dışarıya çıkarmak için HSYK Kanunu'nu çıkarmak, gazetede yayınlandıktan sonra 11.30'da düzenlemeyi yapmak; 14.30'da da başka bir hâkimin baktığı, aldığı kararla, o soygunu yapanları, o hırsızlığı yapanları...

HÜSEYİN BÜRGE (İstanbul) - Nereden biliyorsun? Nasıl böyle karar veriyorsun?

HASAN ÖREN (Devamla) - ...bu memlekette insanların alın terini ve emeğini çalanları dışarıya bıraktınız.

İHSAN ŞENER (Ordu) - Yakışıyor mu sana?

HASAN ÖREN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, yaptığınız doğru değildir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Sarıgül ne diyor, Sarıgül?

HASAN ÖREN (Devamla) - Eğer demokrasi istiyor iseniz Siyasi Partiler Kanunu'ndaki maddeyi değiştirelim, özgür iradenizle buraya gelin ve çok farklı olacak. (CHP sıralarından alkışlar)