GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: DÜNYA ÖĞRETMENLER GÜNÜ'NE İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:3
Tarih:03.10.2013

OSMAN ÖREN (Siirt) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım; konuşmama başlamadan önce hepinizi en derin saygılarımla selamlarım.

Malumunuz 5 Ekimde kutlanacak olan Dünya Öğretmenler Günü vesilesiyle söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle bütün öğretmenlerin Öğretmenler Günü'nü kutlarken yeni yasama yılının ilk günlerinde Meclisimizin de milletimiz, memleketimiz ve bütün insanlık için hayırlı hizmetler yapmasını ve bu doğrultuda isabetli kararlar almasını diliyorum.

Saygıdeğer arkadaşlarım, öğretmen sadece bir bilgiyi, bir sanatı, bir tekniği öğretmeyi kendisine meslek edinmiş bir kişi değildir.

BAŞKAN - Sayın Hatip, bir dakika...

Arkadaşlar, sayın milletvekilleri, lütfen, rica ediyoruz, konuşmacının söyledikleri anlaşılmıyor, uğultuyu kesebilirsek eğer çalışmalarımıza daha verimli devam edebiliriz.

Buyurun Sayın Hatip.

OSMAN ÖREN (Devamla) - Teşekkür ederim.

Öğretmen, bir taraftan bütün bunları öğretirken öbür taraftan yeri geldiğinde şefkatli kollarına sığınılabilecek bir anne, bir baba, öğrencilerin beklentilerine cevap verebilecek bir danışman, onlara istikamet gösterebilecek bir rehber, bunlardan da en önemlisi örnek alınabilecek model bir insan ve aynı zamanda bir liderdir.

Bir tarihçi olarak da şunu açıkça söyleyebilirim: Tarihte lidersiz öğretmenler olmuştur ama öğretmeni olmayan hiçbir lider olmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal'in "Muallimler, cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister." sözü öğretmenlerin toplum hayatındaki önemine işaret etmektedir. Ne var ki öğretmenlerin bu hayati önemlerine ve konumlarına rağmen ve cumhuriyetimizin kuruluşundan bugüne kadar toplumun şekillenmesinde ve ülkenin gelişmesinde onlardan her türlü fedakârlık beklenirken bu gösterilen istikamette hizmet edebilmeleri, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmeleri için gerekli ortam ve imkânlar sağlanamamış, hatta bazı kısıtlamalar getirilmiş...

SIRRI SAKIK (Muş) - Başkanım, duymuyoruz, hatibi duyamıyoruz.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, 3'üncü kez söylüyorum. Lütfen, uğultuyu keselim, ayakta milletvekili arkadaşımız kalmasın, konuşmacı devam ediyor.

OSMAN ÖREN (Devamla) - Sağ olun Başkanım.

SIRRI SAKIK (Muş) - Arkadaşımıza saygılı olun ya.

BAŞKAN - Süreniz kaldığı yerden devam edecek Sayın Konuşmacı.

Buyurun.

OSMAN ÖREN (Devamla) - Ben fazla zamanınızı almamak için bazı konulara girmeyeceğim.

Bugün geldiğimiz nokta itibarıyla, OECD'nin 2013 raporlarına göre öğretmen açığında bütün gayretlerimize rağmen hâlâ ilk sıralardayız.

AK PARTİ Hükûmeti olarak, eylül ayında 40 bin civarında öğretmen alımıyla bu açığı kapatmaya yönelik çok önemli bir adım attık. İnşallah, bundan sonraki öğretmen alımlarıyla öğretmen açığını kapatmaya çalışacağız. İleri ülkelerde olduğu gibi bizim ülkemizde de öğrenciye düşen öğretmen sayısı makul seviyeye gelecektir.

Bilindiği üzere, bundan önceki toplu sözleşme sürecinde memurlar arasında kaybı olan tek kesim öğretmenlerdi. Bu çerçevede öğretmenlerimizin bu kaybını gidermeye yönelik 75+75 TL, toplamda 150 TL ödeme yapılmasını karara bağladık. İkili öğretim yapılan okullarda çalışan idarecilere haftada ikişer saat ek ders verilmesini sağladık. Yatılı ve pansiyonlu okullarda belletici olarak görevlendirilen diğer örgün ve yaygın eğitim kurumları öğretmenlerine gece nöbeti tutmaları hâlinde iki saat ilave ek ders ücreti ödenmesini sağladık. Öğretim yılı hazırlık ödeneğini 110 TL artırdık.

AK PARTİ olarak, iktidara geldiğimiz dönemde elektriği bile olmayan köyler ve o köylerde okul ve öğretmenler vardı, öğretmen ve öğrencinin teknolojinin nimetlerinden istifade etmesi amacıyla o en ücra köylere dahi elektrik, bilgisayar ve İnternet götürdük. Yapılmayan birçok şeyi yaptık. Yeterli oldu mu? Buna moda bir tabirle cevap vermek gerekiyor: Yetmez ama evet. Eskiden devletin bile gidemediği, hiçbir hizmetin götürülemediği en uzak dağ köylerinde bugün çok şükür hizmet de var, öğretmenler de var.

Ancak bu öğretmenlerimizin hâlâ pek çok problemi vardır. Bunlardan en önemli olanı da barınma problemidir. Bunları çözmemiz gerekiyor. Ayrıca öğretmenlerin de kendilerini yetiştirmeleri, bilim ve teknolojiyi takip etmeleri ve okumaları gerekiyor. Bunun için de maddi açıdan eksikliklerinin giderilmesi gerekiyor. Fazla ödeme olmazsa öğretmen daha iyi şartların olduğu bir yerde çalışmak isteyecektir, tezkere bekleyen bir asker gibi gün sayacaktır. Özellikle milletvekili olduğum bölge olan Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde yer alan illerin üniversiteye öğrenci gönderen iller sıralamasında en sonlarda yer almalarının altında yer alan asıl sebep budur. Bunu başarabilirsek bölgeler arasındaki gelişmişlik düzeyindeki uçurumun da önüne geçmiş oluruz. Ancak, Sayın Başbakanımızın da açıkladığı gibi, demokratik açılım paketinde yer alan ana dil ve başörtüsü gibi eğitim ve öğretimin önündeki engellemelerin ortadan kaldırılmasına yönelik maddeler bu alanda alınmış olan en önemli gelişmelerdir.

Sözlerime son verirken geleceğimizi ve yaşamımızı anlamlı kılan ve şekillendiren öğretmenlerimizin 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü'nü kutluyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)