GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2014 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2012 YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI NEDENİYLE
Yasama Yılı:4
Birleşim:34
Tarih:17.12.2013

HASAN ÖREN (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gerçekten haklı olduğunuz bir konu var. Her muhalefetin konuştuğunda, çok sıkıştığınızda söylediğiniz cümle, bu Parlamentoda görev yapan herkesin kabul ettiği bir cümle. Ne diyorsunuz? "Millet bizi seçti. Milletten büyüğü yok." Bunun ötesine, bunun üstüne bir söz söylemek de mümkün değil. Seçilebilmek için ne yaptık? Dosyalarımızı, gittik, partilerimize verdik, bağımsız aday olanlar da Yüksek Seçim Kuruluna verdiler. Yüksek Seçim Kurulunun verdiği kararla Resmî Gazete'de yayınlandı ve bizim halkın önüne çıkıp oy istemeyle ilgili yolumuz açıldı. Buradaki bütün milletvekilleri bu yöntemle buraya geldiler.

Peki, bugün cezaevinde olan milletvekili arkadaşlarımızı... Sizi ve bizi halk seçtiyse onları kim seçti? Onlar için bu yüce Meclisin, bu mabedin yapacağı bir görev yok mu? Kendinizi hiç sorumlu tutmuyor musunuz?

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Ne yapalım yani, yargıya müdahale mi edelim?

HASAN ÖREN (Devamla) - Yarın, bugünler geçtikten sonra bunun hesabını nasıl vereceksiniz? Yargı diyorsunuz değil mi? (CHP sıralarından alkışlar)

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Yargıya talimat mı verelim?

HASAN ÖREN (Devamla) - Peki, 2002 yılında Sayın Başbakanın önünü açar iken bu kutsal, bu güzel Mecliste sizinle biz karar vermedik mi? Önünü açıp, Anayasa'yı değiştirip bugün milletvekili bile olması mümkün olmayan Tayyip Erdoğan'ı bu ülkeye Başbakan yapmadık mı? Ne zaman unuttunuz, nasıl unuttunuz? Yalnız başınıza çıkarma imkânınız yoktu?

İSMAİL AYDIN (Bursa) - Ne teklif getirdiniz? Ne teklif getirdiniz?

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Teklifin ne, teklifin?

HASAN ÖREN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, teklifim, cezaevinde bugün halk iradesiyle seçilmiş olan milletvekillerinin tümünün bu Meclise gelip görev yapmasıdır. Bunu da yapabilecek olan bu Meclistir.

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Hangi partiden?

HASAN ÖREN (Devamla) - Partisi önemli değil. Sizden olunca iyi, BDP'den olunca kötü, CHP'den olunca kötü mü? Böyle bir anlayış olabilir mi?

Bugün aslında burada daha vakur, daha ağırbaşlı bir Meclis çalışmasının geçebileceğini düşünmüştüm çünkü gerçekten sizler için, hatta bizler için de üzücü bir gün yani bakanlarımızın çocukları gözaltına alınmış. Bir ailenin içerisinde en değer verdiğimiz varlıkların gözaltına alınması ne muhalefeti ne iktidarı mutlu eder çünkü bizdeki aile kavramı farklıdır ama muhalefet o vakur hâliyle sabahtan bu yana bunun üzerine hiç gitmiyor. En ağır konuşmayı Mevlüt arkadaşım yaptı ama bakıyorum hiç etkilenmemişsiniz. Sanki bugün Türkiye'de bir deprem olmamış, sanki sizin partinin bakanlarının çocuklarının gözaltına alınmasıyla ilgili bir hicap yaşar durumda değilsiniz. Kırk tane günde...

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Yargı...

HASAN ÖREN (Devamla) - İşinize geldi mi yargı. Ergenekon'a geldi mi, KCK davalarına geldi mi, savcıya emir vermeye geldi mi -Başbakan- "Bu memleketin savcıları, hâkimleri ne iş yapıyor?" diyecekler ama işinize gelmediği zaman yargıya sığınacaksınız. Yasama, yürütme, yargı hepsi yasamanın emrindedir.

İSMAİL AYDIN (Bursa) - Yargının kararını bekle, daha erken.

HASAN ÖREN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, çifte standart yok. Kırk tane twit atmayı beceren sayın bakanlarımızın parmakları tuşlara mı gitmiyor? Niye twit atmıyorlar bugün? Ne oluyor? (CHP sıralarından alkışlar) Penguen dizilerini gösteren televizyonlar, şimdi Çocuklar Duymasın dizilerini gösteriyorlar. Böylesine bir diktatörlük yarattınız bu ülkede.

YUSUF BAŞER (Yozgat) - Hadi be!

HASAN ÖREN (Devamla) - Hiçbir televizyon bugün sizin bakanlarınızın çocuklarının yaptığıyla ilgili suçlama karşısında sağır oldular, dilsiz oldular, âmâ oldular, görmüyorlar.

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Üç ay sonra göreceğiz.

HASAN ÖREN (Devamla) - Ama iğneyi kendinize batırın, çuvaldızı başkasına. Bakın, küçücük iğne ne kadar canınızı acıttı. Acıttı değil mi? Acıtacaktır, yanlış yaptığınız süre içerisinde bunun hesabını vereceksiniz.

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Görüşürüz.

HASAN ÖREN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, ben her zaman şunu söylüyorum...

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - AK PARTİ seçimi ekimde yapalım dedi, kabul etmediniz.

HASAN ÖREN (Devamla) - Burada laf atmakla... Partin izin versin, gel buradan konuş ama partinde öyle bir disiplin anlayışı var ki, kim ne konuşursa ya disipline gidilir, atılır veya partiden ihraç edilir. Demokrasiyi uygulayan bir parti değil ki. İçinize sinmemiş demokrasi. Demokrasiyi içine sindiremeyen bir partide problem fazla olur.

İSMAİL AYDIN (Bursa) - Aynaya bak önce sen! Önce aynaya bak!

HASAN ÖREN (Devamla) - Ben bu konu üzerinde hepinize şunu tavsiye ediyorum: Demokrasi hepimiz için geçerlidir, demokrasiyle ilgili bugün bu ülkeye...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HASAN ÖREN (Devamla) - ...yaptıklarınızı yarın size yapacaklar. Hiç bundan kuşkunuz ve kaygınız olmasın.

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - İki ay var, iki ay sonra bakacağız.

HASAN ÖREN (Devamla) - Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)