| Konu: | AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 54 |
| Tarih: | 29.01.2014 |
MESUT DEDEOĞLU (Kahramanmaraş) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 524 sıra sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 25'inci maddesi üzerine vermiş olduğumuz değişiklik önergesi hakkında Milliyetçi Hareket Partisi Grubumuz adına söz aldım. Bu vesileyle yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, kronik hastalıkların yaygınlaşması ve ülke nüfusunda ortaya çıkan yaşlanma gibi nedenler tüm dünyada evde bakım hizmetlerine olan önemi arttırmaya başlamıştır. Bu bakımdan, ülkemizde de evde bakım hizmetleri profesyonel bir hizmet kolu ihtiyacına dönüşmüş durumdadır. Ülkemizde 2011 yılında yaklaşık 352 bin kişiye devlet tarafından evde bakım hizmeti verilirken, bu sayı 2012 yılında 398 bin kişiye kadar yükselmiştir. Her yıl artan ekonomik ve sosyal sorunlara bağlı olarak, ülkemizde evde bakım hizmetlerinden yararlanan kişilerin sayısı sürekli olarak artış göstermektedir. Yaşlılara yönelik evde bakım hizmeti ve sürekli sağlık hizmeti sunumu ülkemizin en önemli sorunlarının arasına girmiştir.
Ülkemizde bakım hizmetleri her ne kadar ailenin temel sorumluluğu gibi görülse de nüfus yapısında ortaya çıkan durum bunu değiştirmektedir. Kadınların iş hayatında geçmişe oranla daha fazla yer alması gibi nedenler bakım hizmetlerine olan ihtiyacı her geçen gün daha da arttırmaktadır. Uzun süreli yaşlı bakım hizmeti hem çalışan hem de evde bakım hizmeti veren aile bireylerini fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden etkilemektedir. Bu yüzden, çalışma hayatını sıklıkla kesintiye uğratmaktadır, bu durum ekonomik kayba da yol açmaktadır. Bakıma muhtaç özürlü ve yaşlıların çok yönlü bakım taleplerinin artmasına bağlı olarak, bakımevleri ve huzurevleri gibi kuruluşların yanı sıra evde bakım hizmeti veren kuruluşların da sayısının arttırılması gerektiğini ortaya koymaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yaşlılığa bağlı olarak ortaya çıkan bakım hizmetleri bu alanda eğitim görmüş kişiler tarafından verilmelidir. Yaşlı bakım hizmetleri bakıma muhtaç kişilerin yaşam kalitesinin arttırılması bakımından da önemli bir konuma sahip duruma gelmiştir. Yaşlılık dönemindeki sağlık sorunları çoğunlukla kronik hastalıklara bağlı olarak seyretmektedir. Yaşlı bireyler, bu dönemde birden fazla ilaç kullanmakta ve hareket etmekte zorlanmaktadır. Yaşlı ve engelli nüfusun beslenme ve genel vücut temizliği gibi konularda da ihtiyaçları bulunmaktadır. İlaç tedavisiyle birlikte, verilecek diğer hizmetler bakımından ülkemizde yaşlı bakım teknikerleri büyük bir önem arz etmektedir, her geçen gün de bu teknikerlerin görev yerleri ve bunlarla ilgili çalışmalarla bu yaşlı bakımlarına yardımcı olunmalıdır. Yaşlı bakım teknikeri her ortamda yaşlı bireyin fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden bakım hizmetlerini değerlendirmekte ve uygulamaktadır. Bakım hizmeti alan yaşlıların günlük yaşam kalitesi korunmalı, sürdürülmeli ve en üst düzeye yükseltilmelidir. Ülkemizde yaşlı bakım programı bölümü mezunu gençlerimiz, bugün bu alanlarda tıbbi ve sosyal bakım hizmetleri verebilecek durumda eğitim almışlardır. Bu kişiler yüksek düzeyde nitelikli bir eğitim almış olmalarına rağmen yaşlı bakım hizmetleri konusunda istihdam edilmeyi beklemektedirler.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yaşlı bakım hizmeti ise, bu programın mezunları yerine, bu konuda eğitim almayan ve meslek mensubu olmayan kişiler tarafından verilmektedir. Bu şekildeki uygulamalar, evde yaşlı bakımı hizmetlerini olumsuz yönde etkilemektedir.
Bu duygu ve düşüncelerle, önergemizin kabulünü diliyor, yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)