| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 59 |
| Tarih: | 11.02.2014 |
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Özellikle, tabii, bu kanunla alakalı kısa bir bilgi vermek istiyorum. Aslında AFAD, hakikaten son zamanlarda çok büyük mesafe katetmiştir, bu kanunla yapısı daha da güçlenmektedir. Verdiğiniz desteklerden dolayı teşekkür ediyorum.
Hakikaten, bir kere, AFAD, barınma ihtiyacını karşılamak için çalışmalara devam ediyor. Yani, şu ana kadar 120 bin adet çadır hazırlandı ve ben 1999 depreminde İstanbul'da İSKİ Genel Müdürüydüm. O zaman, bu Marmara depreminde özetle altyapıdan sorumlu -su, elektrik, kanalizasyon vesaire- grup başkanıydım. Yani, o tarihlerde hakikaten çok büyük sıkıntı yaşandı yani yeteri kadar, anında müdahale edilemedi, hatta afet koordinasyon merkezi dahi o tarihlerde yoktu, biz ilk defa İstanbul'da AKOM adıyla, 9,5 büyüklüğünde depreme dayanıklı, Kâğıthane'de bir bina kurduk ve bütün İstanbul altyapısını orada topladık. Marmara depremi olduğu zaman haberleşme sistemi çökmüştü, hatta ben İSKİ Genel Müdürü olarak özellikle Yalova, Karamürsel, Gölcük, Adapazarı o zaman Sakarya ve İznik'te şube müdürlükleri kurdum. Röle istasyonlar kurarak haberleşmeyi biz sağladık, tankerlerle suları biz götürdük. Birtakım battaniye, sağlık tesislerini, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İSKİ olarak ilk yardımı biz götürdük. Ama şu anda, bakın, Van'da deprem oldu, anında Hükûmetimiz oradaydı. Kalıcı konutlar yapıldı, gerçekten AFAD ve diğer bütün kurumlar, Sağlık Bakanlığı ve diğer bütün kurumlar, İçişleri Bakanlığı ve tabii, sivil savunma teşkilatı anında müdahale etti. 19 Mayısta, biliyorsunuz, özellikle, Kütahya'nın Simav ilçesinde bir deprem vuku buldu ve neticede biz, deprem vuku bulduktan sonra, bütün kurum ve kuruluşlar altı saat sonra oradaydı yani ve kısa zamanda yapılan tesisler, okullar, bütün kurumlar, yeni konutlar yapıldı ve orası da ayağa kalktı.
Özellikle hazırlık ve müdahale bağlamında, bu projelere ek olarak kesintisiz ve güvenli haberleşme sağlandı. Bütünleşik afet tehlike haritaları üretildi. Yani hakikaten, bunlar ilk defa yapılıyor. Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı pek çok kurumların -ben de o kurumun bir üyesiyim- hazırlandı. Yani anında nasıl müdahale edilecek ve deprem öncesi ve depremde, deprem sonrası alınacak tedbirler konusunda çok büyük mesafe kat edildi. Bunu özellikle vurgulamak istiyorum.
Bir de burada yapılan iddialara cevap vermek istiyorum. Yani özellikle bizim Orman ve Su İşleri Bakanlığının orman izinleri tamamen mevzuata uygun olarak yapılmaktadır. Özellikle konuşmalar, ne konuşuldu? Konuşma olabilir ama acaba burada kendilerine bir rant sağlandı mı, ona bakmak gerekir. Arkadaşımızın da izah ettiği gibi -benim elemanımdı- biliyorsunuz, "hususi orman" dediğimiz...
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Ona kim bakacak? Ona mahkeme bakacak. Açın önünü, gitsin mahkemeye.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Tarifi yapmak istiyorum önce. Hususi orman, bir kişinin tapulu mülkü olup da 3 hektardan büyükse, burada ağaçlar yetişmişse, bu, Orman Kanunu'na göre hususi orman ilan ediliyor. Tapulu malı yani ormanın malı değil, tapusu şahıslara ait.
LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Sayın Bakan, bunu demin anlattınız, biz duyduk.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Fakat burada yapılanma sınırlanmış. Aslında mevcut kanuna göre de zaten yollar, yollar hariç, bırakın şeyde, hususi ormanlarda, şahsın mülkiyetleri olan yerlerde gerektiği zaman biz kendi ormanlarımızda yollara, isale hatlarına vesaire, diğer birtakım elektrik hatlarına, hatta vatandaşlara dahi eğer herhangi bir yerden -ormanın bir kenarında bir binası, arsası varsa- başka bir geçiş hakkı yoksa, oradan bir izin veriyoruz yani. Orman Kanunu'na bakılırsa bu görülecek. Nitekim telefon konuşmalarında yapılanda da bir şey yok. "Hakkı ne kadar?" diyor. O da yüzde 6 olduğunu söylüyor. Zaten yol hariç. Bu mevcut durumu ilan etmekten ibaret. Yani "tape" dedikleri bu.
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - 9,50; 9,50; Başbakan 9,50 diyor, 2 katı.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Yani kusura bakmayın, biz son derece şeffaf...
ÖZCAN YENİÇERİ (Ankara) - Tapeler doğru mu Sayın Bakan?
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Şimdi, bakın, şimdi arkadaşın şeyini aşmayalım.
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Tapeler doğru mu?
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Kendisi acaba Adana Orman Bölge Müdürüyken... Özellikle bu gibi alanlarda izinleri bölge müdürleri dahi veriyordu, bölge müdürü.
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Evet.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Nitekim kendisi fuar alanına, kanunda olmamasına rağmen, izin vermiş.
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Gönderdin 10 tane müfettiş, bir daha gönder.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Şimdi, ben İSKİ Genel Müdürlüğü yaptım yıllarca, sekiz buçuk yıl. Biz daima şeffaf ihale yaptık ama...
LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Ya Başkan, o tapeleri sen savunmasan daha iyiydi Başkan be.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - ...bazı arkadaşların -bunlar da ortaya çıkacak, belki fezlekesi de gelecektir- doğrudan temin için belki kaç defa bölerek, bir işi otuz defa belki bölerek onu doğrudan temin içine sokup birilerine pazarladığı şeklinde bazı iddialar var, onları da tespit edip buraya sunacağız. Ben aslında bir eleman hakkında, hiçbir eleman, ne İSKİ'de büyük soygun olmuş, onlarla hiç meşgul olmadık...
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - "ASKİ" de, "ASKİ" de, beni kastediyorsan "ASKİ" de.
BAŞKAN - Sayın Yılmaz, lütfen...
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - ...çünkü benim tabiatımda bu yok. Yani birisi, neticede bir şey varsa...
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Ama bakın, beni ihalelere fesat karıştırmakla suçluyor Sayın Başkan.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - ...gider, savcılığa götürür, bir şikâyeti varsa bu tapelerden dolayı bir suç varsa...
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Hırsızlıkla suçluyor, ne bana yeter diyorsunuz?
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Suç benimle alakalı değil bir kere. Varsa götürsün, savcılığa versin ama kendisiyle ilgili herhangi bir suç olanlar varsa onların da hâkim huzuruna, savcı huzuruna, mahkeme huzuruna gelir, onlar da elbette hesabını verir. Arkadaşın herhâlde...
S.NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Ya, mahkemenin önünü kapatıyorsunuz, söylediğimiz o zaten. Mahkemenin önünü kapatıyorsunuz.
BAŞKAN - Sayın Korkmaz...
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Mahkeme değil, bakın, mahkeme değil. Burada şunu soruyorum...
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Sen İSKİ'ye bak, İSKİ'ye.
S.NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - HSYK'yı niye değiştiriyorsunuz?
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Burada iki kişi konuşmuş, benim dışımda, benim haberim yok. Yani netice, diyor ki: "Ne kadar hak veriliyor? Hususi ormanlarda verilen hak nedir?" O da "Yüzde 6." diyor. Kanunda var zaten. Bizim kanun dışında yüzde 8 hak verme yetkimiz zaten yok. Bu yetki yüce Mecliste, bunlar daha bunu bilmiyor. Ama eğer bu şekilde yolsuzluklardan bahsedilirse biz bunların yolsuzluklarını çok iyi biliyoruz yani bunların dediği, geçmiş dönemlerdeki yöneticilerin yolsuzluklarını.
Ben İSKİ'de... İSKİ'yi devraldım. İSKİ'nin hâlini biliyorsunuz yani trilyonlarca yolsuzluk yapılmış, para yok, su yok; 2,5 milyar dolar borç takmışlar. Biz bunları ödedik. Kusura bakmayın, İstanbullu bunu biliyor, Türkiye bunu biliyor, o yüzden her seçimde bizi destekliyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
İZZET ÇETİN (Ankara) - Hırsızlığınızı mı destekliyor? Destekliyormuş! Ayyuka çıktı her şey be, utanın biraz!
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Yani milleti saf mı sanıyorsunuz? Millet şöyle düşünüyor, bak, geçen gün Aydın'daydım, Afyon'daydım.
KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Afyon'u beraber gezelim.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Sade vatandaş şunu söylüyor, aynen şunu söyledi bakın: "Ya, bizi saf mı sanıyor bunlar? Siz IMF'ye olan borcu ödediniz, ayrıca batmış bankaların bugünkü değeri olan 231 milyar TL, 231 katrilyon ödediniz, Merkez Bankasının kasasını doldurdunuz; ayrıca zorunlu tasarruf fonu, KEY ödemeleri gibi bir sürü borçları ödediniz geçmiş dönemden toplanan, hortumları kestiniz."
S.NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Ayakkabı kutularına gel Sayın Bakan.
OKTAY VURAL (İzmir) - "Alo, Reza."
S.NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Yakışıyor mu sana savunmak? Ayakkabı kutularına gel.
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, anlayamıyorum, sonra talepte bulunacaksınız. Anlayamıyorum ama.
S.NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Anlaşılır şeyler söylemiyor ki zaten!
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Dolayısıyla millet bunun farkında.
S.NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Ayakkabı kutuları, ayakkabı kutuları...
BAŞKAN - Sonra talepte bulunacaksınız.
OKTAY VURAL (İzmir) - Sayın Başkan, merak etmeyin, zaten bu rüşvet ve yolsuzluktan herkesin kafası karıştı.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Hazine, Merkez Bankasının kasası doldu. Bunca yatırımlar yapıyoruz, bunca. Geçmiş dönemde bir gölet yirmi yılda bitmiyordu. Bakın, geçenlerde 32 metre yükseklikteki bir göletin kaç liraya bittiğini, ne kadar sürede bittiğini araştırdım. Geçmiş dönemde bir gölet 45 trilyona bitmiş. Kaç yılda? Yirmi iki yılda. Biz aynı yükseklikte göleti sulaması dâhil şu anda on sekiz ayda 4,5 milyon TL'ye bitiriyoruz; fark bu işte, millet bunu görüyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Burada... Burada...
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Milleti saf sananları millet sandığa gömer, bakın bunu söylüyorum.
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Bu ihale havuzlarını bir açıkla bakalım. Bu ihale havuzlarını açıkla.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Devamla) - Milletin ferasetine ben hayranım. Millet feraset sahibi, idrak sahibi, izan sahibi. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Dolayısıyla 30 Martta da bunlara gereken cevabı ben değil millet verecektir.
Hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)