GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:55
Tarih:30.01.2014

İZZET ÇETİN (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; gecenin bu saatinde hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, 4857 sayılı Yasa'ya ek bir madde ilave ediliyor. Madde, gerçekten, bakıldığı zaman çok masumane bir madde gibi gözüküyor. Yani, korumalı iş yerlerinde çalışan engellilerin ücretlerine ilişkin bir düzenleme. Hakikaten, konuşulması belki biraz zor. Topluma kazandırılması gereken engellilerin yanında, esas madde metninde de hazırlayan arkadaşlar da işaret etmişler, iş gücü piyasasına kazandırılmaları güç olan zihinsel ve ruhsal engellilerin ücretlerinin nasıl ödeneceğine ilişkin bir düzenleme.

42'nci maddede ve grup adına yaptığım konuşmada da söyledim, bunların topluma kazandırılması elbette gerekli. Bu tür çalışmalar tabii ki Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görevi. Öyle olduğu için de bir düzenleme getirilmiş ama ben, dürüst ve namuslu çalışan, çalıştıran işverenleri, işçi çalıştıran işverenleri, vergisini zamanında ödeyen, rüşvet vermeye kalkmayan, yolsuzluk yapmaya kalkışmayan dürüst ve namuslu iş adamlarını ayırarak söylüyorum: Cumhuriyet kurulduğundan bu yana bütün teşvikleri işveren tarafına aktardık, devlet teşviklerini onlar aldılar, hemen hemen yatırım kolaylıkları onlara sağlandı. Bizimle birlikte kurulmuş ya da bizden çok sonra yerle bir olan Avrupa bugün bizim hedefimiz hâline gelmiş, biz hâlâ daha kalkınamamışsak fazla himayenin de istismar edildiği gerçeği ortaya çıkıyor.

Burada, devletin, sosyal devletin, yükümlülüklerini ne işverenlere yıkmaya hakkı var ne de çalışanlar üzerine yıkmaya hakkı var. Yani, ruhsal, fiziksel ve zihinsel engellilere -ücretlerini- çalıştırma zorunluluğu getirilmesi bile, yüzde 3, yüzde 4 zorlamak, o kadar doğru bir yaklaşım değil aslında ama hepimiz bir ülkenin yurttaşlarıysak, sağlamıyla, engellisiyle bir bütün olacaksak birbirimizin yaralarını sarmalıyız diye biz bu maddelere de destek verdik, veriyoruz.

Özüne baktığınız zaman, bu madde, devletin yapması gereken görevi, Bakanlığın yapması gereken görevi yani bütçeden ayrılması gereken payı, doğrudan doğruya İşsizlik Sigortası Fonu'na yıkmayı amaçlamış. Tabii, İşsizlik Sigortası Fonu -her seferinde söylüyoruz- amacı dışında kullanıldığı için, sadece İşsizlik Sigortası Fonu değil, bütün fonlarda bütün hükûmetlerin, gelmiş geçmiş bütün hükûmetlerin karnesi, sicili bozuk olduğu için, neredeyse, bir fon lobisi burayı tırtıklamak için hep yasal düzenleme yapıyor. Yani, işverenlerin zamanında ödenmiş olan ücretlerinin bilahare İşsizlik Sigortası Fonu'ndan işverenlere iade edilecek olması kabul edilemez bir yaklaşım. Bunu fark etmiş olacak ki, zannediyorum, AKP Grubu bunu da geriye çekecektir. Çünkü böyle bir düzenlemeden Çalışma Bakanlığının da bazı diğer bakanların da haberinin olmadığı ortaya çıktı.

Değerli arkadaşlar, tabii, gecenin bu saatinde ben sizleri üzecek, yaralayacak bir şey söylemek istemiyorum ama gerçekten, zaman zaman bu kürsüden konuşurken söylediğimiz sözlerin biz AKP Grubuyla, yani yasama organında görev yapan arkadaşlarla yürütme organındaki arkadaşlar arasında yanlış anlaşıldığını görüyoruz. Bizim burada eleştirdiğimiz icraattır, Hükûmettir, yani değilse, AKP Grubuna ait milletvekillerini rencide etmek ya da onları üzmek gibi bir derdimiz yok ama ülkede 17 Aralık neredeyse bir milat gibi oldu. Ülkemizdeki bu kötü gidişi, bu kirliliği temizlemek hepimizin görevi. Bu yasalarda var olan hükümlerdeki sakatlıkları biz dile getirirken Hükûmete söylediklerimizi zaman zaman belki kendi üzerinize alıyorsunuz, böyle bir şey doğru değil. Siz de biz de yasama organında birlikte görev yapıyoruz. Amacımız yasa yapmak, yasaları doğru dürüst yapmak. Yazım tekniği açısından bile bu maddenin düzenlenişi de sakattır, anlaşılır değildir, özüne uygun bir metin hâline gelmemiştir. O nedenle böyle bir önerge verdik, kabulünü rica ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)