GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2014 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2012 YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI NEDENİYLE
Yasama Yılı:4
Birleşim:31
Tarih:14.12.2013

AK PARTİ GRUBU ADINA SEYİT SERTÇELİK (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2014 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın Göç İdaresi Genel Müdürlüğü bütçesi üzerine AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Türkiye, konumu itibarıyla uluslararası düzeyde göç alan bir ülkedir. Yıllardan beri Orta Doğu, Kafkasya, Balkanlar ve Orta Asya ülkelerinden siyasi ve ekonomik sebeplerden dolayı Türk soylu ve Müslüman kardeşlerimiz yoğun olarak ülkemize göç etmektedirler. Bunların yanı sıra, çevremizdeki ülkelerde yaşanan savaş ve çatışmalardan kaçan yüz binlerce Müslüman, canlarını kurtarabilmek için ülkemize göç etmek zorunda kalmışlardır. Yine, çevremizdeki ülkelerde, Asya'dan Türkiye üzerinden Avrupa'ya geçmek isteyen çok sayıda mültecinin varlığı bilinmektedir.

Büyüyen ekonomisi ile Türkiye'nin gelecekte gerçekleşmesi muhtemel Avrupa Birliği üyeliği göçmenler için ülkemizi daha cazip bir konuma getirecektir. Dünyada insanların tam olarak hareket özgürlüğünün sağlanmasına yönelik uygulamaların ise uzun zaman alacağı düşünülmektedir.

Göç ve iltica hareketlerinin bölgemizde bu denli önem kazandığı günümüzde, bu alanın layıkıyla yönetilebilmesi için gerekli adımların atılması, bu çerçevede göç ve iltica konularında sağlam bir mevzuat altyapısı ve etkin işleyen kurumsal bir yapının oluşturulması, yasa dışı göçle mücadelenin hukuki altyapısının güçlendirilmesi, yasal göçte ise bürokratik işlemlerin olabildiğince azaltılarak tutarlılık ve güvene dayalı bir göç yönetim anlayışının hâkim kılınması büyük önem arz etmektedir. Göç alanına ilişkin politika ve stratejileri uygulamak, bu konularla ilgili kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak, yabancıların Türkiye'ye giriş ve Türkiye'de kalışları, Türkiye'den çıkışları ve sınır dışı edilmeleri, uluslararası koruma, geçici koruma ve insan ticareti mağdurlarının korunmasıyla ilgili iş ve işlemleri yürütmek üzere İçişleri Bakanına bağlı olarak kurulan Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, merkez teşkilatının yanı sıra 81 ilde ihtiyaç duyulacak ilçeler ile yurt dışında teşkilatlanacaktır.

Kanunun ülkemiz göç hukukuna getirdiği belli başlı hususları şu şekilde özetleyebiliriz: Göç alanında kamu kurum ve kuruluşları arasında etkin iş birliği ve koordinasyon sağlanacaktır. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu kısa, orta ve uzun vadeli göç politika ve stratejileri Göç Politikaları Kurulu tarafından geniş katılımla belirlenecektir. Yeni dönemde ikamet izinleri esas itibarıyla ülke dışından verilecektir. Böylece yabancıların Türkiye'de kalış amaçları önceden belirlenecek, gerekli belgelerin ülkeye girmeden ibraz edilmesi sağlanacaktır. Bu kapsamda yabancıların Türkiye'ye geldikten sonra ikamet tezkeresi alımıyla ilgili bürokratik işlemler olabildiğince azaltılmış olacaktır. Örneğin, çalışma izinleri ikamet izni yerine geçeceğinden birden çok kuruma başvurma ve izin alma uygulamasına son verilmektedir. Avrupa Birliği müktesebatına paralel bir uygulamayla Türkiye'deki yabancı öğrencilere çalışma hakkı tanınabilecektir. Vatansız olup devlet korumasından yoksun olan kişilerin hakları ilk defa açık bir şekilde kanunla güvence altına alınmış olacaktır.

Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'yla ülkemizin göç ve uluslararası koruma mevzuatı ve idari sistemi, uluslararası standartlara uygun bir altyapıya kavuşturulmuş. Yabancıların Türkiye'ye girişleri, Türkiye'de kalışları ve Türkiye'den çıkışları ile Türkiye'den uluslararası koruma talep eden yabancılara ilişkin usul ve esaslar, taraf olduğumuz uluslararası anlaşmalara uygun kanun seviyesinde düzenlenmiştir. Böylece, AK PARTİ Hükûmeti döneminde insan hakları alanında yeni bir adım daha atılmaktadır.

Sayın milletvekilleri, geçen hafta Romanya'ya gerçekleştirmiş olduğumuz resmî bir ziyarette Romanya Sanayi ve Hizmet Komisyonu Başkanı, Türkiye'nin ekonomik bir imparatorluk hâline geldiğini söyledi. Türkiye'nin siyasi ve ekonomik gücü, son yıllarda çevremizde ve bütün dünya ülkeleri tarafından kabul edilmektedir.

Artık, sizlerin de Türkiye'nin bu gücünü görme vakti ve kabul etme zamanı gelmiştir diyerek bütçemizin hayırlı olmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)