GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR
Yasama Yılı:4
Birleşim:50
Tarih:22.01.2014

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bir ülkede demokrasiyi savunmak için önce hukuk devletini savunmak lazım. Hukuk devletini savunmak için de kuvvetler ayrılığını içimize sindirmemiz lazım.

AKP'nin sözcüsü arkadaşımız "Biz demokrasiyi savunuyoruz." dedi. Ancak, Sayın Başbakan 18/12/2012 tarihindeki Hürriyet gazetesinde, kuvvetler ayrılığını sistemin önünde engel olarak görüyor ve bu yasa düzenlemesini getirirken de yargıç bağımsızlığını gereksiz olarak görüyor.

Şimdi, eğer siz bir ülkede hukuk devletinin temelini oluşturan kuvvetler ayrılığını yürütmenin önünde engel olarak görürseniz, o zaman hukuk devletini inkâr etmiş olursunuz. Hukuk devletini de çeker alırsanız demokrasi ortada kalmaz, dolayısıyla, sizin demokrasi mücadele iddianızın hiçbir geçerliliği yoktur. Hukuk devleti ise -basit, hukuk fakültesine giden, birinci sınıftaki çocuğa sorsanız hukuk devleti nedir diye- yasama ve yürütmenin eylem ve işlemlerinin yargı tarafından denetlenmesidir. Dolayısıyla, hukuk devletinin ilk ilkesi olan yasama ve yürütmenin eylem ve işlemlerinin yargı tarafından denetlenmesini içine sindiremeyen, bunu millî iradeye pranga olarak gören bir Başbakan demokrasiyi falan da savunamaz. "İznim olmadan, savcı MİT'in ne getirip götürdüğüne bakamaz." diyen bir Başbakan hukuk devletinin Başbakanı değildir. "Savcıya da, jandarmaya da gereken yapılacak." diyen bir Başbakan hukuk devletinin Başbakanı değildir. "Elimde yetki olursa HSYK'yı yargılarım." diyen bir Başbakan hukuk devletinin Başbakanı değildir.

Değerli arkadaşlarım, ikinci konu: Sayın Bakana sordum, Bakan yanıt vermedi. Şimdi, Başbakan diyor ki: "Tehlikenin boyutları burada görülmüyor ancak devlet kurumlarına sızmış bir örgüt -devlet kurumlarına sızmış bir örgüt- amirlerinden değil, örgüt yöneticilerinden emir alarak hareket ediyor." Demek ki bir örgüt var; gizli, illegal bir örgüt. "Bu örgüt, liderlerinden emir alarak hareket ediyor. Savcılar, hâkimler var; vicdanlarıyla, millet adına değil, örgüt yöneticilerinin talimatlarıyla hareket ediyorlar. Mücadelemiz bu tehlikeli örgütle."

Kim bu örgüt, bunu soruyorum. Bu örgüt kim? Yani, Sayın Başbakanın tehlikeli gördüğü ve mücadele ettiği örgüt kim? Böyle, afaki çeteler, örgütler; biz bu lafları çok duyduk. Başbakanın yanlış eylemlerine karşı yapılan her şey örgüt. Eğer Başbakanın kastettiği örgüt, kendisinin adının karıştığı, oğlunun adının karıştığı, kendi bakanlarının adlarının karıştığı bu yolsuzluk soruşturmasını soruşturan savcılarsa örgüt üyesi, hâkimlerse örgüt üyesi, onu da açıklaması gerekiyor ve bunların örgüt üyesi olduğunu gösteren kanıtları ortaya sermesi lazım.

Şimdi, Başbakan örgütten bahsediyor ama Başbakanın yakın arkadaşı, Başbakan Yardımcısı "28 Şubat döneminde kendisine büyük iftiralar atıldı, örgütle suçlandı..." Demek ki eğer kastettikleri bugün Fethullah Gülen ise, dünkü ortaklarıysa, bunu örgüt kurmakla suçluyorlarsa, örgüt lideri buysa bunu açıklamaları lazım. Ve Bülent Arınç diyor ki: "28 Şubat döneminde kendisine büyük iftiralar atıldı, örgütle suçlandı." Ya, demek ki bugün kastettikleri örgütle suçlanmış ve tüm suçlamalardan beraat etmiş. Ve yine Davutoğlu diyor ki: "Bu faaliyetleri yapan, bu faaliyetlere katkıda bulunan başta muhterem Hoca Efendi olmak üzere tüm öncülerine de selam olsun."

Şimdi, örgüt lideri bu mudur Sayın Bakan? Bunu açıklamanızı istiyorum. Böyle, hiç benim sorduğum soruyla alakası olmayan şeyler söylemeniz doğru değil. Bugün bu örgüt lideri kimdir? Tehlikeli örgüt kimdir? Sizin mücadele ettiğiniz örgüt kimdir? Yoksa yel değirmenleriyle mi mücadele ediyorsunuz? Bunu açıklamanız lazım bu kürsüde. Ya, bu kadar basit bir soru soruyoruz size.

Bu yasa neden geldi, görüşülüyor? Bu, sıradan bir yasa tasarısı değildir. Sizin -ileriki şeyde söyleyeceğim- daha önceki kanun görüşülürken Hükûmet tasarısı üzerinde söylediğiniz sözler var, milletten aldığınız talimatı yerine getiriyorsunuz. Şimdi kimden aldığınız talimatı yerine getiriyorsunuz? Bunu öğrenmek istiyorum.

Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)