| Konu: | AK PARTİ GRUBUNUN, GÜNDEMİN "KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER" KISMINDA BULUNAN 520, 455, 63 VE 377 SIRA SAYILI KANUN TASARILARININ BU KISMIN 3, 4, 5 VE 6'NCI SIRALARINA ALINMASINA VE DİĞER İŞLERİN SIRASININ BUNA GÖRE TESELSÜL ETTİRİLMESİNE İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 43 |
| Tarih: | 07.01.2014 |
HASAN ÖREN (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yine, kürsüye çıktığımda her zaman tekrarladığım bir şeyi daha tekrarlayacağım: Gerçekten bu Meclisin seçmene saygısı var ise, bu Meclisin seçmenden sakladığı bir şey yok ise TRT 3'ü yani Meclis kanalını Parlamento çalıştığı süre içerisinde açık tutması gereklidir. Yine tekrarlıyorum: Yirmi dört saat yayın yapan TRT Şeş, Arap ülkeleri bunu hak ediyor ise bu yüce Meclisi, bu Parlamentoyu izlemek, milletvekillerini denetleme hakkını kullanmak isteyen halktan neyi kaçırıyorsunuz? Lütfen, rica ediyorum, burada bu kürsüden halkının adına konuşan milletvekillerini halkın izlemesini engellemeyin.
Bir araştırma önergesi, bununla ilgili, geçen hafta Danıştay Kanunu'yla ilgili yine gündem değişikliğine gidildi. Danıştay Kanunu'yla ilgili yapılan gündem değişikliğinde, Başbakanın Japonya gezisi öncesi konuştuğuyla Danıştay Kanunu'nun gelmeyeceği öğrenildi. Bakanın haberi yok, milletvekillerinin haberi yok; muhalefet milletvekillerine hadi haber vermiyorsunuz, saymıyorum.
Değerli arkadaşlarım, her gün böyle bir gündem gelir. Hepimiz milletvekilleri olarak bu gündem üzerinde çalışırız, tartışırız ama ne yazık ki yürütme yasamayı öyle bir baypas etmiş ki, artık, gündemle ilgili milletvekillerini bilgilendirmeye ihtiyaç hissedilmez hâle gelmiş. Gündemde grup önerileriyle ilgili... BDP'nin grup önerisi var, MHP'nin grup önerisi var, Cumhuriyet Halk Partisinin grup önerisi var. Peki, bu gündemde Adalet ve Kalkınma Partisinin grup önerisi yok mu? Haberimiz yok. Hadi bizim haberimiz yok, anladık. Peki, siz milletvekillerinin haberi olması gerekli değil mi? Yani AKP milletvekillerinin odasına gelen bu gündemde, milletvekilleri olarak siz, bu gündeme göre hazırlanmıyor musunuz? Yani burada da aynı; CHP, MHP, BDP grup önerileri.
Değerli arkadaşlarım, bu, halkın Meclisiyse, devamlı övünüyor iseniz, halk iradesiyle teşekkül etmiş Meclise saygı istiyor iseniz, ilk önce yürütme yasamaya saygı gösterecek.
Türkiye yolsuzluklarla çalkalanıyor. Biraz evvel değerli arkadaşımız Cumhuriyet Halk Partisinin grup önerisini getirdi. Türkiye, 17 Aralıkta patlayan ve Türk halkının hiç müsamaha göstermediği -doğru, yanlış- iddialar üzerine Adalet ve Kalkınma Partisini dinlemek istiyor ama ne yazık ki, Cumhuriyet Halk Partisinin, Sayın Metin Lütfi Baydar'ın getirdiği grup önerisini reddediyorsunuz. Niye çekiniyorsunuz? Niye konuşmayla ilgili bu konu üzerinde fikir beyan etmiyorsunuz? Neden yine yan yollara sapıyorsunuz, yine teorisyenlik yapıyorsunuz? "Bize karşı komplo kuruldu. Paralel devlet, derin devlet, pergel devlet..." Biz bunları konuşmuyoruz. Bizim cemaatle işimiz yok, AKP'yle işimiz yok. Bu hırsızlığı kim yapmış, bu halkın emeğini ve alın terini kim çalmış, bizim düşüncemiz bu, bunu bulalım. Eğer iktidar siz iseniz iktidarın bunun cevabını vermesi gerekli ama bakıyorsunuz ki iktidar oralı değil, iktidar başka bir şeyin peşinde. "Aman bu gündemi kapatalım, aman bunu konuşmayalım." Ee, peki, Türkiye'deki milyonlarca insan bunun konuşulmasını istiyor ise sizin derdiniz ne?
Yirmi yıldan beri... 1993 yılında Nurettin Sözen'in İstanbul Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde, İSKİ Genel Müdürünün zimmetine geçirdiği parayla ilgili, Nurettin Sözen parayı geçiren genel müdürü aldı götürdü, savcının, hâkimin karşısına dikti. Yirmi yıldır "İSKİ, İSKİ" şarkısı söylediniz. Şimdi, 17 Aralıktan bu yana, kutuları konuşalım; "Olmaz." Para sayma makinesini konuşalım. "Konuşmayalım." Ee, peki, bu para kasalarını konuşalım; "Onu da konuşmayalım."
Gaziantep milletvekilleri çok iyi bilir, para kasalarının en iyi imal edildiği yer Gaziantep'tir. Ee, Seyyar Tayyar, "tweet"te çok şampiyonsun, "tweet" atmaya başladın, patladı gitti. Bununla ilgili, Bakanın oğlunun evinde çıkan 6 tane para kasasıyla ilgili hiçbir düşüncen yok mu? "Tweet"leri kullanırken yani Bülent Arınç'ın dediği gibi "çıt çıt" attığınız "tweet"lerde bununla ilgili bir şey söylemeyecek misiniz?
AKP'nin seçmeni sizden bir izahat beklemiyor mu? Keşke inkâr etseydiniz, keşke şunu söyleseydiniz seçmen buna inanacaktı: "Bunlar fotomontaj, bu kasalar yok, fotoğraflarda hile yapmışlar, dijital hileler kullanılmış. Bu gerçek değil." deseydiniz seçmeniniz buna ikna olacaktı ama bir hata yaptınız -Cenab-ı Allah yukarıda, elinizi kolunuzu bağladı- dediniz ki: "Evet, Genel Müdürün evinde çil çil yeşil 4,5 milyon dolar kutuların içerisinde bulundu ama..." "Bulundu." dediğiniz an o parayı kabullenmiş oldunuz. Dediniz ki: "Evet, para kasaları var, para sayma makinesi var, milyon dolarlar var ama..." Değerli arkadaşlarım, "ama"yı dinlemiyor insanlar, "ama"yı dinlemiyor insanlar. Genel Müdürün evinde bu kadar paranın nasıl durduğunu izah etmek zorundasınız.
Değerli arkadaşlarım, bu, Adalet ve Kalkınma Partisi bir panik hâline gelmiştir. Adalet ve Kalkınma Partisi yolsuzlukla ilgili gerekli olan tedbiri almamaktadır, üzerini örtme telaşı içerisindesiniz. Niye üzerini örtüyorsunuz? Şimdi, yirmi yıldır "İSKİ, İSKİ, İSKİ..." bir marş hâline getirdiniz, şimdi "Bilal, Bilal, Bilal, Bilal..." diye yirmi yıl da biz konuşalım mı?
MEHMET METİNER (Adıyaman) - Yakışır sana!
İHSAN ŞENER (Ordu) - Haklılığınız varsa konuşursunuz. Böyle bir şey yok ama. İftira atarak ona inanıyorsunuz, sadece iftira atıyorsunuz.
HASAN ÖREN (Devamla) - Anayasa'ya hepimiz yemin etmedik mi burada? Bu Anayasa'ya yemin etmedik mi? Anayasa'ya bağlı kalacağımıza, hukuk devleti olduğumuza yemin etmedik mi? Savcı, hukuk devletinin cumhuriyet savcısı eğer bir tebligat çıkarıyor ise...
İHSAN ŞENER (Ordu) - Sabırlı olun, sabırlı.
HASAN ÖREN (Devamla) - ...o tebligata Genelkurmay Başkanı uyuyor ise Sevgili Bilal niye uymuyor?
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Şu an yaptığınız bir iftira.
HASAN ÖREN (Devamla) - Birçoğunuzu tenzih ederim ama sizlerin çocuklarını anaları Kadir Gecesi'nde mi doğurmuş? Bizlerinki ne oluyor?
İHSAN ŞENER (Ordu) - İftira üzerinden siyaset yapmayın.
HASAN ÖREN (Devamla) - Nasıl bir iftira?
İHSAN ŞENER (Ordu) - Tabii ki iftira.
HASAN ÖREN (Devamla) - Tutuklulukla ilgili 2 defa müracaat ediyorsunuz, tutukluluk süresinin devamına karar veriyor. Savcıyı değiştiriyorsunuz, yetmedi, binlere yakın polisi ve müdürü değiştiriyorsunuz. Sinmiyor içinize, yüzünüzden belli; sinmiyor, sinmeyecek de içinize.
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Yo, gayet de siniyor.
HASAN ÖREN (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, eğer siz gerçekten bu batağın içinden çıkmak istiyor iseniz dün söylediklerinizi bugün kulaklarınızın duyması gerekli. Hani dün ne diyordunuz? Hani burada oturan arkadaşlarımız diyordu ki: "Biz biat etmeyiz kimseye, biat bizim kültürümüzde yok. Tutturmuşsunuz Kemalizm... Bir 'izm' takmışsınız, kişiye biat ediyorsunuz." Konuşulanları ne yapacağız? Dün dündür, bugün bugündür. Ne diyor arkadaşlar: "Biz biat ederiz, itaat ederiz, yolunda da ölürüz."
MEHMET METİNER (Adıyaman) - Aynen... Ölürüz, evet.
HASAN ÖREN (Devamla) - E, biz de Mustafa Kemal Atatürk için ölürüz.
MEHMET METİNER (Adıyaman) - Ölün.
HASAN ÖREN (Devamla) - Biz de Mustafa Kemal Atatürk için ölürüz. Demek ki dün söyledikleriniz doğru değil.
MEHMET METİNER (Adıyaman) - Biat bizim kültürümüzde var.
HASAN ÖREN (Devamla) - Ama biz biat etmeyiz Mustafa Kemal Atatürk'e, biz itaat etmeyiz Mustafa Kemal Atatürk'e...
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Mustafa Kemal Atatürk yolsuzluk mu yaptı? Niye mukayese ediyorsun Sayın Ören?
HASAN ÖREN (Devamla) - ...biz Mustafa Kemal Atatürk'ü sevdiğimiz için onunla birlikte hareket ederiz. (Gürültüler)
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Yolsuzluk yapan Tayyip Erdoğan'a biat ediyor bunlar. Haramzadelere, kara paracılara biat ediyorlar. Mustafa Kemal'le mukayese edilir mi?
HASAN ÖREN (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, gemi battı, bir an evvel terk edin. Terk eden arkadaşlarımız bellidir, bu da devam edecektir. Buradan kaçış yok.
MEHMET METİNER (Adıyaman) - Sen biatin anlamını öğren, ondan sonra...
HASAN ÖREN (Devamla) - Bunların hepsini biz söylemiş olsaydık kabul... Ne dedi Erdoğan Bayraktar? "Ben bunu yaptıysam sen söyledin yaptım. Sen de o zaman yargılan, sen de o zaman istifa et." dedi. Kime söyledi? Sayın Başbakana söyledi.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)