GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP GRUBUNUN, TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ GÜNDEMİNİN "GENEL GÖRÜŞME VE MECLİS ARAŞTIRMASI YAPILMASINA DAİR ÖNGÖRÜŞMELER" KISMINDA YER ALAN FINDIK ÜRETİCİSİ VE SEKTÖRÜNÜN SORUNLARININ ARAŞTIRILARAK ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLERİN BELİRLENMESİ AMACIYLA VERİLMİŞ OLAN (10/280) ESAS NUMARALI MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİ'NİN ÖN GÖRÜŞMELERİNİN, GENEL KURULUN 5 KASIM 2013 SALI GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:12
Tarih:05.11.2013

MEHMET GELDİ (Giresun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun vermiş olduğu, fındık ve dolayısıyla fındık ürünleriyle ilgili sorunların araştırılması amacıyla verilmiş olan önergenin aleyhinde söz almış bulunuyorum, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, bilindiği gibi, 1 Haziran 2000 tarihli ve 4572 sayılı Kanun'la tarımsal birliklerin özerkleştirilmesi amacıyla kanun çıkarıldı ve bu kanun doğrultusunda tarım birliklerini yeniden yapılandırmak üzere bir çalışma başlatıldı. Bu çalışma kapsamında, FİSKOBİRLİK'te o günden başlayarak yeniden yapılandırma sürecine gitti. Bu yapılanma esnasında yükümlülüklerini yerine getirmeye başladı ve o esnada da -bildiğiniz gibi- Türkiye'mizin ve özellikle de Doğu Karadeniz'in en önemli ürünü olan fındığın piyasada gerçek değerini bulunmasıyla ilgili bazı sorunlarla karşı karşıya kaldık. Özellikle, Hükûmetimizin iktidara geldiği 3 Kasım 2002 tarihinden itibaren, fındığın o günkü piyasa şartlarındaki değerini göz önünde bulundurduğumuzda, gerçekten olağanüstü desteklerin verildiğini ve fındığın tarihte görülmemiş seviyelerde değerini koruduğunu ve her zaman en güçlü ürün olma vasfını koruduğunu ve üreticinin memnuniyetinin gerçekten en üst düzeylere taşındığını göreceğiz.

Özellikle iktidara geldiğimiz günlerde 95 sent olan fındığın fiyatı, daha sonraki dönemlerde, başlangıçta o gün hatırlanacak en yüksek ürün bedeli olarak ortaya konulan -2,20 dolar denilen- fındık fiyatları, AK PARTİ iktidara geldikten sonra ortalamaya bakacak olursanız, doğrudan gelir desteğiyle verilen ödemeleri de dikkate aldığınızda 3,5 doların altına hiç inmedi; 3,5 dolarla 4,5 dolar arasında bir seyir takip etti.

Özellikle fındıkta, 2006 yılında, gerçekten FİSKOBİRLİK'in piyasada dengeleyici ve piyasayı regüle edici görevini görememesi üzerine, Toprak Mahsulleri Ofisi devreye sokulmak suretiyle fındık alımına girdi. Gerçekten, o günlerde Toprak Mahsulleri Ofisinin elinde yeterli uzman elemanları olmamasına rağmen, piyasayı önemli ölçüde dengelemek suretiyle fındık üreticinin mağduriyeti engellendi. Bilineceği gibi, 4572 sayılı Kanun'la, üretici birliklerinden, Karadeniz için çok önemli olan Fındık Tarım Satış Kooperatifleri Birliğinin yeniden yapılandırılmasıyla ilgili kanunun ilgili hükümleri uygulandığında, yeniden yapılandırma sürecinde bütün çalışanlarının tazminatları ve emeklilikleri kanun gereği karşılandı; bütün borçlarından temizlendi ve borçsuz bir kuruluş hâline geldi. Eğer 2006 yılı içerisinde o günkü yanlış politikalarla alım politikası uygulanmamış olsaydı, FİSKOBİRLİK o gün piyasaya girerken elinde -bütün borçları, o günlerde 2,5 katrilyona yakın borcu temizlendi- 300 milyon nakit kaynağı olan bir kuruluştu fakat ne yazık ki 2006 ürününde o gün piyasaya yüksek fiyat verilmesi ve dengesiz bir fiyat takibi sonucunda FİSKOBİRLİK bunu ödeyemez hâle geldi ve kilitlendi. O günden itibaren FİSKOBİRLİK gerçekten üretici için piyasayı dengeleyici bir kuruluş görevini yapamaz hâle geldi. O günden itibaren, AK PARTİ iktidarının ve Bakanlar Kurulunun aldığı kararlarla fındığa, sürekli olarak kanunda doğrudan destekleme imkânı olmadığı için, FİSKOBİRLİK'e direkt olarak kaynak aktarılması imkânı olmadığı için dolaylı yollarla destek sağlanması yönüne gidildi. Bu amaçla, bildiğiniz gibi, öncelikle TMO görevlendirildi, TMO vasıtasıyla fındık alımına devam edildi. Daha sonra, 2008 tarihinde çıkarılan bir kararname ile FİSKOBİRLİK'e, özellikle yeniden yapılandırılması imkânını, bu yapılandırmadan kaynaklanan sıkıntılarını gidermek ve yanlış borçlanma politikasından doğan borçlarıyla ilgili olarak, yağlığa ayrılmış olan 30 bin ton fındık TMO'dan aktarıldı ve önemli miktarda borçların tasfiyesinde kullanıldı ve bu süre içerisinde, özellikle Şekerbank'ın -bizim Doğu Karadeniz üreticisinin çok iyi bileceği- zincirleme kefil sistemi şeklinde... Çünkü, bildiğiniz gibi, FİSKOBİRLİK bir üretici birliği. FİSKOBİRLİK, üreticiden -fındık paralarını verirken kendilerine- özellikle kullandıkları Şekerbank kredileri karşısında kendilerini kefil olarak gösterttiler ve üretici buna razı geldi çünkü FİSKOBİRLİK kendi kuruluşu. Ama, maalesef, daha sonra borçlar ödenmeyince üretici de risk altına girdi, çıkarılan kararnameler ile bu borçların faizleri silindi ve üreticinin bu borçlarının, Şekerbank borçlarının tasfiyesinde, FİSKOBİRLİK'in bu borçlarının tasfiyesinde gereken destek sağlandı ve bunun sayesinde üretici çok büyük bir zincirleme kefilden kurtulmak suretiyle rahat nefes aldı, FİSKOBİRLİK de borçlarının büyük bir bölümünü tasfiye etti.

Daha sonra, yine, Hükûmetimiz, özellikle doğrudan gelir desteği uygulaması başlatmak suretiyle... Bildiğiniz gibi, fındık ürünü, biraz önce Değerli Milletvekilimiz Selahattin Bey'in de bahsettiği gibi, Karadeniz'in özellikle eğimli arazilerinde ve fındıktan başka ürün yetişme imkânı olmayan arazilerde... Ama, ülkemizde birçok yerde fındık üretimi yapılıyor. Şu anda 42 vilayetimizde fındık üretimi var ama bunların birçoğu tarım arazileri ve başka ürünler yapma imkânı var. Dolayısıyla, mevcut çok eski tarihli kanuna göre normalde tarım arazilerinde, taban arazilerde fındık üretimi yapılmaması gerekirken maalesef yapılmış ve yıllardır da bu konuya hükûmetler hiçbir şekilde müdahil olmamışlar. Ama, AK PARTİ Hükûmeti, ilk defa çıkardığı kararnameyle bu arazilerdeki fındık ürünlerinin, taban arazilerindeki fındık ürünlerinin sökülmesi karşılığında yıllara bağlı olarak bir teşvik sistemi uyguladı. Sökerlerse teşvik ve fındık... Eğimli arazilere fındık ekenlere ise 2009 yılındaki kararname -2009, 2010, 2011 yıllarını kapsayacak şekilde- dönüm başına 150 liralık bir doğrudan gelir desteği sağlamış oldu.

Değerli arkadaşlar, bu sayede, özellikle Doğu Karadeniz'de, aşağı kesimde dönüm başına 100 kilogram civarında fındık olurken yukarılarda 70 kilogramlara kadar düşmekte. Dolayısıyla, kilogram başına baktığınızda, arkadaşlar, 1,5 ile 2,2 TL arasında üreticiye destek sağlandı. Bunun da üreticiye, ürün maliyetleri çok yüksek olduğu için, gerçekten çok önemli desteği oldu. FİSKOBİRLİK'in fındık aldığı dönemlerde hiçbir zaman Doğu Karadeniz üreticisi fındığının tam anlamda hakkını alamadı ama bu dönemde ilk defa doğrudan gelir desteği sayesinde aldı. Fakat, özellikle sökülecek arazilerde, taban arazilerdeki fındığın sökülmesi konusunda maalesef bu desteklerde yeterli, amaca uygun başarı sağlanamadı, yüzde 5'ler civarında bir söküm gerçekleşti. Bunun sonucu olarak -bildiğiniz gibi- tekrar Hükûmetimiz ikinci bir kararname çıkarmak suretiyle, şu anda, dönüm başına birinci yıl, 2012 için söylüyorum, 150 lira; ikinci yıl, 2013 için 160 lira; 2014 için de 170 lira olmak üzere aynı desteği sağladı ve aynı şekilde de sökümle ilgili taban arazilerde, sökülecek alanlarda üreticiye destek sağladı, bu sayede de fındık üreticisi tekrar korunmuş oldu. Ancak, FİSKOBİRLİK'in özellikle 2006 yılından gelen borçlarının ödenmesi konusunda, istenilen amaca uygun olarak kullanmadığı gerekçesiyle ikinci bir defa Hükûmetimiz tarafından 50 bin tonluk -2011 yılında çıkarılmış bir kararnameyle- bir fındığın, yağlığa ayrılmış fındığın TMO tarafından FİSKOBİRLİK'e aktarılması söz konusudur. Bunun 28.500 tonu aktarıldı, özellikle üretici borçları ödenmemiş olduğu için, şu anda 17 milyon civarında üretici borcu henüz ödenmemiş durumda bekliyor. Bunun ödemesi durduruldu, aktarımı durduruldu. Toprak Mahsulleri Ofisinin Hazine Müsteşarlığının, ilgili bakanlığın kontrolörlerince yapılan kontrolleri sonucu, denetimleri sonucu şu anda bu raporların hazırlanmış olduğu ve olumlu istikamette gittiği yönünde bilgiler var ama raporu elime geçmediği için net açıklayamıyorum. Muhtemelen önümüzdeki günlerde buradan olumlu gelecek cevapla 21 bin 500 tonun TMO'dan FİSKOBİRLİK'e aktarılması söz konusu olacak. Böylelikle de FİSKOBİRLİK, şu andaki bugünkü şartlarda 172 milyon borçla aldığı o günden, bugün sadece üretici borçlarıyla birlikte satmış olduğu araziler vasıtasıyla borçlarını ödedi ve sağlıklı bir kuruluş hâline gelme imkânı doğdu.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Geldi.

MEHMET GELDİ (Devamla) - Bugünkü verilmiş olan araştırma önergesinin gereğine inanmıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)