| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 61 |
| Tarih: | 13.02.2014 |
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, 546 sıra sayılı torba olduğu için malul, yani özürlü yasa teklifinizin 16'ncı maddesi üzerine söz almış bulunuyorum. Kendini engelli adayı olarak gören, engellilere hakaret etmeyen, engellileri aşağılamayan ve vicdan engellisi olmayan bütün milletvekillerini saygıyla selamlarım. Ayrıca, toplumumuzun yüzde 12'sini oluşturan tüm engelli vatandaşlarımızı da yine saygıyla selamlıyorum.
16'ncı maddeyle ne getirmeye çalışıyorsunuz? En az yüzde 70 oranında engelli ve süreğen hastalığı olan çocuğunun hastalanması durumunda uzman erbaşlara on güne kadar izin lütfediyorsunuz. Peki bu yeter mi? Yetmez. Biz önergemizle ne diyoruz? Diyoruz ki: Engelli çocuğu olan bir insanın ekonomik ihtiyaçları da çok fazladır. O nedenle, gelin, biz, uzman jandarmalara astsubaylar için ek gösterge tablosunu uygulayalım, hiç olmazsa biraz daha onları ekonomik yönden de destekleyelim. Ama birazdan, ben iddia ediyorum, kayıtlara da geçiriyorum, siz, uzman erbaşlar için bu özlük hakkı iyileştirmesine "hayır" diyeceksiniz, şimdiden söylüyorum ama ben onların haklarını buradan savunmaya devam edeceğim.
Şimdi, engelli yurttaşlarımız ne istiyorlar? Engelli yurttaşlarımız öncelikle eşit yurttaş olduklarını görmek istiyorlar yani "Kör olduğun hâlde sana iş verdik, daha ne istiyorsun?" diyen anlayışın, zihniyetin, köhnemiş zihniyetin artık değişmesini istiyorlar. Başka ne istiyor engelli yurttaşlarımız? İş hayatında yasaların kendilerine verdikleri hakların uygulanmasını ve buna göre de kamu hizmetlerinde istihdam edilmek istiyorlar yani iş istiyorlar, iş. Engellilere yapacağınız en önemli katkı onlara iş bulmaktır.
Toplum bir yandan engelli sayısının artmasını engellemek için sizden program beklerken, bir yandan yine engelli yurttaşlarımız yaşadıkları en önemli sorun olan engelli raporu işkencesinin bitmesini beklerken sizler engellilere zulüm üstüne zulüm yapıyorsunuz ve yeni engelli bireyler oluşması için âdeta çaba sarf ediyorsunuz. Sayın Sağlık Bakanımız sokakta zulüm uyguladığı gençleri tedavi eden hekimlere dava açarak bunu göstermiştir zaten. Bakın, bugün daha, hiç uzağa gitmeyin, daha bugün, hak arayan gençleri yine düşman gördünüz, yine onlara gaz sıktınız, yine onları yaraladınız, yine muhtemelen birkaç tane engelli yarattınız; siz, AKP uygulamaları bunu yarattı. Nerede yarattı biliyor musunuz? Türkiye Büyük Millet Meclisinin önünde yarattı. Kimdi o buraya gelenler? Bu Millet Meclisinin gerçek sahibi olan milletti. O milleti siz Türkiye Büyük Millet Meclisine yaklaştırmadınız, yaklaştırmamak için de devletin her türlü imkânını sağladınız ve yeni engelli vatandaşlar yarattınız.
Şimdi, Sağlık Bakanı uyguladığı sağlık politikalarıyla engellilerin sayısını azaltmak şöyle dursun yeni engellilerin ortaya çıkmasını sağlamaya devam ediyor.
Bakın, 2002'de bir Türkiye engelli araştırması yapıldı, hâlâ bugüne kadar en geçerli araştırmadır. Buna göre, Türkiye'deki engelli nüfus toplam nüfusun yüzde 12,29'u. Ortopedik, görme, işitme, dil ve konuşma, zihinsel engellilerin tamamını toplayın, 2,58 yapıyor. Peki, kronik hastalığı olan yani süreğen hastalığı olanların oranı ne kadar? Yüzde 9,7. Bakın, niye bu rakamları verdim? Süreğen hastalıklar önlenebilir hastalıklardır yani siz öyle bir sağlık politikası uygulayacaksınız ki yüzde 10'a varan kronik hastalıkları engelleyeceksiniz. Bunun için de birinci basamağa yatırım yapmanız gerekiyor. Demin Kütahya Milletvekilinin söylediği gibi, "Kardeşim, biz birinci, ikinci değil, üçüncü basamak hizmet veriyoruz." dediğiniz zaman, bu işten hiç anlamadığınız ortaya çıkıyor. (CHP ve MHP sıralarından alkışlar)
ALİM IŞIK (Kütahya) - Hele bir de sağlıkçıysa bunu diyen milletvekili iyice yandı o zaman.
AYTUĞ ATICI (Devamla) - Çünkü siz birinci basamak sağlık hizmetlerini vermeden, ikinci basamak sağlık hizmetlerini vermeden üçüncü basamağı veremezsiniz, verirseniz de engelli bireyler yaratmış olursunuz. O yüzden biz sizlere "Paramızı doğru harcayın." diyoruz, biz sizlere "Paramızı doğru harcayın." diyoruz. "Birinci basamağa yani koruyucu sağlık hizmetlerine yatırın ki yeni engelliler olmasın, engelli olduktan sonra bunu tedavi etmeniz imkânsız." ama siz parayı nereye harcayacağınızı çok iyi biliyorsunuz.
İyi akşamlar. (CHP ve MHP sıralarından alkışlar)