GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ORTA ASYA VE KAFKASLAR BÖLGESEL BALIKÇILIK VE SU ÜRÜNLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ KOMİSYONU ANLAŞMASININ ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR
Yasama Yılı:4
Birleşim:8
Tarih:23.10.2013

MHP GRUBU ADINA ALİM IŞIK (Kütahya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, Orta Asya ve Kafkaslar Bölgesel Balıkçılık ve Su Ürünleri Yetiştiriciliği Komisyonu Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı'nın 1'inci maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyor, kanunun ülkemize, ülkemiz balıkçılığına ve su ürünlerine hayırlı olması temennilerimle sözlerime başlamak istiyorum.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak bugüne kadar birkaç uluslararası anlaşma hariç tüm uluslararası anlaşmalara olumlu baktığımızı ve bunu desteklediğimizi hatırlatmak istiyorum. Özellikle, nükleer santralle ilgili ikili uluslararası sözleşmenin dışında iki dönemdir bu yüce Mecliste tüm getirilen uluslararası sözleşmelere Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak destek verdiğimizi bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Bu anlaşmaya da olumlu baktığımızı ve bu vesileyle ülkemizin bu konudaki bazı sorunlarının çözümünü de hep beraber yapmamız gerektiğini ifade etmek istiyorum.

Değerli milletvekilleri, bu anlaşmayla ülkemizin bir uluslararası komisyona üye olması sağlanmış olacak ama üyeliğin kendi başına bir şey ifade etmediğini, bunun gereğinin yapılması gerektiğini de yüce Meclisin takdirlerine sunmak istiyorum. Özellikle su ürünleri ve balıkçılık konusunda ülkemizin bugün içinde bulunduğu en önemli sorunlardan birisi kendi iç kaynaklarını maalesef yeterince ve verimli değerlendiremediği konusudur. Bunun için gerekli olan personel altyapısı yetersizdir, sektörün içinde bulunan, özellikle balıkçılık teknolojileri ve su ürünleri mühendislerinin bu konudaki feryadı inanıyorum ki yüce Meclisteki tüm milletvekillerimize ulaşmış ve ulaşmaya devam etmektedir. Bugün 20 bine yaklaşan su ürünleri mühendisi mezunu varken maalesef Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın verilmiş olan sözleri unutarak, örneğin 2013 yılı bütçesinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına ayrılmış kadroları bile kullanamaz hâle gelmiş olması eminim ki sizleri de düşündürmelidir. Bugün birleşimin başında ziraat mühendislerinin istihdamıyla ilgili bu konuyu gündeme getirmiş olmama rağmen özellikle su ürünleri mühendisi ve gıda mühendisi arkadaşlarımızın feryatlarını da sizlerle beraber şu vakte kadar duymaya devam ettim. Bugün itibarıyla yaklaşık 800 civarında su ürünleri mühendisinin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bünyesinde görev yaptığı, yine Bakanlık kayıtlarına göre belirtilmektedir. Ancak en önemli sorunlardan birisi olan özellikle 639 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle yeniden yapılandırılan Bakanlık teşkilatı bünyesinde, maalesef, su ürünleriyle ilgili yapılanmanın yetersiz olduğudur. Yine, 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu'nun günümüz şartlarına ve dünyadaki diğer ülkelerdeki yapılanmaya uygun olarak değiştirilemediği gerçeğini de sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bu konuyla ilgili, gerek 2012 yılı Ocak ayında gerekse 2013 yılı Şubat ayında ilgili bakanlığa vermiş olduğumuz soru önergelerine verilen cevaplar da ne yazık ki aynı elden çıkmış matbu cevaplardan öteye geçememektedir. Sayın Bakana sormuşuz: "Personel planlamasında ne düşünüyorsunuz? Şu anda 15 binin üzerindeki su ürünleri mühendisi ve balıkçılık teknolojisi mühendisini nasıl istihdam etmeyi düşünüyorsunuz?" diye sorduğumuzda, aynen diğer bakanlıklarda olduğu gibi "Önümüzdeki dönemde bütçe imkânlarının el verdiği ölçüde, Maliye Bakanlığınca verilen izinler doğrultusunda personel alımı düşünülmektedir." Yıl, 2013 yılı Şubat ayı ama 2013 yılında, defalarca, Sayın Bakan televizyonlarda açıklamış olmasına rağmen, bugüne kadar 6 bin dolayındaki kadronun onayını alıp da gerek gıda mühendisi gerek su ürünleri mühendisi gerekse ziraat mühendisi istihdamını maalesef başaramamıştır, becerememiştir. Bu kadrolar, Tarım Bakanlığında serbest olan kadrolardır. Kullanım izni alınacak ve dengeli bir şekilde bu dağıtım yapılarak gençlerimize istihdam sağlanacak. Daha birkaç gün önce, başka bakanlıklarda 5 bin-7 bin personel alımı hemen gerçekleştirilebilirken maalesef, Sayın Tarım Bakanı, personel istihdamını çok önemsememekte, dolayısıyla Türkiye'nin tarımını, su ürünlerini ve balıkçılığını bitirmeyi kafaya koymuş bir edayla son gaz yürümektedir. Buradan, sizlerin önünde, Sayın Bakana bir kez daha çağrıda bulunuyorum: Bakanlık bünyesinde boş olan ve istihdam edilmeyi bekleyen bu kadroları, lütfen, Sayın Maliye Bakanıyla beraber bir araya gelin, aynı Hükûmetin iki bakanı olarak çözünüz diyorum. Çözmemeyi düşünüyorsanız, o zaman daha önce ekranlarda verdiğiniz sözler için bu gençlerimizden özür dileyiniz. "Ben bu işi beceremiyorum, dolayısıyla başka becerecek bir arkadaşıma burayı devrediyorum." deyiniz çünkü bu iş şaka götürecek bir iş değildir. Seçimler öncesi çıkıyorsunuz ekranlara, şu kadar istihdam edeceğim diye söz veriyorsunuz ama son iki aya girmişsiniz, bu yılın başından beri verdiğiniz sözü yerine getiremiyorsunuz.

Diğer taraftan, söz konusu Bakanlıkta su ürünleri ve hayvan sağlığı şube müdürlüğü birlikte yapılandırılmıştır. Bunun uygulamada karşılığının olmadığı ve diğer ülkelerde bu iki kolun ayrı ayrı yapılandırıldığı, dolayısıyla Teşkilat Kanunu'nda bunun yeniden gözden geçirilmesi gerektiği yine sektörde çalışan bu işin uzmanları tarafından dile getirilmektedir. Bunun da mutlaka düşünülmesi gerektiğini hatırlatıyorum.

2012 yılı içerisinde 3 bine yakın personel alımı gerçekleşmiş, ancak bunun içerisinde sadece 20 balıkçılık teknolojisi mühendisi, 77 de su ürünleri mühendisi ataması yapılarak işe başlayabilmiştir. Diğer taraftan -tabii ki bu meslekler de, meslek grupları da oldukça önemli- veteriner istihdamına baktığınız zaman toplam kadronun yüzde 60'ını oluşturuyor. Yani Sayın Bakanın veteriner kökenli olması... O Bakanlıkta veterinerlere öncelik hakkı tanımamalıdır. Bu ülkenin tüm gençleri en az veteriner kardeşlerimiz kadar önemlidir, iş beklemektedir. Toplam sayı içerisinde dağılıma baktığınız zaman yine bugünkü Bakanlık bünyesindeki personel içerisinde oranının çok fazla değişmediğini görüyorsunuz. Son Sayın Bakan döneminde bu yığılmanın arttığı da dikkat çekmekte, bunu da bu vesileyle hatırlatmak istiyorum. Çünkü bu kaynakların doğru değerlendirilmesi, özellikle su kaynaklarımızın ve balıkçılık üretiminin artırılarak daha etkin bir şekilde değerlendirilmesi, inanıyorum ki bu işin uzmanlarının bu bakanlık bünyesinde istihdamıyla yakından ve doğrudan ilgilidir.

Sayın Bakana bugüne kadar yaptığı çalışmalar için elbette ki teşekkür ediyorum ama yanlı ve özellikle bölgesel bazda çok taraflı atamalarından dolayı kendi bakanlık personelinin de çok ciddi rahatsızlık duyduğunu bir kez de ben hatırlatmak istiyorum.

Bu vesileyle tekrar uluslararası anlaşmanın hayırlı olmasını diliyor, ülkemiz balıkçılık sektörünün inşallah bu anlaşmadan sonraki dönemde daha iyi olacağı temennisini de sizlerle paylaşmak istiyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)