GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE AZERBAYCAN CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA ARŞİV ALANINDA İŞBİRLİĞİ PROTOKOLÜNÜN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR
Yasama Yılı:4
Birleşim:23
Tarih:28.11.2013

CHP GRUBU ADINA MUHARREM IŞIK (Erzincan) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Arşiv Alanında İşbirliği Protokolü'nün hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Değerli milletvekilleri, geçen hafta Azerbaycan'a yakın bir ilimizi ziyaret ettim. Genel Başkan Yardımcımız gelmişti, onu almak için gittim, tabii, Erzurum'a gittik. Giderken saat yedi buçuk dolaylarındaydı. Erzurum'a girdiğimizde -tabii, Erzurum bildiğimiz bir yer, sürekli gittiğimiz bir yer- şöyle bir manzarayla karşılaştık: Burada hiçbir şey görünmüyor gördüğünüz gibi. Erzurum böyle olmuş. Erzurum, tabii, daha önce de hava kirliliğiyle uğraşan bir ilimizdi ama doğal gazın gelmesiyle birlikte Erzurum'da hava kirliliği bitmişti ve temiz bir havaya kavuşmuştu. Ama ne yazık ki son zamanlarda, Erzurum'da ışıklar bir tek çok yakına geldiğin zaman sarı sarı küçük bir şekilde görünüyor, başka da bir şey görünmüyor. Tabii, sorduk neden böyle oldu diye. Tamamen, kalitesiz kömürün bedava dağıtılması sonucu Erzurum'da şu anda hava kirliliği tam bir zirve yapmış ve kokudan resmen durulmuyor. Erzurum, o kadar kirli, eski durumuna gelmiş.

Tabii, Erzurum'un diğer bir sorunu, Erzurum'da özellikle işsizlik son zamanlarda almış başını gidiyor. Her ne kadar orada hastane yapılsa da, hastaneye binlerce kişi alınsa da Erzurum'un nüfusu fazla olduğu için Erzurum'da aynı şekilde işsizlik almış başını gidiyor. Tabii, alınan işçilerin de çoğu taşeron işçi oldukları için hiçbiri hayatlarından memnun değiller ne yazık ki. Erzurum'da özellikle esnaf kredilerinden dolayı, alıp kredilerini ödeyemeyen, çiftçiler aynı şekilde ödeyemedikleri için ve son zamanlarda, özellikle, Erzurum'da yapılan AVM'lerle tamamen, esnafın da durumu çok kötü oldu.

Sosyal hayatta tamamen çöküntüler yaşanıyor. Erzurum'da hiç beklenmeyen bir şekilde son yıllarda boşanmalarda patlama olmuş durumda, Erzurum'da intiharlarda patlama olmuş durumda. Erzurum Belediyesi tarafından yapılan otoparklar ne hikmetse bir türlü hizmete açılmıyor, açılmadığı gibi de hâlen vatandaş parasını ödeyerek kalıyor.

Erzurum'daki en büyük sorunlardan bir tanesi ne yazık ki yurt sıkıntısı. Yurttan dolayı da şu anda büyük bir sıkıntı yaşanıyor. Başbakanın söylediği şeylerin hiçbiri geçerli değil. Oradaki hiç kimse evde kalıp da kötü niyet taşımıyor ama burada hem de anlaşmayla ilgili bir şey söyleyeyim, Azerbaycan Büyükelçisi Erzurum'u ziyaret ettiği zaman demiş ki: "Erzurum'da bayağı bir öğrencimiz var, okuyor ama üniversite okuyan çocukların en büyük sorunları ne yazık ki yurt sorunu, büyük sıkıntı yaşıyorlar."

AVM yaparak AVM'lerde bir sürü iş yapan, TOKİ'ye bir sürü inşaat yaptıran ama ne yazık ki bir türlü yurt yaptırıp sorunu çözemeyen, peşine de bir sürü olmayacak laflar söyleyip o gençlerimizi rencide edenleri de burada uyarmak isterim.

Tabii, Erzurum'da kış olimpiyatları için spor tesisleri yapıldı. O zaman bir sürü laf çıktı, bir sürü tesis yapıldı ama şu anda boş yatıyorlar, fiyasko içinde bekliyor. Erzurum'da yaşayan insanlar kayak merkezine gidemiyorlar parasızlıktan çünkü büyük bir miktarda para alınıyor.

Tabii, özellikle, en önemli konulardan bir tanesi, AVM yapılırken yine hiç görmeden MNG Grubuna özellikle -yine sizin yandaşlarınızdan bir grup- oradaki arsalar verildi, terminalin arsası ve eski Köy Hizmetlerinin binası verildi ve oradaki iki tane cami yıkıldı, cami yıkılırken de yine hiç ses çıkarılmadı.

Özellikle, tabii, Aras'ın içinde olduğu elektrik özelleştirmesiyle birlikte, TEDAŞ'ta büyük bir işçi kıyımı yaşandı, işçiler işinden atıldı, hâlen bunların ikramiyeleri ödenmedi. Burada alım yapılırken -bu Erzincan için de geçerli- ne yazık ki büyük bir ayrım yapıldı, büyük bir kadrolaşma yapıldı. Çalışan insanlara söz verildiği hâlde, taşeron işçi olarak çalışanların hiçbiri işe alınmadılar ve hepsi şu anda perişan durumda yaşıyorlar.

Tabii, burada en önemli olanlardan bir tanesi de, bu Aras'ın özelleştirilmesiyle birlikte fazla işçi almak istemedikleri için, biraz da yandaşlarını aldıkları için, beş altı aya yakın süre gidip orada elektrik sayaçlarına bakmadılar ve beş aylık sürenin elektrik parasını birden istediler. Vatandaş bunu ödemekte büyük bir zorluk çekiyor.

Tabii, Erzurum'la ilgili bir şey daha söyleyeceğim. Bu kadar yapılan şeye rağmen, hastanelerde olan sıkıntılara rağmen Erzurum halkı neye tepkili biliyor musunuz? Erzurum halkı Başbakanın Diyarbakır'da konuşmalarına tepkili değil -çünkü Erzurum'u biz biraz milliyetçi olarak görüyoruz- Başbakanın söylediği hiçbir şeyden şikâyetçi olmamışlar. Ne orada söylediği "Kürdistan"dan rahatsız olmuşlar ne de açılımdan rahatsız olmuşlar ne af konusundan rahatsız olmuşlar. Bir tek şeyden rahatsız olmuşlar, Cumhuriyet Halk Partisinin Diyarbakır'daki panolara astığı Nevroz'un "w"yle yazılmasından rahatsız olmuşlar, büyük bir tepki gösteriyorlar. Bu da işin tabii tuhaf bir tarafı. Tabii aynı işler..

Erzurum'da su sorunu hâlen sürüyor. 2008'de olan olaylar, o zamanki suda çıkan maddenin hâlen devam ettiği söyleniyor ve insanlar su içemiyorlar.

Tabii, Erzurum'dan geçip Erzincan'a geldiğimiz zaman ne değişiyor? Hiçbir şey değişmiyor. Erzincan'da da hava kirliliği aynen devam ediyor. Tabii, Erzincan'ın her tarafına belki doğal gaz gitmedi ama yine kaçak kömürlerden dolayı devam ediyor.

Hastane sorunumuz devam ediyor. Burada Sayın Sağlık Bakanı söz verdi, dedi ki: "Kesinlikle Erzincan Devlet Hastanesine ek hastane yapılacak." Söz mü dedim? Sayın Bakan "Söz." dedi. 2014 bütçesine yine alınmamış.

Şeker fabrikasıyla ilgili sorun devam ediyor. Geçen seneki özelleştirme de iptal edildi. O zamanki Erzincan'ın siyasileri, ileri gelenleri bu konuda önce "Özelleşsinler ne var, bu zarar ediyor." diye söylediler daha sonra iptal edilince "Biz iptal ettirdik." dediler. Şimdi, tekrar uyarıyorum. Madem ki iptal etme gücünüz var, bu sene, 2014'te tekrar özelleşecek, tekrar özelleştirmeye gelecek, o zaman bunu da iptal ettirin görelim.

Erzincan'daki şeker fabrikası bizim tek sanayi kuruluşumuz. Bu gittiği zaman yaklaşık 10 bin insan etkilenecek. Burada ekicisiyle, üreticisiyle, işçisiyle hepsi etkilenecek, kamyoncusu etkilenecek. Bunun kesinlikle işleme alınmamasını istiyoruz. Tabii, sendikaya baskı yapılıyor, şeker pancarı kooperatifine baskı yapılıyor, bir türlü kimse ses çıkaramıyor ama şeker fabrikası kapandığı zaman Erzincanlıların durumu perişan olacak.

Tabii, sürekli gündeme getirdiğim bir diğer konu, Erzincan'da AssisTT diye bir çağrı merkezimiz var. Bu çağrı merkezinde, orada çalışan çocuklara resmen işkence yapılıyor, psikolojik ve çalışma şartlarıyla işkence yapılıyor. Burada atanan müdürler orayı sürekli zarar eden bir kurum gösteriyor, gençleri işten çıkarıyorlar, adam kayırması had safhada, partinin referansı olmadan hiç kimse işe alınamıyor. Alınan çocukların da orada dinlemeyle birlikte sürekli maaşları düşürülüyor ve işten atılmalar yapılıyor. Bu konuyu Sayın Bakanımıza, Binali Yıldırım'a duyurmuştum, inceleyeceğini söyledi ama ne yazık ki bir sonuç alınmadı, aynı şekilde devam ediyor.

Tabii, Erzincan'da işsizlik had safhada, taraf tutmalar yine had safhada. Siz burada sürekli çıkıp diyorsunuz ki: "Hiçbir zaman için biz taraf tutmuyoruz, biz her şeyi hakkaniyetle yapıyoruz." Size şöyle bir şey söyleyeyim: Şu Meclisin büyüklüğünün 4 katı olarak bir köy düşünün, bu kadar büyüklüğü var ancak. Bu köy, ikiye bölünmüş bir köy; üst tarafta size oy veren seçmenler oturuyor, alt tarafta Cumhuriyet Halk Partisinden seçmenler oturuyor. Aradaki fark 150-200 metre. Gidin, görün o köyü bir. Yukarı tarafın asfaltı, kaldırımı, her şeyi bitmişken aşağı köyün asfaltını boş ver, su da geçecek bir tane boru koyduramıyoruz. Hiç ayrım yapmadığınızı söylüyorsunuz, kimse inanmıyor ne yazık ki.

Tabii, seçimler gelmişken bize gerek kalmadan, Erzincan'daki seçime giren arkadaşlarımız bazı şeyleri konuşuyorlar, rakip olanlar, sizin partiden giren arkadaşlar, bu da bizim hoşumuza gidiyor. Biz söyledik çünkü şimdiye kadar, kimse inanmadı, onların söylediğine inanırlar. Mesela, bir tanesi diyor ki: "Bu aday -isim vermeyeyim- falan kurumda her ay, hiçbir iş yapmadan -yönetim kuruluna girmiş- 8 bin lira para alıyor." Bunu bütün Facebook'ta, sitelerde yayınlıyor. Diğer aday kalkıyor, bunun hakkında diyor ki: "Sen falan binayı yaptın. Bu binayı yaptıktan sonra bu binayı kime kiraya verdin, nasıl işlettin?" Öbürü kalkıp diyor ki: "Sen bu işe başlamadan önce, bu görevi yapmadan önce şu kadar gelirin vardı, ne durumdaydın, şimdi ne durumdasın, onları çıkar." Kendileri birbirine düştüler. Tabii, bu, seçimlerde daha kötü olacak, buna inanıyorum ama Erzincan'ın şuna ihtiyacı var: Erzincan'ın kesinlikle şeker fabrikasına ihtiyacı var. Erzincan daraldı, Erzincan sıkıştı, Erzincan'dan müthiş bir göç var ve en kötüsü de Erzincan'da büyük bir gerilim var. Erzincan'da büyük bir haksızlık yapılıyor, Erzincan'da insanlar ayrıştırılıyor; Erzincan'da, yüzüne gülüp arkada ne yazık ki başka şeyler çevrildiği için gerilmeler oluyor.

Bundan dolayı, burada çıkıp işinize geldiği gibi konuşmakla, kendinize bir laf söylendiği zaman burada bağırıp çağırmakla ama yaptığınız o yumuşak geçişlerle -özellikle onu çok iyi yapıyorsunuz Allah için- kimseyi kandıramazsınız. Ama şu şansınız var; işte, biz burada beş dakika çıkıp bir şey söylediğimiz zaman sayın bakanlar çıkıyor, yirmi dakika güzelce bütün yaptıklarının reklamlarını yapıyorlar, vatandaş da ne yazık ki ona inanıyor ama işin aslı böyle değil. Yazık oluyor bu memlekete yaptığınız bu işlerle. Artık bu ayrımcılıklardan vazgeçin, biraz da aynaya bakıp kendinizi görün.

Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)