| Konu: | Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 65 |
| Tarih: | 20.02.2014 |
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz bu kanun teklifinin, kamuoyunda 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturması olarak bilinen ve o tarihten sonraki süreçte yaşanan olayları ve soruşturmaları önlemek, gizlemek ve bu soruşturmaların üstünü örtmek, bu süreçte elde edilen delilleri karartmak amacıyla yapıldığı açıkça her yerinden bellidir, ki besbelli.
Değerli milletvekilleri, bu yasayla yapılmak istenen düzenlemeler siyasi iktidarın daha sonraki günlerde yapacağı uygulamalarının ayak sesleridir. Bundan sonra gelen MİT Kanunu'nu da değerlendirdiğimizde, o MİT Kanunu'nun düzenlemeleri ile bunu ve bundan önceki HSYK Yasası'nı birlikte değerlendirdiğimizde bunun tümüyle bu soruşturmayı örtmek için olduğu açıktır.
Değerli milletvekilleri, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosunca hazırlanan 31/12/2013 tarih ve 2013/20764CM sayılı fezleke 30 Ocakta Adalet Bakanına teslim edildi. "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Narkotik Suçlar Bürosunca yürütülen 2012/120653 soruşturma numaralı evrakta Rıza Sarraf liderliğindeki suç örgütünün resmî belgede sahtecilik, kaçakçılık, rüşvet alıp vermek ve benzeri suçları işlediği tespit edilmiş ve mahkemece verilen kararlar çerçevesinde yapılan iletişimin tespiti ve kayda alınması, arama ve el koyma, yakalama ve gözaltına alma ve buna benzer delil toplama faaliyetleri sonrası soruşturma evrakı şüphelilerine yönelik olarak 17/12/2013 tarihinde operasyon düzenlenmiştir."
Bu devam ediyor: "Suçun işlendiği tarih itibarıyla Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetinde falan bakan olarak görev yapan falan ilin milletvekili falan hakkında 5677 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na muhalefet, resmî belgede sahtecilik, birden çok kez rüşvet alındığına ilişkin suçlamalar..."
Sayın Bakan, dinlerseniz, bunlar sizin Kabine arkadaşlarınızdı. Fezleke okuyorum burada, sizin sakladığınız fezlekeyi okuyorum.
"İçişleri Bakanı olarak görev yapan Mardin Milletvekili Muammer Güler hakkında, sahte belge düzenlemek, soruşturmanın gizliliğini ihlal, nüfuz suistimali ve birden çok kez rüşvet aldığına ilişkin suçlamalar,
Avrupa Birliği Bakanı olarak görev yapan İstanbul Milletvekili Egemen Bağış hakkında, birden çok kez rüşvet aldığına ilişkin suçlamalar,
Ekli soruşturma belgelerinde iddia edilmektedir." 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu'nun ilgili hükümleri yazılmış, Anayasa hükümleri yazılmış ve sonunda denilmiş ki: "Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 20/1/2006 tarih ve 100 sayılı Genelgesi, 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu'nun 8/a, 19/1 maddeleri uyarınca oluşturulan soruşturma evrakının onaylı bir sureti dizi pusulasına ekli olarak gönderilmiştir.
Gereği takdirlerinize arz olunur."
Dizi pusulasında da 2 no.lu klasörde Salih Kaan Çağlayan'ın -şüpheli- ifade tutanağı, 3 no.lu klasörde Barış Güler'in ifade tutanağı, 5 no.lu klasör, gene 6 no.lu klasörde Barış Güler'e ait ikame ve el koyma, Rıza Sarraf, Süleyman Aslan, 7 no.lu klasör, 10 no.lu klasör..." denilirken bütün 28 klasör gönderilmiş fezlekeyle beraber ama Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu, bu fezlekelerin burada okutulmasını göremedi çünkü Meclis Başkanı ve Adalet Bakanı top gibi bu fezlekeleri çevirdiler. Ama, şimdi ben size bunu okudum. İçeriği, doğruluğu ya da yanlışlığı yüce Meclisin takdirine sunmak üzere ben bunu burada söyledim. Eğer böyle değilse Sayın Adalet Bakanı çıksın, bunları açıklasın. O eline gelen belgeleri, fezlekeleri niye buraya getirmedi, neden kaçıyor? Gerçekten, bu kişiler suç işlememişlerse, bu kişilerin alnı ak, yüzü paksa, kamuoyunda öyle gizli saklı dolanarak "Bizim verilmeyecek hesabımız yok." diyerek hesap vermekten kurtulmuş olamazlar. Buraya gelirler, Meclis soruşturması açılır haklarında, giderler Yüce Divanda yargılanırlar ve orada hesaplarını verirler; suçu işlememişlerse aklanırlar, buraya gelirler.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)