GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SAĞLIK BAKANLIĞI VE BAĞLI KURULUŞLARININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:25
Tarih:04.12.2013

MEHMET HİLAL KAPLAN (Kocaeli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi ve tutuklu tüm milletvekillerini saygıyla selamlıyorum.

Tasarının 12'nci maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Bu yasa tasarısı, çalışma barışını bozan bir yasa tasarısıdır ayrımcı olduğundan dolayı. Şöyle ki, aynı işi yapan, aynı unvanı bulunan öğretim üyelerinden Sağlık Bakanlığına bağlı eğitim, araştırma hastanesinde çalışan hekimlere olan uygulamalarınızla üniversitede çalışan hekimlere olan uygulamalarınız aynı değil, farklı. Şöyle ki: Üniversitedeki öğretim üyelerine "Maaşlarınız düşükse mesai saatleri dışında üniversitede hasta bakmaya devam et, kazandığın ücreti yarı yarıya paylaşalım." diyorsunuz. Bakanlığa bağlı eğitim ve araştırma hastanesindeki öğretim üyelerine ise "Mesai dışındaki çalışmalarınız için farklı bir uygulama yok, performans kriterlerinin normal olanı devam edecektir." diyorsunuz. Bu uygulamayla kaldırdığınızı iddia ettiğiniz "hoca farkı"nı yeniden getirmiş olacaksınız. Bu şekildeki uygulamalar hocaların eğitim, öğretim faaliyetlerini aksatacak, hocaların asıl görevi olan bilimsel çalışmaları sekteye uğratacak ve nitelikli ve kaliteli öğretimden uzaklaşmış olacaksınız.

Getirdiğiniz bu tasarıyla üniversitedeki öğretim üyelerine -doçent ve profesörleri kastediyorum- "Git özel hastanelerde ve vakıf üniversitesi hastanesinde çalış, parayı getir kırışalım." Siz daha önce ne diyordunuz değerli milletvekilleri? "Bu haksız kazançtır, diğer öğretim üyelerine yapılmış bir haksızlıktır." demiyor muydunuz? Ne oldu, yarı yarıya kırışınca haksız kazanç olmaktan çıktı mı? Nasıl bir anlayış!

Diğer bir taraftan da, özelde bulunan hocalara -ki bunları daha önce siz kovmuştunuz- "Gel üniversitede eğitim, öğretim ve araştırma faaliyetlerinde bulun, sözleşme yapalım, sana ayrıca para kazandıralım." Böyle tam gün olur mu, böyle adalet olur mu?

Sayın Bakanım, sormak istiyorum: Bir grup imtiyazlı doktora üniversiteyi neden kullandırıyorsunuz? Pes doğrusu! Buna tam gün değil, adamına göre tam gün yasası demek lazım. Adamını kolluyorsunuz, kendine yakın olanını kayırıyorsunuz, yandaşlarınıza gelir kaynağı bulmayı bir yasa hâline getiriyorsunuz. Tam Adalet ve Kalkınma Partisinin anlayışına denk düşen bir anlayış.

Sayın Bakanım, komisyonda da ifade ettik, bir konuyu hatırlatmak istiyorum. Sağlık Bakanlığına bağlı eğitim ve araştırma hastanelerinde, uzmanlığını bitiren hekimler mecburi hizmet kurasına tabi olduklarında aynı hastanede çalışıyorlar, ücretlerini alıyorlar ta ki kura çekilinceye kadar. Ancak bazı üniversitelerde YÖK uygulaması gereği, uzmanlığı bitiren asistan hekimlerin üniversiteyle ilişiği kesiliyor. Mecburi hizmet kurası da iki ayda bir yapıldığından dolayı, asistanlığını tamamlamış bulunan bu uzman hekim arkadaşlar iki ay süreyle maaş alamadıkları gibi işsiz kalmaktadırlar. Gelin bu ayıbı ortadan kaldıralım. Bunu bir önergeyle ya da bir yeni madde tahsisiyle ortadan kaldırmayı öneriyorum.

Değerli milletvekilleri, yine bu tasarıyla, Sağlık Bakanlığına bağlı eğitim araştırma hastanesi ile üniversiteye bağlı eğitim araştırma hastanesindeki öğretim üyelerinin emeklilik yansımaları aynı değildir. Onun için çalışma ortamını ve barışını bozuyor diyorum. Eğitim araştırma hastanelerinde emekli olan öğretim üyeleri 1.700 ve 2.700 lira arasında ücret alırken aynı konumdaki, aynı unvandaki üniversitede eğitim görevlileri emekli olduklarında 4.200-4.500 Türk lirası arasında ücret almaktadırlar. Bu tasarıyla sıradan bir vatandaşın üniversitede hocalara hoca farkı ödemesine rağmen muayene olma olanağını ortadan kaldırıyorsunuz, üniversite hocalarına ayrım yaptırıyorsunuz. Üniversite hocaları ile Sağlık Bakanlığına bağlı eğitim araştırma hastanesi arasındaki farkı ve öğretim üyeleri arasındaki huzursuzluğu artırıyorsunuz. Eğitim, öğretim ve araştırma faaliyetleri yerine fazla mesai yapma, parayı kazandırma ve para kazanmayı özendiren bir davranış hâline getiriyorsunuz.

Hepinize saygılar sunuyorum.

Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)